BEŞ YILIN ARDINDAN PARİS İKLİM ANLAŞMASI

Paris İklim Anlaşması neleri değiştirdi, yeterli mi?

12 Aralık 2015 tarihinde Paris’te COP21 toplantısında kabul edilen Paris İklim Anlaşması, 2016 yılında yürürlüğe girmişti. Başlangıçta 175 ülkenin imzaladığı anlaşmayı bugüne kadar 197 ülke imzalamış durumda. Paris İklim Anlaşması’nın hedefi küresel sıcaklık artışını 2 derecenin altında tutmak ancak öncelik bunu 1.5 derecede tutabilmek. Bunu başarmak için her ülke bu yüzyıl ortasına kadar kendi hedefini kendi koyuyor. Sorun da burada başlıyor. Standartları ülkeler kendi çıkarlarına göre belirlediği için konulan hedefler ve iklim krizine karşı alınan önlemler ülkeler arasında çok büyük farklılıklara yol açıyor. Hatta aşırı sağcı liderlerin genelde iklim değişikliğine inanmaması önceden konulan hedeflerin ve yapılan düzenlemelerin değişmesine sebep oluyor. Örnek olarak, Trump’ın Paris İklim Anlaşması’ndan çekilmesi, Brezilya’da Bolsonaro yönetiminde Amazon’un çok uluslu şirketlere daha fazla açılması bunun sonucunda Amazon ormanlarında daha fazla yangın çıkması ve bölgenin yeterince korunmaması verilebilir.

12 Aralık 2020’de anlaşmanın 5. Yıl dönümünde çevrimiçi konferansta liderler bir araya geldi. Şu ana kadar sadece 38 ülke iklim acil durumu ilan edip daha ciddi bir şekilde iklim krizine karşı mücadele ettiği için Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres “Dramatik bir acil durumla karşı karşıya olduğumuzu hala inkar eden var mı?” diye sorarak ülkelere eleştirisini dile getirdi. Ek olarak, uzmanlara göre şu an bulunduğumuz noktada küresel sıcaklık artışının 1.5 derecenin altında tutmamızın çok zor olduğu belirtiliyor. Hatta ülkeler Paris İklim Anlaşması’nı kendi çıkarlarına göre yorumlayıp hafif düzenlemelerle ilerlerse gezegenimiz 3.5 derece ısınacak. Standartları ülkelerin belirlemesinin yanı sıra isteyen ülkenin anlaşmadan rahatlıkla çıkması (ABD gibi) veya bir yaptırımın olmaması Paris İklim Anlaşması’nı kandırmacadan öteye götüremiyor. 

Karbon emisyonunda başı çeken iki ülkeye bakıldığında Çin ve ABD’yi görüyoruz. Çin 2060 yılında karbon nötr olmayı hedefliyor. Enerji konusunda yenilenebilir enerji kaynaklarına dev yatırımlar yapsalarda 2030’a kadar karbon emisyonu hedeflerinin zayıf olması 2060 hedeflerinin gerçekçi olup olmadığını sorgulatıyor. ABD ise Trump yüzünden Paris İklim Anlaşması’ndan çıktı ancak Biden ile tekrar anlaşmaya dönüleceğine kesin gözüyle bakılıyor. Ayrıca Biden’ın petrol şirketlerine verilecek desteği azaltacağı da tahmin ediliyor. ABD’nin karbon nötr olma hedefi ise 2050 yılı. 

Diğer ülkelere baktığımızda Arjantin de 2050 yılında karbon nötr olmayı hedefliyor. Jamaika, Panama, Maldivler, Malavi, Nepal, ve Vatikan 2050 yılından önce emisyonlarını sıfıra indirmeyi hedefliyor. Bu ülkelerin ortak özelliğine bakacak olursak iklim krizinden ilk ve en fazla etkilenecek olan ülkelerden bazıları olacağını görürüz. Ya sular altında kalacaklar ya da birçok vatandaşı göç etmek zorunda kalacak. Yani, önlem almaktan ve düzenlemeler yapmaktan başka çareleri yok.

Türkiye, Paris İklim Anlaşması’na imzalamasına rağmen taraf olmayarak G20 ülkeleri içerisindeki tüm ülkelerden ayrıldı. Türkiye, Avustralya, Brezilya, Suudi Arabistan ve Rusya en fazla sera gazı salan ülkeler içerisinde ve buna rağmen iklim krizine karşı Paris İklim Anlaşması çerçevesinde beklenen hedefleri koymayarak başarısız konumda bulunuyorlar. Pakistan ise yeni kömür santrali yapmayacağını ve aktif olanları kademeli olarak kapatacağını açıklayarak kendi hedefini yükseltti. Ayrıca, 2030 yılında enerji ihtiyacının %60’ını yenilenebilir enerjiden karşılayacağını taahhüt etti. Hindistan ise mevcut hedefleri kapsamında enerji alanında yenilenebilir enerjiye daha fazla yatırım yapılacağını açıkladı ancak hedeflerinde bir güncelleme yapmadı.

AB ülkeleri ise Paris İklim Anlaşması’nın yetersiz olması ve standartları artırarak kendileri belirlemek istediği için Yeşil Mutabakat ile geri kalan ülkelerden ayrılıyor olacak. Bir sonraki yazının konusu AB Yeşil Mutabakatı, AB ülkelerinin emisyon hedefleri ve iklim krizine karşı aldıkları önlemler olacak.