Wong Kar Wai Sineması
Kendine özgü bir yönetmen.
1958 yılında Şangay’da doğan Wong Kar Wai senaristlik ile başlayan sinema kariyerinde günümüzde kendi yarattığı sinematografisi ve tarzıyla en ünlü yönetmenlerden biri haline gelmiştir. Yönetmenin sinemasında çoğunlukla öne çıkan kavram aşktır. Ona göre bireyin yaşadığı bazı sorunların çözümü aşktır. Bu sorunlar toplumsal, sosyoekonomik gibi sorunlar ve birey bu sorunlarla gün geçtikçe yalnızlaşır. Örneğin “In the Mood for Love/Aşk Zamanı” filminde bu sorunlar ve çözüm yolu olarak aşk sunulur.
Genellikle postmodern bir öykü anlatım tercihi olan Wai Aşk Zamanı filminde odaklandığı sorun bakımından modern bir anlatım tercih etmiştir fakat postmodern estetiğin biçimsel özelliklerinden yararlanmıştır. Büyük bir Kara Film hayranı olan Wai’nin sinemasında etkileri fark edilmektedir. Kara Film ikinci dünya savaşından sonra yaşanan sosyolojik sorunların sinemaya yansımasıdır. Bu sorunlar, savaştan sonra insanların yaşadığı karanlık duygulardır. Kayıplar, işsizlik sonucu evsizlik, mekansızlık ve aidiyet hissinin kayboluşu gibi durumlar örnek verilebilir. Wai sinemasında özellikle Chungking Express ve Fallen Angels filmlerinde Kara Film etkilerini görmek mümkün. Karakterlerin sürekli koştuğu sekanslarda kullanılan açılar, kamera hareketleri, kullanılan ışık ve efektler ile izleyici mekan duygusundan kopar. Yaratılan sinematografi bizleri zamandan ve mekandan tamamen uzaklaştırır. Chungking Express filminde Blonde kimliksiz bir şekilde karşımıza çıkar ve ait olmadığı sokaklarda dolaşır. Wai kullandığı sinematografik tercihlerle hem karakterleri hem izleyiciyi mekansızlık, karamsarlık, aidiyetsizlik duygularının içerisinde bırakır.
Wai Kara Film hayranıdır fakat yinede tarzından vazgeçmemiş ve Kara Filmlerin sınırlayıcı çerçevesinden kendi yarattığı sinematografisiyle çıkmıştır. Klasik Kara Filmlerde cinayet, polis hikayeleri olmazsa olmazlardandır. Ümitsizliğe kapılan mutsuz insanlar cinayet işlerler . Wai ise bahsedilen konuların çözümü olarak ölümü, öldürmeyi işlemez.
Chungking Express filminde Faye ve Cop toplumda yapayalnız kalmış bireylerdir ve uzaktan birbirlerine ilgi duyarlar fakat yaşananlar karşısında kayıtsız kalıp bir kabulleniş halindedirler. Onlar da ümitsizdirler fakat şiddete başvurmazlar. Wai aşkı üzerinde düşünülmüş farklı yollarla anlatmayı tercih eder. Örneğin Faye Cop’un evine o yokken habersiz girer ve orada zaman geçirir. Faye ve Cop birbirlerine duydukları aşkı ifade edecek güçten yoksun ve ümitsizdirler. Bu ümitsizliğin sebepleri de sosyopolitik, ekonomik durumlardır. Wai sinemasında karakterler hayatın tüm karanlık taraflarını, insana yüklenen rolleri benimser ve üstlenir, ona göre yaşamlarına devam ederler. Onlar imkansızlıklar içinde imkan yaratmaya çalışır. Wai anlatım biçimiyle, sinematografisiyle, kendine özgü sinemasıyla mutlaka izlenmesi gereken bir yönetmendir.