Sultan Abdülaziz ve İmkansız Aşkı!

Sultan Abdülaziz, Osmanlı padişahı ve 111. İslam halifesidir. İkinci Mahmud’un oğludur. Diğer padişahlar gibi onun da ilginç hikâyeleri, olayları vardır. Fakat bu yazıdaki konu imkânsız bir aşk ve ondan doğan bir yemek…

Sene 1867, yaz aylarında Abdülaziz bir davet alır. Davet III. Napolyon’dandır. Paris’te bir sergi açılışı için Osmanlı’nın padişahı Abdülaziz’i de aralarında görmek istemiştir. Bu davete icabet zaten başlı başına bir olaydır. Çünkü bir Osmanlı padişahının ilk defa sefer dışında farklı topraklarda bulunması anlamına gelmektedir. Yine de Napolyon’un güzel davetine karşılık vermiş, Napolyon da Abdülaziz’i görkemli bir törenle bizzat kendisi, şehrinde karşılamıştır.

 Sultan Abdülaziz, Elysée Sarayı’nda 10 gün kalmış, İmparator III. Napolyon ve güzel eşi İmparatoriçe Eugenie tarafından güzelce ağırlanmıştır. Bu ağırlama sırasında dillere destan güzelliği olan İmparatoriçe Eugenie ve Sultan Abdülaziz arasında bir etkilenme olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu’nun padişahı olarak gösterişinden ve heybetinden daha ilk dakikada etkilenen Eugenie ve Abdülaziz konuşacak vakit bulamamıştır. 10 günün sonunda da Abdülaziz tekrar sarayına dönmüştür. Dönerken de İmparatoriçe Eugenie’nin üzüntüsünü görmüştür.

Aradan 2 yıl geçmiştir. Fakat bu imkânsız aşkta hiçbir gelişme yoktur. Ta ki…

Geçen 2 yılın ardından Süveyş Kanalı’nın açılışı için İmparatoriçe’ye davet gönderilmiştir. Fakat İmparatoriçe önce İstanbul’a gelip oraları görmeye karar verdiğini iletmiştir. Elbette bunu duyan Sultan Abdülaziz her türlü hazırlığı yapmaya başlamıştır. Beylerbeyi Sarayı’nda onu ağırlamış, hazırlıkların yanında da oldukça gösterişli hediyeler vermiştir. Buna karşın İmparatoriçe Eugenie, kendi resmini altın yaldızlı çerçevede hediye etmiştir.

İmparatoriçe bir hafta İstanbul’da kalmıştır. Fakat dedikodular da çoğalmıştır. Duyulanlara göre 17 Ekim gecesinde tüm görevliler saraydan gönderilmiş ve Abdülaziz, Eugenie ile yalnız kalmak istemiştir. Sonunda da beraber bir gece geçirmişlerdir. Bir zaman sonra Pertevniyal Valide Sultan, bu dedikodulardan çok rahatsız olmuş ve İmparatoriçe’ye ‘Memleketine dön, senin kocan yok mu!’ diyerek tepki vermiştir. Memleketine dönen Eugenie, yasak aşkın gazabından mıdır bilinmez İngiltere’ye sürgün edilmiş, kocası tahttan indirilmiştir. Bir süre sonra da kocası ve oğlu ölmüştür. Aşkın diğer yanındaki Abdülaziz ise tahttan indirilerek öldürülmüştür veya diğer rivayete göre intihar etmiştir.

Eugenie 1911 yılında tekrar İstanbul’a gelmiştir. Fakat bu sefer tahtta Mehmet Reşat vardır. Çünkü Abdülaziz vefat etmiştir. Eugenie yine Beylerbeyi Sarayı’nda kalmıştır ve 9 yıl sonra da vefat etmiştir.

 İmkânsız ve yasak olan aşktan doğan yemek!

Eugenie’nin ağırlandığı gece Sultan, gözünün ucuyla bile ikramlara bakmamış,  İmparatoriçe’ye dalmıştı. Bu yüzden, Abdülaziz için Osmanlı aşçıları ve İmparatoriçe Eugenie’nin yanında gelen aşçısı ortak bir yemek yapmıştır. Bu yemeğin tadına bakıp çok beğenen Abdülaziz’den dolayı yemeğe ‘Hünkârbeğendi’ denmiştir.