Topuklu ayakkabıyı ilk erkeklerin giydiğini biliyor muydunuz?

Topuklu ilk kim neden giydi?

Her insanın hayatında ayakkabı doğal bir ihtiyaç olarak var. Bu su götürmez bir gerçek artık. Kimisi için binlerce dolar harcayacağı kadar önemli bir unsur teşkil ederken günlük yaşamında kimisi için de çıplak olmasın da ayağım ne olsa kâfi gayrılık bir durumdan ibaret. Dolayısıyla herkeste ayakkabıların iyi-kötü bir karşılığı var ve bugün birlikte ilk topuklu ayakkabının serüvenine doğru enteresan bir geçiş yapacağız.

Toplumların değer ve olgu anlayışı çağlar süresince birtakım gelişmelere bağlı olarak değişebiliyor. Bunun sebebi yaşanan konjoktüre adapte olamayan insanların çokluğu veya milletlerin bilgiye erişim tembelliği de sayılabilir. Keza, bazı toplumlarda yanlış karşılanan bir hareket veya giyim tarzı onların ataları tarafından normal karşılanıldığı örnekler de mevcut tarihte. Ya da bir objenin asırlarca kadına mâl edildiği ama kökenine bakıldığında aslında karşıt cinsinin ilk başta giydiği şey olduğu durumları da var. Bu objelerden biri de topuklu ayakkabı. Aslında bilinenin aksine topuklu ayakkabıyı başta erkekler giyiyordu. Kızılderililer yani Amerikanın gerçek sakinleri başta çamurdan kurtulmak ve yara bereden sakınmak için ya da erkekler ava giderken iyi avlansın diye giyerlermiş.

Topuklu ayakkabının Avrupa'da yaygınlaşmasıyla ilgili çeşitli rivayetler de mevcut. Bunlardan biri ise şöyle: Floransa’nın ünlü ailelerinden Medicislerin kızı Cetherine de Mecidis bir dük ile evlenecektir. Biraz cılız bir kız olan Cetherine, görkemli bir düğün yapmak ister fakat törenin ihtişamının altında ezilmek istemez. Rivayete göre de, Leonardo da Vinci'nin yanına gider. Leonardo da Vinci ise çareyi topuklu ayakkabı yapmakta bulur. Cetherine, sonuçtan memnun kalır çünkü topuklu ayakkabı onun uzun boylu gözükmesini sağlayacaktır. Cetherine'i düğünde gören herkes görünüşünden etkilenir ve hemen taklit etmeye başlar. Denilene göre topuklu ayakkabının serüveni böyle başlar Avrupa'da ve artık bu ayakkabılar statü göstergesi olarak kabul edilir ve sosyal statüler arasındaki farkı iyice göstermek için de kullanılır. Önce kraliyet ailesi ve mercilerinde yaygınlaşan bu obje zamanla halkın da erişebileceği bir şeye dönüşür.

Bu rivayetlerin aksi de mevcut. Kısa bir kralın boyunu uzatmak için kullanıldığı da karşıt teoriler arasında.


Görseldeki yarım vücut ise ilginç bir isme ait. Ülkesinde kırmızı topuk giyen tek kişi olmak için kırmızı topuklu giymeyi yasaklayan Fransa Kralı Louis XIV. 'e ait. Açıkçası bir kralı böyle bir karar vermeye iten topuklu ayakkabının yarattığı etki ve cazibeye kapılmamak elde değil.