Gece Hayvanları

Nocturnal Animals adli filmin konusu ve incelemesi.

Orijinal adı 'Nocturnal Animals' olan film, Amerikalı yazar Austin McGiffert Wright tarafından 1993 yılında yayınlanan "Tony ve Susan" adlı romandan uyarlanmıştır.

Tom Ford'un yönetmenliğini ve yapımcılığını üstlendiği film neo-noir tarzda bir intikam hikayesini konu almaktadır.

Hikaye kısaca, gençliklerinde birbilerinin ilk aşkı olan Edward ve Suzan adındaki iki karekter üzerinden ilerlemektedir. Bir gün tatlı bir tesadüfle karşılaşıp birbirlerinin ruh ikizi olduklarını itiraf ettikleri romantik ve derin bir ruhsal ilişkiye başlıyorlar. Edward ve Suzan'nın evlilikleri ile devam eden ilişkileri zamanla Suzan'ın ilişkiden, eşinden ve kendisinden duyduğu memnuniyetsizlik nedeniyle trajik bir şekilde boşanma ile sonlanıyor.

Hikayeden çok hikayenin anlatılış tarzı ve filmde ele alınış şekli oldukça çarpıcı. Filmde Edward film boyunca hiç bir zaman Susan'ın karşısına çıkmasa da, 'Gece Hayvanları' adını verdiği ve Suzan'a ithaf etttiği bir kitap yazarak 19 yıl önce boşandığı eski eşi Suzan'a posta ile bu kitabı gönderiyor.

İlginç kısmı kitaptaki karakterler Edward ve Susan'ın kişilik özelliklerine sahip ve aslında Edward'ın intikamının bir sonucu olarak Susan'a bir ders vermek üzere kurgulanmış. Tabi Susan bu kurguyu kitap bittiğinde anlıyor. Spoiler vermemek adına Tony geçmişte yaşanan ayrılığın kendisinde yarattığı ruhsal sarsıntıyı yazdığı kitapla anlatmış ve Suzan'dan intikamını bu zararsız methotla almış oluyor.


Eski eşinin ona ithaf ettiği bu romanın adı 'Gece Hayvanları', bu ismin sebebi, geceleri neredeyse hiç uyumayan bir yapıya sahip olan Suzan'ın, Edward'ın deyimiyle bir bir gece hayvanı' olmasından kaynaklanıyor.

Film, Susan'ın aldatıldığı ikinci evliliği ve sanat galerisi arasında sıkışmış hayatı ile Edward'ın yazdığı romana dair sahneler arasında gidip geliyor. Romanda Texaslı bir aile babası olan Tony eşi ve genç kızı ile otobanda seyir halindeyken üç kişiden oluşan otoban eşkiyalarınca eşi ile kızından ayrı düşeceği ve eşiyle kızına tecavüz edilerek vahşice öldürülecekleri bir olayın içine çekiliyor. Eşi ve kızının öldürülmesi üzerine intikam ve adalet arayışı için oradan oraya savrulan Tony karakteri aslında Edward'ın ta kendisi. Kitaptaki çarpıcı kurgu, boşanma aşamasında Edward'ı aldatan ve gebeliğini Edward ile karar almadan sonlandıran Susan'a bir ders vermek ve Edward'ın yaşadığı acıyı anlatmak için bir intikam aracı. Film, 'Zayıf-güçlü insan kimdir?' sorusuna aradığı yanıtla insan karakterleri üzerinde analiz yapıyor.

Edward'ın Susan'a söylediği: 'Birini sevdiğinde ilişkini yürütmeye çalışırsın, öylece kenara atmazsın. Dikkatli olman gerekir, bunu bir daha bulamayabilirsin.' sözleri filmdeki anlamlı sahnelerden biridir.

Tüm bunlar bir yana filmdeki kanser hastası dedektif Bobby sanırım filmdeki tek gerçek kahraman. Kara film örneği olan filmde anti-kahramanların arasında sağduyulu davranan tek karakter dedektif Bobby. Acılı baba Tony'i anlayan ve failler hakkında somut delil yetersizliğinden dava dahi açılamazken çabalayan tabi ki Bobby.

Öncelikle belirtmeliyiz ki bu bir yetişkin filmi. Filmin ilk açılış sahnesinde insan bedeninin bir sanat galerisinde sergilendiği bu sahnenin sinema açısından çarpıcı olduğunu belirtmek gerekiyor. Filmin gerek konusu gerekse ilk açılış sahnesi nedeniyle +18 ve çocukların izlemesi için uygun olmadığını söyleyebiliriz. Ancak yetişkinler için düşündürücü bir yönü bulunması, konusu, konunun ele alınış tarzı ve verdiği mesaj sebebiyle izlenmeye değer bulunabilir. Özellikle Amy Adams hayranları ekran başına...

https://www.youtube.com/watch?v=_GLklzCLkB0

Gece Hayvanları, film boyunca ışık ve gölgenin ustaca kullanılması, low-key lighting tekniği ve alışılmışın dışında kamera açıları ile desteklenmiş görsel unsurları bakımından neo-noir türünde oldukça iyi eleştiriler almış.

Psikolojik gerilim türünde sinema severlerin şans verebileceği bir yapım.

https://www.imdb.com/video/vi3920344601/?ref_=ext_shr_lnk