Depersonalizasyon : Kendine Yabancılaşma

Bilmiyorum belki yaşıyorumdur...

Kendine yabancılaşma veya kimliksizleşme olarak adlandırılan depersonalizasyon, kişinin kendisine yönelik olan gerçeklik duygusundan uzaklamasıdır. Kişi kendi bedeninden uzak, düşünce ve duygularından sıyrılmış bir halde kendisini dışarıdan izliyormuş hissine kapılır. Bir süre için vücudundan bağımsız hale gelir. Kişi kendi duygu ve düşüncelerini, sanki bir başkasının düşünce ve duygularıymış, bedeni de bir başkasının bedeniymiş gibi algılar.

Depersonalizasyon görülme sıklığı ve şiddeti kişiden kişiye göre değişebilmektedir. Kimileri nadiren, kimileri ise sık sık kendine yabancılaşmış hissedebilir. Kendine yabancılaşma yani depersonalizasyon, genellikle şizofreni, borderline kişilik bozukluğu, panik bozukluk, travmatik bozukluklar, anksiyete bozuklukları gibi ruhsal rahatsızlıklara eşlik edebilir. Ancak depersonalizasyonu deneyimlenmesi için ruhsal bir bozukluğa sahip olunması geremekmemektedir.

Yoğun üzüntü, stres veya yorgunluk yaşayan bir kişi de depersonalizasyon olgusunu yaşayabilir. Endişeli bir kişiliğe sahip olup, stresli bir yaşam olayı deneyimlendiğinde kişinin depersonalizasyon yaşaması olasıdır.

Depersonalizasyona neden olan durum şizofreni gibi ruhsal bir rahatsızlıktan kaynaklanıyorsa öncelikle ilaç kullanımına yönelik pskiyatr görüşü alınabilir. Ancak endişe, stres gibi durumlarda depersonalizsayon durumu yaşanıyorsa doğru nefes alıp verme ve gevşeme teknikleri denenebilir bu sayede kendisini sakinleştiren kişide depersonalizasyon durumu gerileyebilir. Ancak düzelme durumu yaşanan endişe, stres, kaygı gibi durumların şiddetine göre farklılık gösterebilmektedir.