Eleştiren Kitap; Candide Ya Da İyimserlik
Volteire'nin Candide Ya Da İyimserlik isimli Kitabı, Leibniz Felsefesini eleştirir.
Voltaire'nin kaleme aldığı Candide ya da İyimserlik isimli kitabı, temelde Vesfalya da, Mösyo Baron de Thunder-ten-tronckh'un güzel şatosunda yaşayan genç delikanlı Candide'nin maceralarını anlatır. Voltaire, dönemin dini ve siyasi yapısını, iyimserlik anlayışını keskin bir şekilde hicvetmiştir. Özellikle Leibniz felsefesinde olan 'Bu dünya mümkün dünyaların en iyisidir' anlayışını sorgulayıp, iyimserliğin sınırlarını Candide karakteri üzerinden okuyucuya sunmuştur.
Görsel- Eles Panol
Leibniz Felsefesi
Gottfried Leibniz, 17.yy'ın rasyonalist-matematikçi filozoflarındandır. Her alanda çalışmalar yapan Leibniz'ın felsefesinde temelde çıkan konular yeter sebep ilkesi, özgür irade ve mümkün dünyalar bahsidir. Leibnize göre evren 'monad' diye isimlendirdiği bölünemez olan ruhsal varlıklardan oluşur. Her monad evrenin bir yansımasıdır. Bu evren tanrı tarafından yaratılmıştır. O, sonsuz kudret ve bilgiye sahiptir dolayısıyla yaratabileceği tüm sonsuz sayıdaki evrenleri bilir. Bu dünya tanrının, sonsuz dünyalar arasında seçtiği "en mükemmel" dünyadır. Leibniz’in burada kastı, içinde hiç kötülük olmayan bir dünya değil; iyilik ve düzenin, genel olarak kötülüğe ağır bastığı, en uyumlu ve anlamlı dünya olmasıdır. Kötülük bile, daha büyük bir iyiliğin parçası olabilir. Voltaire, kitabında Leibniz felsefesinin bu tarafını eleştirir. 'Mümkün olanlardan en iyisi' diye düşündüğümüz dünyanın içerisinde yaşanılanlar aslında buranın hiçte iyi bir yer olmadığını, yaşanılanlar neticesinde insanların böyle bir duruş sergilemesinin zorluğunu trajedik maceralarla bize anlatır. Aslına Leibniz'in bu felsefi bakış açsının amacı tanrının iradesiyle mantıksal zorunlululuğu birleştirmektir.
"Tanrı, bütün kısımları birbirine bağlı olan evreni dikkat ve itinayla yaratmış ve sonunda bunu yaparken her olasılığı hesap etmiş ve bu hesabın sonunda bazı kötülüklere göz yummamazlık edilemeyeceği sonucuna varmıştır."
Görsel-Uzayla
Pangloss Karakteri
Pangloss, Candidenin hocasıdır. Temelde Leibniz'in 'bu dünya mümkün olan en iyi dünyadır' fikrini yaşatan karakterdir. Pangloss bu bakış açsısı nedeniyle aşırı iyimser bir akıl hocasıdır. Bunun yanında bu felsefeyi yaşanan her kötü durum sonucunda kucaklamasıyla birlikte de dogmatik bir karakter olarak karşımıza çıkar. Voltaire, Leibniz'i bu karakter üzerinden eleştirir. Pangloss ve Candide birlikte depreme şahit olmuş, veba görmüş ve ölüm tehditlerine maruz kalmış olmalarına rağmen Pangloss bu yaşananların en iyi şeyler olduğunu savunmaktan geri durmamıştur. Candide kitap boyunca hocası yanında bulunmasa bile onun bu duruşunu okuyucuya hatırlatır.
Candide, hocasının felsefesini yaşadığı kötü olaylar neticesinde yavaş yavaş terk etmeye başlar. Candide'nin hocasına ilk isyanı, Hollandanın Surinam kentinde bir zencinin başına gelenleri dinledikten sonra gerçekleşir;
"Ey Pangloss!" diye haykırdı Candide. "Sen bile bu iğrençliği tahmin edememiştin. Benden bu kadar, nihayet senin optimizminden vazgeçiyorum."
Görsel- Leonard Bernstein Office
Candide, Cunégonde ve Martin Karakterleri
Candide kitabın baş kahramanıdır. Kitap boyunca güzel sevgilisi Cunégonde'nin peşindedir. Candide'nin şatodan atılmasının sebebebi olan kadın Cunégonde de saraydan atır ve onunda başına türlü felaketler gelir. Saf ve iyi niyetli olan baş kahraman, türlü türlü yolculuklara çıkar, orduların eline düşer, depremlere ve salgın hatalıklara maruz kalır hatta idam cezasına bile çarptırılır fakat güzel sevilgilisine kavuşma arzusundan dolayı asla pes etmez. Bu yolculuklarda yaşanan her olay, Candide'nin iyimser felsefeden uzaklaşmasında etkili olur. Tüm yaşananların sonunda Cunégonde, Candidenin başta sevdiği kadın değildir. Yaşadıkarından ötürü eski güzelliğinden eser kalmamıştır bu yüzden Candide sevgisiliyle aşkından değil, evliliği artık bir görev gibi gördüğü için evlenir.
Candide yolculuğu sırasında Martin isimli bir bilge ile tanışır. Bu bilge Candide ve Pangloss felsefesinin tam karşısında bir tavır sergiler. Martin için dünya kötüdür aynı şekilde insanlar da kötüdür ve insanlar için acı kaçınılmazdır. Candide yolculuğuna Martinle devam ederken ara sıra türlü felsefi tartışmalara girerler. Bu tartışmalar özellikle mutluluk temalıdır. Martin karakteri kitapta gerçekliği ve şüpheciliği temsil eder. Fakat Candide ne hocası Panglossun iyimser felsefesini ne de Martin'nin karamsar felsefesini kabul eder kitabın sonunda Pangloss kendi benimsediği felsefe üzerine konuşurken, Candide çıkar ve ".... Ama şimdi bahçemizi ekmemiz gerek." der. Aslında bu sözü ile Candide, hayata anlam vermenin en sağlıklı yolunun teori değil pratik olduğunu ifade eder.