5 Cümle 5 Kitap

Okuduğumuz kitapların üzerinden zaman geçtiğinde ayrıntılar unutulur çoğunlukla belki ama kitap hakkındaki hisler unutulmaz. Bazen ise hislerin yanında kitapta geçen vurucu cümleler de hatırda yer alır. Çünkü belki altı çoktan çizilmiş, bir arkadaşa gönderilmiş hatta bir deftere not alınmıştır. Hatırda yer alması için türlü hareketlerde bulunulmuştur kısacası. Tam olarak bununla ilgili bir yazıyla geldim. Cümle ile başlayıp hissi ile devam edeceğim 5 kitap önerisi!

1.İnsanın Anlam Arayışı - Victor Emil Frankl

''Sevgi ölüm kadar güçlüdür.''

Kitabın yazarı aynı zamanda bir psikiyatri doktorudur. Nazi kamplarında çok uzun süre kalmış annesini, babasını ve eşini kaybetmiştir. Kitapta da kampta kaldığı süre boyunca yaşadığı deneyimlerden yola çıkarak daha çok kampın ruhsal ve psikolojik yanını aktarıyor. Geçmişte ve gelecekte yaşanılan tüm zorluklarla nasıl başa çıkılırı, bu başa çıkmadaki anlamın arayışında olan bir kitap. Sevginin, diğer tüm kötü gerçeklerden daha güçlü olduğunu hatırlatan bir kitap.

2.A'dan X'e - John Berger

''Sana iki kez müebbet verdiklerinde onların zamanına inanmayı bıraktım.''

Kitap kapatılmış ve terk edilmiş bir hapishanenin duvarından kurtarılan mektuplardan oluşuyor. Mektupları kurtaran kişi kitabın yazarı John Berger. 73 numaralı hücrenin son mahkumu bir şebekenin kurucu üyesi olmakla suçlanarak iki kez müebbet hapse mahkum edilmiş Xavier'e gelen mektuplar ve henüz karşıdaki kişiye gönderilmemiş mektupların kronolojik sıraya dikkat ederek John Berger tarafından oluşturulmuş bir kitap. Özlem ve bekleyiş temalarını yoğun şekilde hissettiğimiz kitap Berger'in dokunuşuyla daha değerli hale gelmiş.

3.Kirpinin Zarafeti - Murıel Barbery

''Ölmeden önce yaşanması gereken şey ışığa dönüşen bir sağanak yağmur.''

Kitap aynı binada yaşayan iki anlatıcıdan oluşuyor. Biri 12 yaşındaki Paloma, diğeri ise edebiyat ve klasiklere meraklı binanın kapıcısı. Farklı sınıflara ait olunsa da aslında kalıpların görünüşe ya da sınıfa bağlı olarak değil de bilgiye, birikime, davranışa ve anlayışa bağlı olduğunu bize gösteren bir kitap. Felsefi anlamlar içerdiği için bu alana ilgisi olan okuyucuların ilgisini çekebilir. Sınıfsal farklılıkların yanında anlayışın ve anlamanın değerini bize sunan kitabın hüzünlü sonu ve aktardıkları yukarıdaki cümle kadar hatırımda kaldı. (Çok güzeldi çok!)

4. Jane Eyre - Charlotte Bronte

''Miss Scatcherd'inki gibi gözler yıldızların parlaklığını görmezler de ancak bu ufak tefek lekeleri seçerler.''

Anne babasını kaybeden 13 yaşındaki Jane'in ölen dayısının eşi olan yengesinin evinde kaldığı sıralarda yaşadığı zorluklarla başlıyor kitap ve Lawood yetimhanesine verilmesi ile birlikte de devam ediyor. Jane küçük yaşlarda yalnızlık duygusuyla tanışıyor. Kendi seçimleri ile başlamayan hayatı ileriki yaşlarda seçimlerine göre şekilleniyor. Bu da okuyucuya güçlü kadın imajı sunmuş oluyor. Kitap yazarın yaşamından vurgular içeriyor. Yetimhane anıları ise izleyenler için 'Anne with an E' dizisini anımsatıyor.

5. Göçüp Gidenler Koleksiyoncusu - Şermin Yaşar

''Son attığın kartopunun içine taş sakladığını bilmiyordum.''

Kitap 18 öyküden oluşuyor. Aslında yukarıdaki cümle de bir öykünün başlığı. Şermin Yaşar'ın hisleri ete kemiğe büründürdüğü şiirsel üslubu kitap boyunca hissediliyor. Özellikle son 3 öyküsündeki ifadeler çok daha derin çok daha vurucu. Akıcı bir üslup taşıyan bu kitap size toplu taşımalarda eşlik edebilir. Ancak taşıdığı hisler anlamında sizi zor duruma sokabilir.