Hayatımızı Etkileyen O Karar

Yetişkin sayıldığımız ilk yılda meslek seçmek nasıl duygu?  

Bence kişiye fazlasıyla sorumluluk yükleyen bir karar. Hayatınızın yaklaşık 50 yılını etkileyecek bir kararı, 18 yaşında aldığınız bir kararla sürdürecek olmak, siz de nasıl bir his uyandırıyor, bilmiyorum ama bana korku veriyor (du).  

18 olmayı ben tanımlayamam ama çok sevdiğim Nil Karaibrahimgil ‘’Yaş 18’’ adlı şarkısında şöyle diyor: Ben daha on sekizim, ya hepsi ya da hiçbirisiyim. Şarkının yorumlarına da bakarsanız 18 yaşında yolunu bulup üniversite sınavına çalışan öğrencilerin yorumlarını görebilirisiniz.  

Gelmek istediğim nokta bir yerde de şurası: Liseyi bitirmiş bir bireysiniz, yarı ergen, yarı yetişkin ve hemen bir meslek seçip üniversiteye başlamanız bekleniyor. Bence işler bu kadar hızlı ilerlemese de olur zira üniversiteye başlayınca birçok insan; ben, bu bölümün insanı değilim deyip bırakıyor.  

Yurtdışında üniversiteye girmek bu kadar sancılı olmadığı gibi öğrenciler, genel itibariyle üniversiteye başlamadan önce dünyayı keşfe çıkıyorlar çünkü bu gençlerin vizyonlu olmaları lazım. Kaldı ki, vizyon sahibi olmayan bir bireyin üniversitedeki işi ne? 

Bir önceki yazımda da üniversiteye gidebilmek için iki yıl beklediğimi yazmıştım. Size itiraf etmeliyim ki, ilk sene kendimi hiç üniversiteye hazır hissetmiyordum ama herkesin aklında, eylül ayında üniversiteye başlamak, olduğu için ben de bu fikirde olmalıydım. Aman, siz öyle yapmayın, yaptırmayın! Hele elalemi hiç mi hiç düşünmeyin. Varsın onun kızı, bunun oğlu üniversiteye gitsin, siz durun; dinlenin, nefes alın.  

Kendinizi iyi tanıyın, aman! Siz kimsiniz? Bakın, bu soruya cevap vermek çok zor, biliyorum ama iyice düşünün, uzun uzun yazın. Neyi seversiniz? Neyden nefret edersiniz? İnsanlarla aranız nasıl? Çok mu duygusalsınız? Evde çalışmayı mı seversiniz, ofiste mi? Bu ve bunun gibi soruların cevaplarını düşünün, düşünün, düşünün. İşte, maalesef ki, bu soruların cevaplarını denemeler havuzuna düşmüşken bulamıyoruz. Hatta aklımıza bile gelmiyor.  

Ben, bu bölümü okurum deyip, hemen oldu, bittiye getirip tercih listenize yazmayın. O bölümden öğrencileri bulun, işi yapan insanları bulun, sohbet edin; bakın, bakalım işler sizin tahmin ettiğiniz gibi mi? İlgili kitaplar okuyun; filmeler, belgeseller izleyin. İçerikler ilginizi çekiyor mu?  

A kişisi bu mesleği yapıyor, B üniversitesinden mezun olmuş diye hedef, B üniversitesi olmamalı ya da tercih listesine yazılmamalı. 21. yüzyıldayız, üniversiteleri en ince ayrıntılarına kadar araştırın. Tercih listenizi de lütfen bu işlerden anlayan insanlarla yapın ki sonra sürprizlerle karşılaşmayın.  

Ben ne bir eğitimci ne de bir psikoloğum. İçinizden birisiyim, öğrenciyim. Yeni bir eğitim - öğretim yılına başlarken bu konuya da değinmek istedim. Son olarak sizin için faydalı bulduğum bir videoyu paylaşmak istiyorum.