Google Formla Bilim İnsanı Olmak
Gerçek bilimsel verilere ulaşmak yalnızca mekanik araçların tekelinde mi?
Her birimiz kişisel hayatımız içerisinde bilimsel bir araştırmaya hizmet ettiği söylenen anket ve formlara maruz kalıyoruz. Günümüzde sosyal medya platformlarının etkisiyle form paylaşımları daha büyük kitlelere hitap etme özelliği gösteriyor ve biz doğru hedef kitlesi olup olmadığımızı bile bilmediğimiz birçok araştırmanın birer nesnesi haline geliyoruz.
Google Form gibi dijital anket araçlarıyla saniyeler içinde veriler toplanıyor, analiz ediliyor ve "bilimsel" çıkarımlar yapılıyor. Peki, bu ne kadar bilimsel? Yoksa bu sadece modern bir kolaycılık mı?
Zorlama Formlar
Bilimsel bir araştırmaya hizmet etmek için hazırlanan formlar belirli bir süreç içerisinde tamamlanması gerereken içerikler olduklarından dolayı,en iyi ihtimalle katılımcılara zaman sınırlaması verilmesinin yanı sıra belirli aralıklar ile sürekli doldurulması istenen form hatırlatılır, şayet eğer şanssızsanız bulunduğuz kurum ya da çevre sizi buna mecbur da bırakabilir. Ayrıca belirli bir çerçevede sıkıştırılmış sorular içeren formlar, katılımcıların çok boyutlu düşünce ve görüşlerini ortaya koymalarını engeller.
Veriler Gerçek mi, Kopyala-Yapıştır mı?
Anketler, cevaplayıcıların verdikleri yanıtlar üzerinden veri toplar. Ancak burada büyük bir sorun var: İnsanlar gerçekten ne hissettiklerini veya düşündüklerini mi paylaşıyorlar, yoksa "olması gereken" cevapları mı veriyorlar?
Dijital ortamda doldurulan formlarda cevaplar, sosyal istenirlik yanlılığından fazlasıyla etkilenir. Katılımcılar, gerçekte ne düşünüyor ya da hissediyorsa onu değil, "topluma uygun" olan yanıtları verme eğiliminde olabilirler. Örneğin bir şirket, çalışan memnuniyetini ölçmek amacıyla kısa ve öz cevaplara dayalı bir anket formu kullanarak topladığı veriler üzerinden olumlu bir değerlendirme yapabilir. Ancak, çalışanlar ile gerçekleştirilen derinlemesine gözlem ve mülakatlar, organizasyonel bağlamda yapılan analizler, anket sonuçlarının yüzeysel bir yansıma olabileceğini ortaya koyabilir. Bu tür nitel araştırmalar, çalışanların kaygı, endişe, yöneticilerinin tutumundan duydukları çekingenlik ve baskı gibi faktörlerin, anket ve form cevaplarını şekillendiren belirleyici unsurlar olduğunu gösterebilir. Dolayısıyla, yalnızca nicel verilerle yapılan değerlendirmelerin, çalışanların gerçek hisleri ve deneyimlerinden tam anlamıyla bağımsız olduğu söylenemez.
Ayrıca, soruları dikkatlice okumadan rastgele işaretleme yapma ihtimalini de göz ardı etmemek gerekir. Bu durumda, bu verilerle yapılan analizler ne kadar gerçeği yansıtabilir?
Sahaya İnmeden Bilim Olur mu?
Gerçek bilim, süreci birebir deneyimlemeyi, olayların içinde bulunmayı gerektirir. Gözlem, mülakat, etnografi gibi nitel araştırma yöntemleri, bireylerin davranışlarını, düşüncelerini ve duygularını daha derinlemesine anlamamıza olanak tanır.
Bir insanın, toplumun ya da olayın gerçekliğini anlamak için sadece dijital anketlerden medet ummak yeterli midir? Saha araştırmaları, bireylerin günlük yaşamda gerçekten ne yaptıklarını görmemizi sağlarken; anketler genellikle "insanların kendilerini nasıl görmek istediklerini" yansıtır.
Gerçeklik, Klavyenin Arkasında mı Saklı?
Google Form anketleri, hızlı veri toplamak için kullanılabilir, ancak tek başına bilimsel geçerliliğe sahip olduklarını söylemek zordur. Gerçek bilim, içinde insan faktörü olan, doğrudan gözlem ve derinlemesine analiz gerektiren bir süreçtir.
Eğer sosyal bilimlerde gerçeği anlamak istiyorsak, sadece klavyenin arkasında değil, toplumun içinde olmamız gerekir. Bilimi kolaycılığa kaçmadan yapmak için, saha çalışmalarının önemi göz ardı edilmemelidir. Çünkü gerçeklik, sayıların ötesinde, insan hikayelerinde saklıdır.
Görsel : Form Publisher - How to Make a Google Form