Gyges'in yüzüğü ve ahlaki normlar

Platon'un Devlet kitabından günümüzde hala geçerliliğini koruyan bir hikaye.

Bir zamanlar Lidya’da çobanlık yaparak geçim sürdüren Gyges adlı biri yaşarmış.

Gyges yine çobanlık yaptığı günün birinde kasırga ve onun ardından deprem olmuş.

Deprem sonrası yerde bir yarık açılmış, yarığın içerisinde farklı şeyler gören Gyges yarığa girmiş ve bir ölünün elinde yüzük bulmuş. Hemen yüzüğü alıp dışarı çıkmış.

Yüzüğün gizli güçlerini keşfeden Gyges bunu krallığı ele geçirmek için kullanmış. İlk olarak kraliçeyi ayartarak, kraliçeyle birlikte kralı öldürmüşler.

Ve Gyges krallığın yeni hükümdarı olmuş

Platonun devlet kitabın mitik bir hikâyenin kısa özeti.

Platon M.Ö 400’lü yıllarda yaşamış bir filozoftur.

Yazdığı bu mitik hikayeyle günümüzde hala geçerliliğini koruyan soruları binlerce yıl önce ortaya atmıştır.

Hikayedeki baş kahraman Gyges sıradan bir insandır, geçimini çobanlıkla sürdüren, çevresindeki insanlara karşı kötülüğü bulunmayan biri. Peki Gyges’i bütün bunları yapacak hale getiren şey ne olmuştur? Güç zehirlenmesi?

Bizler gerçekten iyi insanlar mıyız? Yoksa yasalardan mı korkuyoruz?

Yasalar, ahlak kuralları ve dinler topluma düzen sağlıyor mu? Ya da tüm bu kurallar gerekli mi?

Bu kurallar olmasaydı hepimiz yine aynı kişiler olur muyduk?

Platon tam olarak bunları düşünmemizi, sorgulamamızı istiyor.

Yüzüklerin efendisi, Death Note gibi kitaplar da temelinde bu düşünceleri barındırıyor.

Yüzüklerin Efendisi'nde Gollum yüzüğü bulunca, yıllarca yüzüğün kölesi olarak yaşadı. Yüzük ona güçler bağışladı, Gollum da onun kölesi haline geldi. Yüzüğü kaybettikten sonra tüm gücünü kaybeden, işe yaramaz birine dönüştü. Oysaki yüzük ona sonsuz güç veriyordu.

Bir başka hikâye olan Death Note, kahramanımız Light ölüm defterini bulana kadar sıradan bir gençti. Defterin güçlerini öğrendikten sonra ise kendi adaletini sağlamaya çalışan biri haline geldi. Kötü insanları öldürme idealine sahipti. Ona göre böylece dünyadaki tüm kötülükler son bulacaktı. Peki bunu başarabildi mi?

İnsanlığın doğuşundan beri, birçok şey değişmiştir. Düşüncelerimiz, ahlak kurallarımız, örfler ve adetler, normlar ve yasalar. Günümüzde ise hala değişmeye ve gelişmeye devam ediyorlar. Toplumsal normlar insanları bir arada tutan şeylerdir. Herkesin kendi adaletini sağlamasının önüne geçer ve medeni bir toplum olarak yaşamamızı sağlar.