Başkanlık Sistemi
Başkanlık Sistemi Nedir? Özellikleri ve Çeşitliliği
Başkanlık sistemi sert kuvvetler ayrılığı sistemi içinde yer almaktadır. Bu ayrılık ilk başta yasama ve yürütme arasında ki faaliyet farkları açısından görünebilir. Ancak başkanlık sisteminin temel özeliklerine bakınca bunun çok da öyle olmadığını görmekteyiz. Kuvvetlerin sert ve kesin bir biçimde ayrıldığı başkanlık sisteminde bu ayrılığın aslında yasama ve yürütme faaliyetleri ile birlikte bu iki organın yaşayabilirlikleri ve kaynakları bakımından bir ayrılık söz konusudur.[1]
Başkanlık sisteminin tanımlaması için farklı yazarlar çeşitli yaklaşımlar ortaya koymaktadır.
Siyaset bilimci Giovanni Sartori, başkanlık sistemini üç temel kritere göre tanımlamaktadır.[2] Sartori ’ye göre ilk tanımlayıcı kriter devlet başkanın(başkan) belirli bir süre için doğrudan doğruya halk tarafından veya ona benzer bir biçimde seçilmesidir. İkinci tanımlayıcı kriter başkanın parlamentoya karşı sorumsuz olması yani ne parlamento tarafından atanabilmesi ne de parlamento tarafından düşürülebilmesidir. Üçüncü tanımlayıcı kriter ise başkanın hükümeti yönlendirmesidir. Sartori, bu üç temel kriteri birlikte barındıran sistemlere başkanlık sistemi olarak tanımlamaktadır.
Arend Liphart ise başkanlık sisteminin iki temel özellikle açıklamaktadır.[3] İlk özelik başkanlık sisteminde başkan belirli bir süre için seçilmesini ve parlamentonun güven oyuyla istifaya zorlanamamasını ve görevden alınamamasını kapsar. İkinci özellik ise başkanın halk tarafından doğrudan doğruya seçilmesi veya halk tarafından seçilen bir heyet tarafından seçilmesidir.
Liphart ve bazı diğer siyaset bilimciler bu iki özellik dışında ek kriterler de saptamışlardır. Başkanlık sisteminde bir kişi hem yasamada hem yürütmede yer alamamaktadır. Başkanlık sisteminde yasama organı başkanı düşürürse bu durumda başkan da yasama organını feshedebilir. Başkanlık sisteminde başkan hem hükümetin hem de devletin başı konumundadır.
S. Matthew Shugart ve John M. Carey ise başkanlık sistemini tanımlarken ilk önce parlamenter sistemde olmayan ama başkanlık sisteminde olan altı özellik sayarak belirtmişlerdir.[4] Yazarlara göre başkanlık sistemini parlamenter sistemden ayıran iki temel ayırt edici unsur vardır. Başkanlık sisteminde başkan halk tarafından doğrudan veya halkın seçtiği heyet tarafından seçilmesi ilk unsurdur. İkinci ayırt edici unsur ise başkanlık sisteminde yürütme yetkisi başkanın sorumluluğundadır. Bunlar dışından başkanlık sistemine iki özellik daha eklenebilir. Başkanlık sisteminde yasama ve yürütmenin görev süreleri eşittir ve birbirlerinin güvenlerine dahil değillerdir. Ayrıca başkan anayasanın kendisine tanıdığı kanun yapma yetkisine sahiptir.
Kemal Gözler, başkanlık sistemini asli ve tali özelliklerine göre tarif etmektedir. Başkanlık sisteminin asli özelliklerine baktığımızda ilk özellik yürütme organın tek kişiden oluşmasıdır. Yani yürütmenin başı olan başkan kendi kadrosundan kabinesini oluşturur ve yürütme işlevini yerine getirir. Ayrıca başkan halk tarafından yasama meclisi seçimlerinden ayrı olarak seçilir. Başkan seçildikten sonrada meclisin güven oyunu alması gibi bir durumda söz konusu değildir. Bu üç özellik başkanlık sisteminin asli özelliklerini oluşturur.[5]
Başkanlık sisteminde başkan yasama organını feshedemez. Aynı kişi hem yasamada hem de yürütme içinde yer alamaz. Ayrıca başkan, yasama organın (çalışmasına parlamenter sistemde başbakan ve bakanların katıldığı gibi) çalışmasına katılamaz. Bu özelliklerde başkanlık sisteminin tali özelliklerini oluşturur.[6]
Serap Yazıcı ise başkanlık sisteminin temel özelliklerini şöyle sıralamaktadır:[7]
1) ‘’Yürütme gücünü tek başına kullanacak olan başkan, doğrudan doğruya veya dolaylı olarak halk tarafından seçilmesi,’’
2) ‘’Yasama gücünü kullanacak olan ve çoğu kez kongre olarak adlandırılan organın tıpkı başkan gibi sabit bir süreyle halk tarafından seçilmesi,’’
3)’’ Yasama ve yürütme organlarının her ikisinin de birbirlerinin varlığına son verebilecek hukuki mekanizmalardan yoksun olması.’’
Aynı parlamenter sistemlerinin çeşitli ve farklı tipleri olduğu gibi her başkanlık sistemi de birebir aynı değildir.
Başkanlık sistemleri de ülkeden ülkeye farklılıklar göstermektedir. Başkanlık sisteminin ortaya çıktığı ve en iyi işlediği ülke ABD’dir. Başkanlık sistemi ABD dışında sorunlar olmakla birlikte Latin Amerika ülkelerinde uygulanmaktadır. İlk ayrım veya çeşitlilik olarak Latin Amerika tipi başkanlık ve ABD başkanlık sistemi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Latin Amerika tipi başkanlık ile ABD tipi başkanlık sisteminin farklılığının temelinde gücün yasama ve yürütme arasında farklı paylaşımdan kaynaklandığı söylenebilir.[8] ABD’deki başkanlık sisteminde hem yasama hem de yürütme eşit derecede güçlüdür denebilir. ABD’de var olan güçlü temsilciler meclisi ve senatoya karşın, Meksika ve Venezuela gibi Latin Amerika örneklerinde kongre son derece güçsüzdür ve bu durum iki ülkede her yetkinin başkanda olduğu bir siyasal sisteme neden olmaktadır.
ABD’de başkanın kararnameyle yönetme yetkisi, kanun teklifi verme veya veto gibi birçok yetkisi bulunmamaktadır. Buna karşın Latin Amerika ülkelerinde başkanın yasama alanına ilişkin veto, kararname, kanun teklifi verme gibi birçok yetkisi bulunmamaktadır.Bu da bu iki tip başkanlık sisteminin ayırıcı özelliklerinden biridir.
Başkanlık sisteminin bir başka çeşitliliği de kongre hükümeti ve başkanlık hükümeti ayrımına dayanır.[9] ABD tipi başkanlık sisteminde yasama ve yürütme teorik olarak eşit olduğunu söylemiştik. Ancak pratikte bazı dönemlerde (kongrenin baskın olduğu zamanlarda) kongre hükümeti veya bazı dönemlerde (başkanın baskın olduğu zamanlarda) başkanlık hükümeti olduğu şeklindeki eleştirilerde mevcuttur. Aslında bu durum başkanın ve parlamentonun aynı siyasi eğilime sahip olup olmamasıyla doğrudan ilgilidir. Çünkü parlamento ve başkanın farklı siyasi eğilimlere sahip olduğu durumlarda başkan topal ördek pozisyonuna düşmektedir. Buda kongrenin elini güçlendiren bir durumdur ve kongre isterse bütçe dahil olmak üzere başkanı birçok yol ile zor durumda bırakabilir. Böyle durumlarda kongrenin baskınlığı hissedilerek kongre hükümeti olduğu söylenebilmektedir. Buna karşın başkanın ve parlamentonun aynı siyasi eğilimlere sahip olduğu dönemlerde ise başkanlık hükümeti dönemleri olduğu söylenebilmektedir.
[1] YAZICI, BAŞKANLIK VE YARI-BAŞKANLIK SİSTEMLERİ Türkiye İçin Bir Değerlendirme 2017, 27
[2] SARTORI, GIOVANNI. KARŞILAŞTIRMALI ANAYASA MÜHENDİSLİĞİ Yapılar, Özendiriciler ve Sonuçlar Üzerine Bir İnceleme. Çeviren Prof. Dr. Ergun ÖZBUDUN. ANKARA: YETKİN YAYINLARI, 1997. s.113-114.
[3] YAZICI, BAŞKANLIK VE YARI-BAŞKANLIK SİSTEMLERİ Türkiye İçin Bir Değerlendirme 2017, 22
[4] YAZICI, BAŞKANLIK VE YARI-BAŞKANLIK SİSTEMLERİ Türkiye İçin Bir Değerlendirme 2017, 26
[5] GÖZLER, KEMAL. ANAYASA HUKUKUNUN GENEL TEORİSİ CİLT 1. BURSA: EKİN YAYINEVİ, 2011. sç 569-586.
[6] GÖZLER 2011, 569-586.
[7] YAZICI, BAŞKANLIK VE YARI-BAŞKANLIK SİSTEMLERİ Türkiye İçin Bir Değerlendirme 2017, 37.
[8] SAYARI ve HASRET DİKİCİ BİLGİN 2016, 194
[9]GÖZLER 2011, 569-586