Amerikan Özentiliğine Tepki: Tu Vuo' Fa' L'americano

İnternet, telefon ve televizyon gibi uluslararası iletişim ağını genişleten ve ulaşımı kolaylaştıran günümüz teknolojisinin etkisiyle, başka ülkelerin kültürlerine, müziklerine, moda anlayışlarına ve hayat görüşlerine erişmek çok basit. Bu erişim kolaylığı da kültürleri tanımakla yetinilmemesi, sahiplenilmesi ve kendi kültürlerinin yerine konulmasıyla özünü kaybetme sorununu doğurdu.

Artık toplumlar geçmişlerinden gelen adetlerini, anlayışlarını ve kültürlerini bırakıp internette gördüğü her türlü çılgınlığı kültür ve modernleşme adı altında uygulamaya başladı. Bu konuda en çok karşımıza çıkan ülke Amerika’dır. ‘’Amerikan özentisi’’ kişilerde sürekli orayı övme, onlar gibi giyinme, onlar gibi yaşama çabası görülmektedir. ‘’Amerika özentiliği’’ yalnızca bizim ülkemizde yoktur. Filmler, müzikler, sosyal medya ve moda üzerinden dayatılan bu özentilik dünyada birçok yerel kültürü zayıflatırken, Amerikan değerlerini bir nevi standart haline getirmiştir. Tüm dünyaya olmayan kültürlerini dayatmışlardır. Neden Amerika'nın kültürü yok?

Amerika’nın toprak büyüklüğü, nüfus çeşitliliği ve insan popülasyonu diğer ülkelere göre daha büyük ve çeşitlidir. İçerisinde başka kültürlerden gelen insanların yaşar ve herkes kendi kültürünü yaşatmaya çalışır. Bu durumda, Amerika’nın kendine özgü bir kültüre sahip olmasını zorlaştırır. Beslenme tarzı fast food ağırlıklı olan ülkenin en popüler yemekleri hamburger, patates kızartması, hot dog ve pizzadır.

Fakat hamburger, Almanya'nın Hamburg şehrindeki bir tüccarın, 19. yüzyılın ortalarında ticaret amacıyla gittiği Orta Asya'da Tatar Bifteği'ni görmesi ve bu lezzeti Almanya'ya getirerek Hamburg bifteği olarak sunmasıyla bulunmuştur. Daha sonraları bir aşçı bu eti kızartarak servis etti ve ona "Hamburg'a ait" anlamında Hamburger adını verdi. Pizza, İtalyan kökenli bir yemektir. Patates kızartması adından da anlaşılacağı üzere French Fries, Fransız tarihçi Madeleine Ferriere'nin bilim dünyasında kabul gören iddiasına göre Fransız Devrimi'nden bir süre önce Paris'teki Pont Neuf'de sokak satıcıları tarafından icat edilmiştir. Hot dog, 1800'lerde Almanya'da doğmuştur. Başlangıçta her türlü eti (adını taşıyan köpek dahil) içerebilse de, en popüler olanı domuz sosisleri olmuştur. Bunlara "frankfurter" adı verilmiştir çünkü bunlar Almanya'nın Frankfurt şehrinde icat edilmiştir.

Sadece yemeklerinden bile kendilerine ait bir kültüre sahip olamadıklarını görebiliyoruz. İtalyanlar ise bu durumu 2. Dünya Savaşı’ndan sonra fark etmiş ve Amerikan kültürüne özenen gençler için bütün dünyada hala popüler olan Tu Vuo' Fa' L'americano ‘’Amerikalı Olmak İstiyorsun’’ adlı jazz şarkıyı çıkarmışlardır. Şarkıyı seslendiren sanatçı, Renato Carosone’dir. Şarkının sözleri Amerikan özentiliğini eleştirmektedir. 

AMERİKALI OLMAK İSTİYORSUN

Etiketi gösteren pantolon giyiyorsun, Havalı olduğunu düşünerek süslü bir şapka takıyorsun, Nereye gidersen git etrafta dolaşıyorsun, Seni aptal gibi göstermesine rağmen.

Amerikalı olmak istiyorsun, Amerikalı, Amerikalı.

Söyle bana neden bu kadar sahtesin. Moda olduğunu düşünüp viski ve soda içiyorsun ama Tek alacağın karın ağrısı. Rock & Roll dansı yapıyorsun, Beyzbol oynuyorsun, O içtiğin sigaraların parasını kim verdi? Annenin çantasından mı (aldın)?

Amerikalı olmak istiyorsun, Amerikalı, Amerikalı.

Ama İtalya'da doğdun! Asla bir Amerikalı olamayacaksın! Tamam mı, Napolili!

Amerikalı olmak istiyorsun, Amerikalı olmak istiyorsun!

Nasıl anlayabilirsin kimin seni özlediğini eğer yarım -(yamalak) İngilizce konuşursan? Ay’ın altında aşk yaşarken “I love you” deseler nasıl anlayacaksın?

 Amerikalı olmak istiyorsun, Amerikalı, Amerikalı.

Ama İtalya'da doğdun! Asla bir Amerikalı olamayacaksın! Tamam mı, Napolili!

Amerikalı olmak istiyorsun, Amerikalı olmak istiyorsun!

Rock & Roll dansı yapıyorsun, Beyzbol oynuyorsun, O içtiğin sigaraların parasını kim verdi? Annenin çantasından mı (aldın)?

[Nakarat]