Aidiyet.
Birkaç basit düşünce.
Kısa ve basit, sadece aklımdan geçen birkaç düşünce. Belki felsefi açıdan daha derinlemesine düşünmem ve üzerine okumalar yapmam gereken bir konu, ancak bu seferlik sadece hissettiklerimi yazmak istedim. Keyifli okumalar!
Hayatımız boyunca farklı rollere bürünür, farklı ortamlarda bulunur, ve farklı insanlarla etkileşime gireriz. Kimi zaman ailemizle, kimi zaman arkadaşlarımızla, kimi zaman da işimizle veya hobilerimizle meşgul oluruz. Ancak bazen bu farklı alanlarda kendimizi yabancı hissettiğimiz anlar olur. O anlarda sanki hiçbir yere ait değilmişiz gibi bir boşluğa düşeriz. Peki, aitlik hissi nedir? Bir yere, birine ya da bir topluma ait hissetmek neden bu kadar önemlidir? Ve eğer hiçbir yere aitlik hissedemiyorsak, bunun çözümü nedir?
Aidiyet hissi, insanların bir gruba, bir topluluğa, ya da bir yere kendilerini bağlı hissetmeleri anlamına gelir. Bu his, insanoğlunun sosyal bir varlık olmasından kaynaklanır. Bizler, tarih boyunca bir topluluğa ait olmanın getirdiği güvenlik ve aidiyet duygusuna ihtiyaç duymuş basit varlıklarız aslında.
Ancak günümüz modern dünyasında bu hissiyatı o kadar sık kaybeder olduk ve kendimizi her şeyden soyutlamaya başladık ki sürekli bir kayboluşun ve döngünün içinde sıkışıp duruyoruz.
Belki sadece bende değil birçok insanın başına da geliyordur bu durum ancak ben kendi açımdan nasıl bu hissiyattan kurtulurum bilemiyorum. İlla bir şeylere aidiyet duymak zorunda mıyım? Birine, aileme, yaşadığım topluma veya herhangi bir şeye karşı aidiyet beslemek zorunda mıyım? Özellikle yaşadığım toplum içerisinde aidiyet duygusu bana uzak geliyor çünkü kendim olamadığım, olduğum halimle de kabul edilmediğim bir toplumda nasıl aidiyet besleyebilirim ki?
Belki de artık bu hissiyatın olmayışına alışmış ve uyum sağlamaya devam etmek bana daha kolay geliyordur.