Jack London: Âdem'den Önce
İlk çağ insanları ile bağlantı kurup, günümüze işık tutmaya harı olun...
Eski dünyanın izlerini zihninde barındıran bir gencin hikâyesi, uykuya daldığında geçmiş hayattaki ilk insanlardan olan atası Kocadiş'in yaşadıklarını rüyalarında görmesi ile bir maceranın içine sürüklenir. Bu macerada ilk insanların zorlu hayat şartlarında hayatta kalma mücadelesini daha yakından görüyoruz. ölüm ve yaşamın ince bir çizgi ile bağlandığı yıllara bir yolculuk yapmaktayız.
İlk insanlar 3 ayrı gruptan oluşmaktadır bu gruplar Ahali, Ağaç Adamlar, Ateş Adamlar. En gelişmişi Ateş Adamlar daha sonra Ahali ve en az gelişmişi Ağaç Adamlardır. Ne kadar bu toplumlar ilkel olsada ben okurken günümüz toplumunu gördüm, bu konuya ileride deyineceğim ilk önce olay örgüsüne bakalım. Hikâyemizi başkahramanımızın gözünden görmekteyiz o yüzden olayları tek taraflı olarak okumaktayız. İlkel çağda dil olmadan iletşime geçmeye çalışan, ölümün kıyısında yaşayan Ahali'nin zor günlerinde diktatör olan ve eziyet eden Kızılgöz'den korkudan tir tir titreyen aynı zamanda Ateş Adamlar tarafından savaşa sürüklenen korku içinde yaşayan ilkel Ahali'nin zor yaşamını okuyoruz.
Kocadiş annesinin başka biri ile birlikte olması ile annesinin yanından ayrılır, Ahali'nin yanına taşınır ve arkadaşı Sarkıkkulak ile bir mağrada yaşamya başlar. (Buradaki isimler kahramanımızın insanları daha iyi tanıtmak için verdiği isimlerdir çünkü ilk çağda insanlar konuşarak iletişime geçememektedirler). Ahali çiğ et, çiğ meyve ile baslenip iletişime geçmek için de sesler çıkarmaktadırlar. Bu toplumda lider olarak Kızılgöz bulunmaktadır. Kızılgöz tam bir diktatördür Ahali'deki insanları tek bir yumruk ile öldürebilecek güce sahiptir. İnsanları o kadar korkutmuşturki kimse bu duruma ses çıkaramaz. Kocadiş ve Sarkıkkulak bu durumdan rahatsızdırlar ve Kızılgöz'ü kızdırılar ve Kızılgöz'den kaçmaya başlarlar. Bu kaçışta Ateş Adamalar ile karşılaşırlar ve bu sefer onlardan kaçmaya başlarlar. Belli bir süre geçtikten sonra mecbur Ahali'nin yanına geri dönerler. Yine yıllar geçer başları yine beladan kurtulamaz ve bu sefer Ateş Adamlar Ahali'ye saldırırlar. Bu saldırıdan o kadar az insan kurtulurki resmen bu saldırı bir soykırıma dönüşür. Ahali'den kurtulanlar Ateş Adamlardan korkudan su kenarlarında korku ile yaşamaya çalışırlar.
İlk çağ insanlar ile günümüz insanları arasındaki benzerliklere gelelim. Evet ilk çağ insanlarında iletişim için bir dil görmüyoruz ve anlaşmakta zorlanıyorlar, günümüz insanları dil olamsına rağmen ilk çağ insanlarından daha beter bir durumdalar anlaşmakta yine zorlanıyorlar. Günümüzde olduğu gibi liderlerin halkı düşünmeyip onlara hayatı zindan etmesi ve korku ile bastırılan halkın ses çıkaramamasını görüyoruz. Farklı kültür ve gelişmişlik seviyesindeki olan halkaların arasındaki üstünlük mücadelesi uğruna yapılan savaşlar ve kayıp giden hayatlar, ölümün bu kadar erken yaşlarda kapılarını çalmasına rağmen birbirleri ile savaşan ilk çağ insanlardan ne farkımız var? Bu kısa ömrümüzde tek yaptığımız üstünlük çabası içinde olup kendimiz dışındaki herkese hayatı zindan edip acılı bir hayat yaşayıp ölmek. İlk çağ insanlarından beri değişmeyen bu düzene bir dur demeliyiz yoksa her nesil daha kötü hayat şartında yaşayıp hayatını mahvedecek. İlk çağ insanları kendilerini değiştirmediler ama modern çağ insanları bunu başarabilir. Atalarımızdan farklı bir hayat yaşamak için ve fark yaratabilmek için biraz çaba sarf ederek bu kısacık insan ömrünü daha yaşanılabilir kalabiliriz.