Hayat Döngüsü

Bir döngü içerisinde hız ve değişim


Bir yandan her şeyin çok hızlı olmasını isterken öte yandan da bu hızlılıktan korkuyoruz, peki neden bu ikililik?

Zor bir soru kabul ediyorum, ancak kiminle bir şeyler konuşmaya başlasam konu kafamın içinde hep buraya çıkıyor.

Bir yandan cep telefonu iki dakika dondu, yavaş haraket etti diye veya mesajına anında cevap verilmedi diye yakınan insanlar, diğer yandan olayların bu kadar hızlı cereyan etmesi ve bu kadar hızlı değişime uğramasını da ürkütücü buluyor.

Bir yandan haz alıyor, alıyoruz; bir yandan da yakınıyor, yakınıyoruz.

Herkes gibi çoğu zaman ben de bu refahın içinde ve bunalımın kıyısında dolanıp duruyorum.

Aslında günümüzde her şeyin bu kadar kolay ve ulaşılabilir olmasının hızlılığı, sanırsam bu olayların güzel tarafını, cazipliğini çok hızlı bir şekilde söndürüyor. Daha doğrusu istediğimiz bir şeye bu kadar kolay ulaşabildiğimiz bir dünya da (ki bazı ekonomik şeylere tabiki kolayca ulaşım sağlayamıyoruz. O, kapsamım dışında.) elde ettiğimiz şeyin değerini de çok kolay bir şekilde çöpe atabiliyoruz.Çünkü içten içe biliyoruz ki yenisi gelecek, kısa bir zaman sonra hatırında bile kalmayacak.

Buna durup da bir değişiklik arayalım veya üzerine düşünelim demek de olmaz. Belki sadece başka pencerelerden bakmayı deneyebilir, kafamızı bu su havuzundan çıkarıp etrafa başka bir gözle bakabilir ve bunun farkında da olursak eğer değişim ve hızlılık bu kadar da gözümüzü korkutamaz gibi bir sonuca varıyorum kendi beynimde.

Sonuçta değişim hep vardı. Sadece, hem biz bu hıza alıştığımız için tatmin olamıyoruz hem de artık her sey daha çabuk değişip gündem konusu bile olamadan silinip gidiyor.