Alexa & Katie: Dostluk Hikayesi

Her Zaman Dost Kalabilmek

Alexa & Katie Amerikan gençlik dizisi, ilk kez 23 Mart 2018’de Netflix’te yayınlandı ve 13 Haziran 2020’de sona erdi. Dizinin başrollerinde, Paris Berelc (Alexa Mendoza) ve Isabel May (Katie Cooper) yer almaktadır. İki yakın arkadaşın lise hayatını ve Alexa’nın kanserle mücadelesini konu alıyor. Dizi 4 sezon ve 39 bölümden oluşuyor. Her bölümü yaklaşık 25 dakikadan oluşuyor. Yönetmenliğini Jeff Melman ve Trevor Kirschner’ın paylaştığı yapımın komedi ve drama türlerinin bir arada barındırması izleyiciye samimi bir hava yaratıyor.

Alexa, hayata karşı cesur ve enerjik bir yaklaşımı olan, aynı zamanda lösemi ile mücadele eden bir genç kız. Bu süreçte onun yanında olan Katie ise içten, sadık ve her zaman destekleyici bir arkadaş. İkilinin birbirine olan bağlılığı, izleyiciye unutulmaz bir dostluk hikayesi sunuyor. Katie’nin Alexa’ya destek olmak için saçını kazıttığı sahne, dostluk adına yapılabilecek en büyük fedakarlıklardan birini gözler önüne seriyor. Bu sahne, yalnızca bir dizinin değil, aynı zamanda gerçek hayatta olması gereken bağların da yansıması.


Ağaç Ev: Sığınak 

Dizinin duygusal atmosferini pekiştiren bir diğer detay ise Alexa ve Katie’nin ağaç evi. İkili, kendilerini kötü hissettiklerinde ya da bir şeylerden kaçmak istediklerinde bu küçük, huzur dolu sığınağa yöneliyorlar. Ağaç evin yaz aylarında yemyeşil, sonbaharda ise turuncu ve kahverengiye bürünmesi, ortamın sıcaklığını ve doğallığını artırıyor. Küçüklüğümden beri böyle bir ağaç ev hayalim olduğunu düşününce, dizinin bu kısmına daha da bağlandığımı fark ettim. Eğer benim de böyle bir kaçış noktam olsaydı, eminim aynı huzuru hissederdim.


https://www.netflix.com/watch/80174286?trackId=14277281&tctx=-97%2C-97%2C%2C%2C%2C%2C%2C%2C%2CVideo%3A80174285%2CdetailsPagePlayButton

Hayaller ve Gerçekler

Alexa ve Katie’nin hikayesi sadece kanserle mücadeleyi değil, aynı zamanda büyüme sancılarını ve hayallerin gerçeklerle çatışmasını ele alıyor. Alexa’nın hastalığı sebebiyle lise hayalleri bir süre ertelenmek zorunda kalırken, Katie ise kendi iç güvensizlikleri ve panik ataklarıyla yüzleşmek zorunda kalıyor. Ancak bu zorluklara rağmen, birbirlerine olan destekleri sayesinde hiçbir şey onları yıldıramıyor.

Bu dostluğun verdiği ilham, diziye olan bağlılığımı artırıyor. Daha önce böyle güçlü bir bağın işlendiği bir dizi izlediğimi hatırlamıyorum. Eğer hayatımızda Alexa ve Katie gibi bir dosta sahipsek çok şanslıyız.

Dizinin yalnızca başrol karakterleri değil, yan karakterleri de hikâyeye derinlik katıyor. Alexa’nın ailesi, özellikle annesi Lori’nin destekleyici tavırları, baba Dave’in esprili ve sıcak yaklaşımı, aile bağlarının önemini vurguluyor. Katie’nin annesi Jennifer ise tek başına bir ebeveyn olarak mücadele ederken, aynı zamanda komik ve sevecen bir karakter olarak dikkat çekiyor. Katie ve annesi bana Gilmore Girls dizisindeki Lorael ve Rory ikilisini anımsattı. Bazı sahnelerde yer yer onları anımsadım. Yan karakterlerin bu denli samimi ve gerçekçi olması, dizinin genel sıcaklığını ve biz izleyicileri içine çeken atmosferini güçlendiriyor.

Son olarak diziden çıkardığım dersi sizinle de paylaşmak istiyorum. Dostluk, sadece güzel günlerde değil, en kötü anları da paylaşabilmektir. Benjamin Franklin'inde dostlukla ilgili söylediği çok güzel bir söz var. “Mutluluk paylaşıldıkça çoğalır, acılar paylaştırıldıkça azalır.”