Toksik Lig

Süper Lig'in Toksikliği


Seversiniz ya da sevmezsiniz, ama Jose Mourinho'nun her açıklamasında "Yav baksanıza, ülke futbolunu nasıl küçümsüyor!" diyenleri asla anlayamıyorum. Bu arkadaşlar ya hayatlarında Mourinho’nun açıklamalarını hiç görmemişler ya da ciddi bir eziklik psikolojisi içindeler. Ne yazık ki bizim memlekette bu tür bir kompleks çok yaygın.

Biri çıkıp, hataları gösterip daha ileriye gitmek adına eleştiri yaptığında, hemen tepki gösterir ve ayıplarız. Halbuki eleştirinin amacı, sorunları ortaya koyarak gelişimi sağlamaktır. Peki Mourinho veya diğer yabancı teknik adamlar gerçekten haksız mı? Bu ligdeki maçları izledikten sonra kaçınız hayatınıza harika bir enerjiyle devam ediyorsunuz?

En son ne zaman bir maç sonrası hakemleri değil, maçın ne kadar güzel olduğunu konuştunuz?



Seyir Zevki

En son ne zaman bir Anadolu takımının maçını izlediniz? Eğer bahis oynamadıysanız, böyle bir maçı baştan sona izlemenin oldukça zor olduğunu biliyorum. Çünkü insan, hayatından kıymetli olan 90 dakikayı verecekse bazı beklentileri olur: dolu ve ateşli tribünler, düzgün bir zemin, kaliteli futbolcular, iyi bir oyun ve adil bir hakem yönetimi. İşte bu beş unsur, seyir zevkini oluşturur. Ancak bizim ligimizde bu tür maçlar bir sezon boyunca 10-20 maç arasında sıkışıp kalır. Özellikle son yıllarda Anadolu takımları ciddi şekilde kan kaybettikçe, bu sayı daha da aşağılara düştü.





Şiddetin Normalleşmesi

Geçen sene Ankaragücü Başkanı sahaya girip hakem dövdü. Trabzonspor-Fenerbahçe maçında bir grup taraftar sahaya atlayıp Fenerbahçeli futbolcuları kovaladı. Gerçekten, futbolu bu kadar çok seven bir millet olarak biz bunu mu hak ediyoruz?

İngiltere’de futbol, insanların eğlence hayatının ve belki de aşklarının bir parçası. Bizde ise futbol, tüm kötülüklerin patladığı bir alan hâline geldi. Peki, biz ne zaman güzel bir lig izleyeceğiz? Bu soruların her biri ayrı bir yazının konusu olabilir, ama şu an elimizdeki tablo gerçekten içler acısı.


Hakem Mevzusu

Bu ülkede belki de herkesin ortaklaştığı tek bir şey vardır: Hakemlerden kimse memnun değil. Üstelik çoğu insan, hakemlerin sadece beceriksiz değil, aynı zamanda art niyetli olduğunu düşünüyor. 28 yaşındayım ve zor bir çocukluk geçirirken futbolla tutundum hayata. Radyo yayınlarından maç dinlediğim, çoraplardan top yapıp koridorda oynadığım, arkadaşlarımla okulda ya da sokakta top oynayacağım günlerin heyecanıyla uykusuz kaldığım zamanları hiç unutmam. Bugüne kadar hayatımda en istikrarlı olduğum şey futboldur.

Ancak artık her maç sonrası hakem konuşmaktan yoruldum ve futboldan soğudum. Bu konu öyle bir hâl aldı ki, sanki erkeklerin dedikodu yaptığı bir arenaya döndü. Ne yazık ki dönüp baktığımda, hakemlerin gerçekten kötü niyetli olduğuna inanıyorum. Eğer herkes her maç sonrası hakemlerden bahsediyorsa, o ligin toksik olmama ihtimali yok zaten....