İşte İnsan
Nebula En İyi Kısa Roman Ödüllü Kitap
Kafası sorularla dolu, problemli bir genç olan Karl Glogauer, İsa Peygamber’in son aylarına tanıklık etmek için zaman makinesiyle 1970 yılından M.S. 29 yılına yolculuk eder. Kutsal Topraklar’da Vaftizci Yahya ile karşılaşan Glogauer, bu mucizelerle dolu bölgede Nasıra’ya ulaşmak ve İsa’yı bulmak için yola çıkar.
İsa’yı bulduğunda ise hikâye oldukça çetrefilli bir hal alır zira bu tarihi figür, Nasıra’da bir marangoz dükkânının gölgelerinde saklanan ve değil peygamber olmak, hayatta kalmak için bile başkalarına ihtiyaç duyan bir insandır. Gelecekte vuku bulmuş geçmişinin peşini bırakmayan hayaletleriyle, insanlık tarihinin olması gerektiği gibi yaşanmasını sağlamak için harekete geçen Glogauer, hem yolculuğun sonuna hem de sorularının yanıtlarına adım adım yaklaşır.
Kitap Hakkındaki Görüşlerim
Kitabın türü bilim kurgu olarak belirtilse de bunun büyük bir yanlış olduğunu düşünüyorum çünkü kitapta bilim kurgu olarak sayılabilecek tek şey zaman yolculuğu ki bu da hikayenin asıl noktası değil. Roman daha çok kimlik arayışı, din ve inançları odak noktasına alıyor. Kitapla ilgili en sevdiğim şey bir yandan karakterin çocukluğunu bir yandan da şimdiyi görmemiz. Okurken geçmişe döndüğünü anlamaktaysa hiçbir zorluk çekmiyorsunuz ve böylece akıcı bir okuma sağlanıyor hatta öyle ki bir film izlermiş gibi hissediyorsunuz. Oldukça keyif alarak okuduğum ve dinler tarihine ya da tarihi kurgulara ilgi duyan okurlara önereceğim bir kitap oldu.