Hatay'ın Yıkılmayan İlçesi Erzin

6 Şubat 2023 Pazarcık depreminde yıkılmayan yer Erzin.

Depremin merkez üssü Pazarcık'a yaklaşık 100 km mesafede olan Hatay'ın bir ilçesidir. Erzin'in nüfusu 2019 yılında yapılan nüfus sayımına göre 41.700'dür. Yaz aylarında ise turizmin de canlanmasıyla birlikte nüfusu 60.000'i bulmaktadır. Erzin'in belediye başkanı Ökkeş Elmasoğlu'dur. Elmasoğlu'nun ilçe için hazırladığı imar planı sayesinde Pazarcık merkezli depremde herhangi bir can kaybı olmamıştır.

6 Şubat 2023 depremi 10 ilde büyük can kayıplarına neden olmuştur. Ancak bir ilçede depremde yıkım olmamıştır. Bu ilçe Erzin'dir. Peki Erzin depremden neden etkilenmedi?

Erzin'in Belediye Başkanı Ökkeş Elmasoğlu'na göre bu durumun birçok nedeni olabilir. Jeolojik, evlerin tek katlı olması, müteahhitlerin dikkat etmesi vb. gibi. Erzin müstakil yapılaşmanın daha çok olduğu bir ilçedir. En fazla kat sayısı 6'dır. Sadece 4-5 minare yıkılmıştır. Yıkılan minareler de 80-90 yıllık minarelerdir.

İnşaat Mühendisi Burhan Yalman'a göre bir binanın depremde zarar görmesi için kütlesinin fazla olması lazımdır. Kat sayısı fazla olan yeni binaların ise zarar görmemiş olmasının nedeni yönetmeliğe uygun olarak yapılmış olmalarıdır. Erzin'de müteahhit sayısı çok fazla değildir. Herkesin birbirine ev sattığı bir yer olduğı için daha hassas davranıldığını söylenmektedir.

Ökkeş Elmasoğlu bazı belediyelerin bozuk zeminde yüksek kata izin verdiğini fakat kendi döneminde kaçak yapılaşmaya izin vermediğini söylemektedir. Vatandaşlar ruhsatsız bina yapmak istemişler fakat Elmasoğlu izin vermemiştir. Kaçak bina yapanlara cezalar kesilmiştir.

Ölüdeniz fay hattı Erzin'in merkezinin yaklaşık 40 km doğusundan Amanos Dağları'ndan geçmektedir. İlçe merkezi fay hattının tam üzerinde değildir. Yıkım olmamasının en önemli etkenlerinden birisinin de zemin yapısı olduğu söylenmektedir. Erzin'in temeli yükselimin olduğu bir yerdedir. Bu yükselimin depremde Erzin'i yıkımdan koruduğu düşünülmektedir.

Ökkeş Elmasoğlu'na göre deprem sorunu sadece belediyelerin çalışmalarıyla çözümlenecek bir şey değildir. Bu sorun için vatandaştaki algının değişmesi gerektiğini düşünmektedir. Ona göre vatandaşta, devlette bir zihniyet devrimine ihtiyaç vardır.