Kanako Tanase: Avangart Güzellik Öncüsü

Japon sanatçı göz alıcı makyajlar ve iskeletsel yüz boyaları ile yaratıcılığın sınırlarını zorluyor.

Son iki yıldır süregelen pandeminin güzellik endüstrisi üzerindeki etkileri hakkında uzun uzadıya konuşuldu. Kozmetik satışları karantinanın ilk aylarında dikkate değer miktarda düştü, çünkü sosyal etkinlikler keskin bir şekilde duraklamıştı. Tabii ki evde otururken makyaj yapma ihtiyacı da hissetmedik. Simi farların yerini hızla nemlendirici maskeler aldı, uzun sürece kalıcı rujların yerini ise dudak nemlendiricileri. En azından geçtiğimiz 8 yıldır endüstriyi silip süpüren yoğun makyaj trendleri popülerliğini kaybetti.

Bunların hiçbiri geçtiğimiz yılları en prestijli moda dergilerinin kapak makyajlarını yapan Japon makyaj sanatçısı Kanako Takase’ye engel olmuyor. Kanako yıllar boyunca sık sık avangart ve detaylı tasarımlarını yaratmada istikrarlı olmaya devam etti ve tuval üzerinde değil ama ciltler üzerinde sanat eserleri yarattı. Kanako’nun içgüdü ile yönlenen vücut dışı bir tecrübe dediği bir süreç bu.

Eğitiminde nasıl ilerlemek istediğine kadar verirken Tanase’nin seçimi Tokyo’da üç yıllık bir güzellik okulu oldu ve burada kompleks makyaj teknikleri ve cilt bakımı öğrendi. 22 yaşında mezun olduktan yalnızca birkaç ay sonra, iş peşinde New York’a taşındı. Kısa süre sonra ünlü makyaj sanatçısı Pat McGrath’in asistanlarından birisiyle bir restoranda tanışmasının ardından sanatçının yanında staja başladı. McGrath2in yanında geçirdiği birkaç aydan sonra defilelerinden birisinde çalışma şansı kazandı ve burada yaratıcılığını sergileme şansı buldu.

Pat McGrath ile olan çalışmalarının ardından kariyerini ilerletmeye devam etti ve birçok yüksek profilli basımda çalışma şansı elde etti. Bunlardan en önemlilerinden birisi de Amerikan Vogue’unun 2014 Ağustos sayısının kapağında Blake Lively’nin final görünüş makyajını yapmak oldu.

Kanako Tanase’nin teknik uzmanlığı ve sanatsal çok yönlülüğü bu başarılarının ardından moda dünyasının en bilinen isimlerinin defilelerinde makyaj tasarımları yapmasını sağladı, bunlardan yalnızca birkaçı Mark Jacobs, Saint Laurent ve Helmut Lang. 2017’de Rick Owens’in tasarımları için doğal makyaj görünümleri tasarladı, bu tasarımların günümüzde de popüler olan makyaj trendlerini etkilediği söylenebilir. Aynı yıl Ecklaus Latta’nın sobahar-kış defilesi için yirmiden fazla renk kullanarak Jackson Pollock’u anımsatan boya sıçratmalı görünümler oluşturdu.

Tanase’nin yaratıcılığı kavramsal yüz boyaları ve cesur makyaj ile güç ve dayanıklılığı simgeliyor. Beklenmedik tarzı ile işine ve tasarımlarına her zaman kaygı ve endişeden uzak bir neşe aşılıyor ve aslında bu sayede güzellik tanımımızı değiştiriyor sanatçı. Takase’nin dünyasında güzellik planlanmamış ve tamamen yaratıcılık ile gelişmiş anlarda bulunuyor. Bob Ross misali, sonsuz denemelerin sonucunda gelişen mutlu kazalarda asıl güzellik ortaya çıkıyor. Sanatçı gerek kurallara ve geleneklere karşı olarak yarattığı görünüşlerle gittikçe büyüyen portföyü gerekse Addiction Tokyo isimli makyaj markası için vizyonuyla olsun bizlerle dünyaya kaygısız ve cesur bakış açısını paylaşmaya devam ediyor.