Antik Yunan'da Elma Fırlatarak Evlilik Teklifi Etmek

Antik Yunan'da elma ile evlilik teklif edilmesi ne ilginç! Bu durum Yunan mitolojisinden kaynaklı olabilir mi?

Antik Yunan ya da Antik Yunanistan, Wikipedia bilgilerine göre MÖ 756 ile MÖ 146 tarihleri arasındaki Yunanistan topraklarını ve kurulan devletleri kapsamaktadır. Dönemi siyaset, ekonomi modeli, felsefe, tarih gibi birçok açıdan incelemek mümkün. Bu bahsedilen alanlarda da zaten ileri gelenleri mevcut. Demokrasinin temellerinin atıldığı Antik Yunan’dan bir geleneği anlatacağım bugün.

Antik Yunan’da elma fırlatmak evlilik teklifi anlamına geliyordu!

Antik Yunan zamanında günümüz evlilik tekliflerinden oldukça uzak bir evlilik teklifi vardı. Elma fırlatmak. Oldukça tatlı ve bir o kadar da mantıksız gibi geliyor. Fakat erkeklerin çok beğeneceğini düşündüğüm bir teklif stili olabilir. Çünkü günümüzde pırlantası, tektaşı – beştaşı, organizasyonu, giyim alışverişi, yemekler vs. derken evliliği bırakın teklifi bile büyük masraf. Bu açıdan lütfen elma atma geleneğine dönelim. Yok bunlar bizim geleneğimiz değil diye kaçan kadınlar olursa mendil atma ve mendili geri verme gibi gelenekler de kabul :)


Antik Yunan’da Elma Atmak-Fırlatmak Neden Evlilik Teklifi Anlamına Geliyordu?

Elmanın teklif için seçilmiş olması hakkında birçok mitolojik hikaye var. Bunun dışında bazı dinlerin kaynaklarındaki elma-adem-havva olayı da seçilme sebebi gösterilmiştir. Mitolojik olanlardan örnek verecek olursak…

Elma’nın Hikayesi 1

Gaea (yeryüzü tanrıçası), Zeus’un karısı Hera’ya evlilik hediyesi için altın meyveler veren bir elma ağacı hediye ediyor. Bu elma ağacının altın elması ise onu yiyen kişiye sağlık ve güzellik veriyor. Bu bakımdan da çok önemli olduğu için ağaç, üç su perisi ve ejderha tarafından korunuyor.

Yorum: Burada evlilik hediyesi olarak verilen elmayı kadına atarak evlenmek istediğini belirtiyor olabilirler.


Elma’nın Hikayesi 2

Zeus bir gün Akhilleus’un (yarı tanrı- en büyük savaşçı) anne babasının evlilik töreni için bir ziyafet veriyor. Bu ziyafete Eris (kavga-fitne tanrıçası) davet edilmiyor. Bunun üzerine Eris, bu daveti bozacak yollar düşünüyor. Sonunda davete elinde bir elma ile gidiyor. Elindeki elmayı davetin ortasında "καλλίστῃ" diyerek fırlatıyor. "καλλίστῃ" ise ‘en güzel olan için’ anlamına geliyor. Elbette Aşk tanrıçası Afrodit, Tanrıların Ecesi kadın-evlilik Tanrıçası olan Hera ve ilhamın, sanatın, zekanın savaşın ve barışın tanrıçası olan Athena o elmayı almak istediklerini, kendilerine ait olduğunu söylüyorlar. Ortada bir elma ve 3 güzel kadın bekliyor. Bu durumda elmanın kime ait olduğunu seçmek Zeus’a kalıyor. Zeus, seçim konusunda isteksiz olunca adaletine güvendiği bir ölümlüyü yani Paris’i görevlendiriyor.

3 tanrıça Paris’in seçim yapması için Ida Dağına gidiyor. Paris’in kendisini seçmesi için 3 kadın da hünerlerini gösterip ona ne vadettiklerini söylüyorlar. Söyledikleri ise şunlar:

Hera: Paris’i, Avrupa ve Asya’nın kralı yapabileceğini söylüyor.

Athena: Savaş bilgeliği ve yeteneği vermeyi öneriyor.

Afrodit: Dünyanın en güzel kadınının yani Yunan kralının karısı Troyalı Helen’in aşkını öneriyor.

Paris, bu önerilerden Afrodit’in önerisini kabul ediyor ve elmayı ona veriyor. Paris ise bu seçimle Yunanları karşısına alarak Helen’in aşkına sahip oluyor. Başına çok işler açıyor bu durum ama konumuz maalesef burası değil.

Yorum: Kadın gözüyle bakıp, ‘o kadar kral olma, savaş bilgeliği kazanma gibi şansı varken nasıl bir kadını seçebilirsin ki be adam!’ diyesim geliyor. Fakat Helen inanılmaz güzel… Konuya dönecek olursam, Antik Yunan’da elmayı bir kadına atmak sen en güzelisin demeye çalışmak olabilir. Bu yüzden de evlilik teklifini elma ile yapmak mantıklı bir karar gibi.

 

Elma’nın Hikayesi 3

Atalanta adında avcı, güreşçi ve koşucu bir Yunan Mitolojisi kahramanı vardır. Hikayede anlatılana göre bu güçlü kadın, ancak kendisini bir yarışta geçebilecek, onu yenebilecek bir erkek bulursa evlenmek istediğini söylüyor. Çünkü erkek çocuk isteyen ailesi onu erkek gibi yetiştiriyor ve erkeklerden uzaklaşması için korkutuyor. Fakat büyüyüp güzelleşince de evlilik vakti gelip çatıyor. Atalanta bu yarışı ilan edip başvuru bekliyor. Fakat bir sorun var. Yarışı kaybeden aynı zamanda canından da olacak. Çılgınca gelen teklifi yüzlerce kişi kabul ediyor ve canından oluyor. Bunun üzerine Hippomenes (bir kralın oğlu) bu ilana başvuruyor.  Kendisini garantiye almak isteyen Hippomenes, Afrodit’ten yardım istiyor ve 3 altın elma alıyor. Yarış sırasında Hippomenes, elindeki altın elmaları Atalanta’nın önüne tek tek atıp onun dikkatini dağıtıyor ve yarışı kazanıyor. Birbirlerine kavuşuyorlar ama bu hikayenin de sonu kötü bitiyor. Maalesef yine konumuz devamı değil...

Yorum: Bu sebepten evlilik teklifleri başlamış olabilir mi? Bilmiyorum. Sonlarının kötü olması sebebiyle yanlış gibi görünse de evlenmek için canını tehlikeye atmak açısından bakılınca oldukça havalı bir olay elmayı fırlatmak. :)

 Antik Yunan’dan gelen bir gelenek olduğu için Yunan Mitolojisinden örnekler verdim. Fakat elma meyvesi Roma Mitolojisi, Britanya Mitolojisi, Hristiyan Mitolojisi, Arap-Pers Mitolojisi ve İskandinav-Germen Mitolojisi gibi birçok mitolojide önemli yer kaplıyor.