Bahçe

Bahçem farklı ve güçlü çiçeklere ancak böyle sahip olabilir.

Size ait olmayan bir şeyi kaybettiğiniz oldu mu hiç? Ya da size ait olmasını istediğiniz bir şeyin, asla sizin olmayacağını anladığınız bir an oldu mu? Peki ya o an tüm vücudunuzu saran ümitsizliğin nasıl hissettirdiğini anlatabilir misiniz? Buna cevap vermenizi, verebilmenizi çok isterdim. Bu soruları tüm dünyaya sorup, her birinizden tek tek yanıt alabilmek isterdim. Bütün dünya dillerini öğrenip var olan bütün alfabelerle bu acının tüm kombinasyonlarını ömrümü adayarak oturup dinlerdim. Çünkü o zaman ikna olurdum ancak; bu acı aynı. Her neyi kaybetmiş olursanız olun, acı aynı. Ancak o zaman anlardım dünya adil bir yer ve karanlık, her birimizin hayatından bir şekilde geçiyor. Anlardım, hiçbirimizin elinde değil yüreğimizin orta yerinde daha önce tanışmadığımız bir duygunun filizlenmesi, kök salması ve var olan diğer duyguları yiyip bitirmesi.

Biliyorum hepinizin acısı en büyük, hepiniz için tarifi imkânsız. Sorsam bazınız söküp atmıştır onu içinden, elleri kanaya kanaya. Bazınızın içine öyle bir işlemiştir ki, toprağı parçalamak zorunda kalmışsınızdır. Bazısı kökünü bulmak için tüm bahçesini telef etmiştir. Bazısı sökmüştür kolayca ama yerini başka bir şeyle dolduramayacağını anlamıştır. Bazısı söktükten sonra toprağı dinlenmeye bırakmıştır ama zaman sonra alışmıştır o tembelliğe, bahçesinin bomboş ve renksiz oluşuna. Bazısının ise eli hiçbir zaman gidemez onu topraktan ayırmaya. İçine işler, ruhunu emer, toprağını öldürür, bahçede var olan tüm farklılıklara erişir, hepsini kemirir, aynılaştırır ve kendine benzetir.

Acıya karşı hepimizin verdiği tepkiler farklıdır. Bir şekilde onu susturmaya, bastırmaya ya da kabul etmeye çalışırız. Onu kendimizden saymaya, kendimizi onunla yaşamaya alıştırmaya çalışırız. Alışırız da bir süre sonra, arsızız çünkü. Bir yanımız gece kadar dipsiz ve karanlık, diğer yanımız toprak kadar kabul eden ve benimseyen. Bir de herkeste olmayan başka bir özellik var tabi; gün gibi doğmak… Her şeye inat, karanlığa inat, kendini yineleyen kötülüklere inat, her gecenin ardından etrafa hayat ve umut saçarak yeniden yeniden doğmak. Hanginiz bu kadar arsız, hanginiz bu kadar dünyadan umutlu, hanginiz Tanrı’ya gerçekten inanıyor… İşte en çok da bu yüzden acılarınızın ne olduğunu, onunla nasıl başa çıktığınızı ve eğer tutunduysanız, hayata neresinden tutunduğunuzu öğrenmek isterdim.

Çünkü ben bazen alaya alındığımı hissediyorum bu dünyada. Çünkü bazen gerçekten tutunmayı deniyorum, güçsüz olduğumu saklamayarak. Çünkü bazen yardım dileniyorum, kendime yetemiyor, o gücü kendimde bulamıyorum, zor bela bulduğumda da kolayca kaybediyorum. Evet, kesinlikle tüm dünyanın yardımına ihtiyacım var. Güneş her gün tekrar doğup hepimizi ısıtmalı, yağmur her zaman toprağımızı yumuşatmalı ve siz diğer herkes, acı çekmeli, savaşmalı, denemeli, başarmalı, mutlu olmalı ve sevmelisiniz. Tüm hayatınızı yalnızca kendiniz için yaşadığınızı sanırken, bana umut olduğunuzu bilerek nefes almalısınız. Şu an yüreği kirli kanla dolan kim varsa, kalbi her attığında acı çekiyorsa, aklı hiçbir zaman çözemeyeceği o sorunla boğuşup duruyorsa ve elleri asla bulamayacağı bir şeyi arıyorsa... Lütfen devam et yaşamaya, lütfen denemeye devam et, lütfen yeni güne inan. Çünkü sen pes edersen bir gün ben de edebilirim, sen savaşmayı bırakırsan ben o gücü kendimde bulamayabilirim, sen mutsuzluğu kabul edersen ben gülemeyebilirim ama şayet direnirsen ve kazanırsan, ben bunu bilmesem bile hissedebilirim. Lütfen ihtimaller hazinesinden benim için kendine mutluluğu seç çünkü ancak böyle devam edebilirim. Çünkü bu acı aynı, çünkü her birimiz varlığın hafızasını oluşturuyoruz.

Şimdi kaybetmenin hatırasını belleğimden silmeye çalışırken; size ve acılarınıza ihtiyacım var. Tıpkı bir beton çatlağından sızıp toprağın derinliğindeki yeşilliği besleyen yağmur taneleri gibi. İnsanlık tarihinin tüm direnişinin, başkaldırısının ve umudunun ayakta tutan gücünü, ruhlarınızla aynı olan ruhuma akıtmanıza ihtiyacım var. Benimle konuşmanıza ihtiyacım var.

 Bahçem farklı ve güçlü çiçeklere ancak böyle sahip olabilir.