Türkler ve Sirius Yıldızı Arasındaki Bağ

Göktanrı inancına sahip Türklerin astronomi ile olan kültürel ve ruhani ilişkisi.

Türk mitolojisinde gökyüzü kutsal olarak görülmüş; yıldızlar Tanrı'nın işaretleri veya önemli unsurlar olarak kabul edilmişti. Bazı Türk boyları, Sirius yıldızını "Tanrı'nın Gözü" olarak adlandırıp yıldızı kutsallaştırmış ve kültürel bir bağ kurmaya başlamışlardır. Sirius yıldızı (Köpek yıldızı), Büyük Köpek Takımyıldızında yer alan ve gece en çok parlayan bir çift yıldızdır. Büyük Köpek Takımyıldızı adını yıldızların konumunun köpek şekline benzemesinden dolayı almıştır.

Orta Asya Türkleri'nin dünyayı anlama biçimi olan Şamanizm'de, gökyüzündeki cisimler ruhani dünyaya geçiş kapıları olarak görülmüştür. Sirius'un parlaklığı, ruhlarla iletişim kurarken bir rehber yıldız olma özelliği kazandırmıştır ve aynı zamanda göçebe yaşam süren Türkler'in yönünü bulmasını da kolaylaştırmıştır. Sirius'un gökyüzündeki doğuşu ya da batışı hem ruhların dünyadan gitmesiyle bağdaştırılmış hem de mevsim geçişlerinin işareti olarak kabul edilmiştir.

Türk boylarının destanlarında ve halk anlatılarında Sirius; kahraman veya kutsal bir figür olumuştur ve bolluk, bereket, koruyucu bir gücü simgeler. Bu yıldız, Atatürk'ün tasarlattığı Cumhuriyet döneminin ilk kağıt 5 lirasında da yer almıştır. Adını köpek şeklinden alan Köpek Takımyıldızı, tıpkı öne atılmış bir köpek gibi durduğundan paranın üstündeki kurt da Köpek Takımyıldızının konumuna göre resmedilmiştir. Kurdun gözleri, Sirius yıldızına denk gelecek şekilde ayarlanmıştır.

Sirius, Türk kültüründe sadece bir yıldız olarak değil; dini ritüellerde kullanılan kutsal öge, mitolojik kahraman unsuru ve Türk kültürünün kökeni olarak görülmüştür. Bu bağ, Göktanrı inancına sahip Türklerin astronomi ile olan derin ilişkisinin hem pratikte hem de ruhsal düzeyde nasıl anlamlandırdıklarının bir yansımasıdır.