WEC’in Zirvesi: Le Mans 24 Saat

Bu yazının konusu Dünya Dayanıklılık Şampiyonası ve Efsanevi Le Mans 24 Hours yarışı

Bu yazımda içinde bulunduğumuz Haziran ayında düzenlenen geleneksel Le Mans 24 Saat yarışına ve genel olarak Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’na değineceğim.

Dünya Dayanıklılık Şampiyonası. Kulağa ne kadar acımasız geliyor öyle değil mi? WEC(World Endurance Championship) ya da Türkçe çevirisiyle Dünya Dayanıklılık Şampiyonası uzun mesafe dayanıklılık yarışlarından oluşan ve bu yeni formatıyla ilk olarak 2012 yılında düzenlenen dünyanın en prestijli yarış organizasyonlarından birisi. Aslında, bu Dünya Dayanıklılık Şampiyonası isminin kökenleri 1981-1985 yılları arasına kadar uzanıyor. Şampiyona 2012 yılına kadarki süreçte 1992 sezon sonuna kadar Dünya Spor Otomobil Şampiyonası ve 2010-12 yılları arasında İntercontinental Le Mans Cup olarak adlandırılmış. Adından rahatlıkla anlaşılabileceği üzere şampiyona formatı gereği yarışlar MotoGP yarışlarındaki gibi 45 dakika civarı ya da F1’deki gibi 90 dakika sürmez, onun yerine sürücüler Hypercar olarak adlandırılan prototip spor otomobiller ve üretime dayalı Grand Tourier yani GT araçlarından oluşan, LM GT3 adı altında iki farklı araç sınıfına ait otomobiller ile 6,8,10 ya da 24 saat kesintisiz devam eden yarışlarda rekabet ederler.

Soru basit: 24 saat dayanabilecekler mi?

ilk paragrafta dikkatinizi çekmiştir. Le Mans Cup veya LM GT3’teki LM şampiyonanın en önemli yarışı olan ve kesintisiz olarak 24 saat devam eden tek yarışı olan Le Mans yarışına işaret ediyor. Bu yıl alışıldığı üzere yine Haziran ayında, 15 Haziran’da düzenlenen sezonun bu en önemli etkinliği tıpkı takvimdeki diğer yarışlarda da olduğu üzere her bir aracı değişimli olarak 3 farklı pilotun kullandığı, diğer yarışlardan farklı olarak 1923 yılından bu yana düzenlenen bir organizasyon. Fransa’nın Le Mans şehrinde 13.6 kilometrelik Circuit De La Sarthe pistinin French Sarthe Departement bölümünde düzenlenen yarış, parkurun alışılmışın dışındaki uzunluğu, düzlüklerin bol olduğu yapısı ve keskin virajlar ile birlikte sürücüler için oldukça zorlu durumlara yol açabilmekte. 2.Dünya Savaşı nedeniyle 1939 ve 1949 yılları arası yapılmayan ve 1955’te 83 kişinin ölümüne neden olan Le Mans 24 Saat yarışı, hatırlanacak olunursa 2019 senesinde Christian Bale ve Matt Demon’un başrollerini üstlendikleri “Ford vs Ferrari” filmine de konu olmuştu. Sizin anlayacağınız; Motor sporlarının dünyadaki popülerliklerinin azlığından da kaynaklanan bir durum ile sokağa çıksanız hemen hiç kimsenin ismini dahi duymadığı Le Mans 24 Saat yarışı motor sporları içerisindeki en önemli organizasyonlardan biri aslında.

Bu yıl Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nda şu ana kadar 1812 km’lik Qatar yarışı, Ferrari Hypercar’larının da işin içine girmesiyle birlikte 2024’te takvime dahil olan Autodromo Enzo e Dino Ferrari pistindeki 6 saatlik İmola yarışı ve Belçika’da Ardenler yakınında düzenlenen 6 saatlik Spa-Francorchamps yarışları geride kalmış durumda. Şu ana kadar Ferrari Af Corse takımı hem pilotlar, hem de takımlar sıralamasında zirvede yer almayı başarmış durumda. 2023 yılında şampiyonaya katılan Ferrari takımının pilotları katıldıkları iki Le Mans yarışındanda galip ayrılmayı başardılar. F1 severlerin yakından tanıdığı Antonio Giovinazzi’nin en önemli sürücülerinden biri olduğu takım, bu sezonda da Le Mans galibi olacağa benziyor. Yine Formula 1 efsanesi Michael Schumacher’in oğlu Mick Schumacher’in de Alpine takımında yarıştığı şampiyona 6 Hours of Sao Paulo, COTA, 6 Hours of Fuji ve 8 saatlik Bahrain yarışının ardından Kasım ayının başında sona ermiş olacak. Şimdiden takip edecek herkese iyi seyirler.