İNSANOĞLUNUN SAVAŞTIĞI BAZI SALGIN HASTALIKLAR

İnsanlığın yüzleştiği salgınlara gelin beraber bakalım.

KARA VEBA (1347-1351)

Kara Veba veya Kara Ölüm, çoğu savaştan fazla insan kaybına neden olmuştur. Tarihteki en kötü ve en acımasız salgın hastalıklardan birisidir. Hastalık, sadece pirelerden yayılıyordu (fareler ise yalnızca kurbandı) ve yalnızca insanları değil, hayvanları da öldürüyordu.  Çin ve Orta Asya’da başlayıp tüm dünyaya yayılan bu hastalık, dönemin önemli isimlerini de içinde barındırdığı (İngiltere Kralı’nın kızı, Aragon Kralı Pedro ve eşi…) 100 milyonu aşkın kişinin yaşamını yitirmesine neden oldu.

Hastalığın tedavisi

Hastalığın görüldüğü yerler 40 gün karantinaya alınırdı. Hastalığın olduğu şehirlere gelmek isteyen insanları uyarmak için çan kulelerine siyah bayrak asılırdı. Ayinler, pazarlar gibi kalabalık ortamlara girmek yasaklanmış, bu tedbirler doğrultusunda hastalık kontrol altına alınmıştı.

Dönemin doktorlarının kullandığı maske

KOLERA PANDEMİSİ

Dünya tarihinde yedi farklı Kolera salgını yaşandı. En tehlikeli ve ölümcül olanı üçüncüsüydü. Hastalığın başlıca nedeni içme suyunun kirlenmesidir. Kolera 19. ve 20. yüzyılın en can alan hastalıkları arasındadır. 1960’larda başlayan 7. Kolera pandemisi hala devam etmektedir.


Hastalığın tedavisi

İçme sularının temiz olduğunda emin olunmalıdır. Aşısı mevcuttur.


İSPANYOL GRİBİ (1918-1920)

İspanyol Gribi, 18 ay içinde 50 ile 100 milyon arası insanın ölümüne sebep olan tarihte bilinen en büyük salgın olmuştur. İspanyol Gribi yaşlı ve çocuklardan çok, sağlıklı genç insanları etkilemiştir. Birinci Dünya Savaşı'nın son aylarında tüm dünyayı etkisi altına almış, hatta kimi tarihçilere göre dört yıl süren savaşın sona ermesinde önemli bir etken olmuştur.

İspanyol gribine yakalananlar arasında İngiliz Başbakanı Llyoyd George, ABD Başbakanı Woodrow Wilson ve Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'te vardı.

Virüs 1919 yılında etkisini azalttı. Ancak 38 yıl boyunca düşük seviyelerde mevsimsel olarak ortaya çıktı.

Hastalık insandan insana yayılırken bile mutasyon geçirdiği için herhangi bir tedavisi bulunamamıştır.

KORONAVİRÜS

Yeni Koronavirüs ilk olarak Çin’in Vuhan Eyaleti’nde ortaya çıkmıştır. Salgın başlangıçta bu bölgedeki deniz ürünleri ve hayvan pazarında bulunanlarda tespit edilmiştir. Daha sonra insandan insana bulaşarak Vuhan başta olmak üzere Hubei eyaletindeki diğer şehirlere, Çin Halk Cumhuriyeti’nin eyaletlerine ve dünya ülkelerine yayılmıştır.

Hastalığın Tedavisi

Aşı test denemelerine başlandı.


Dünya tarihinde insanlar onlarca salgın hastalıkla karşı karşıya kalmıştır. Günün gerektirdiği imkanlarla bir şekilde az veya çok hasarla bu savaşlar bitmiştir. Bitmeyen savaşlar ise az etkili bir şekilde devam etmiştir. Günümüz dünyasında ise ne yazık ki yeni bir savaşımız var: Koronavirüs! Ancak, panik havası içinde değil de bilinçli bir şekilde süreç sürdürülüp herkes üzerine düşeni yaptığı taktirde bu savaştan en az hasarla çıkabiliriz. Bu noktada sosyal yaşamımızdan feragat etmek çok önemlidir. Özellikle küçük şehirlerdeki insanların yaşamının çok etkilenmediğini görüyorum. Virüs bölge seçmiyor ne yazık ki. Dünyaya yayılan bir virüs ülkenize geldiğinde köy, kasaba fark etmeden sizi bulabilir. Birey olarak üstümüze düşeni yapıp virüs taşıma, yayma potansiyelini en aza indirgememiz gerek. Evet tarihte çok daha kötü hastalıklar atlatıldı ama ölüm oranı daha düşük diye basite indirgemeden yüksek hassasiyet ve önlemle bu sıkıntılı süreci kısaltmak için herkes üzerine düşeni yapmalı. Unutmayın, virüs gezmez; insan gezer! En az hasarla, günlük yaşantımıza çok daha güzel bir şekilde dönmek dileğiyle. Sağlıcakla kalın.