Kaybolan Bir Uygarlık: Tartaria

Böyle bir uygarlık gerçekten var mıydı, yoksa mitlerden mi ibaret?

Tartaria, tarihsel ve mitolojik yönleri bir araya getiren bir kavramdır. Bazı kaynaklara göre, 18. ve 19. yüzyıl haritalarında yer alan ve Avrasya'nın büyük bir bölümünü kapsayan bir imparatorluk olarak tanımlanır. Ancak modern tarihçiler, Tartaria'nın çoğunlukla yanlış anlamalardan kaynaklanan bir efsane olduğunu belirtir. Bu bölgede yaşayan halklar, geniş bir kültürel çeşitlilik sergileyen Türk, Moğol, Slav ve diğer etnik gruplardan oluşuyordu. 

Tartaria'ya atfedilen mimari yapılar, genellikle Asya ve Doğu Avrupa'daki antik ve ortaçağ eserlerine dayanır. Örneğin, Moğol İmparatorluğu döneminden kalma yapılar, İpek Yolu üzerindeki şehirlerde gelişmiş mimarinin izlerini taşır. Ancak Tartaria'nın varlığına dair fiziksel kanıtlar, tarihçiler tarafından desteklenmeyen teorilerle sınırlıdır. 

Tartaria ve onunla ilişkilendirilen "mudflood" (çamur seli) teorileri, büyük bir eski uygarlığın dünya genelindeki yapılarının kısmen yeraltında kaldığını iddia eder. Bu teoriye göre, bazı tarihi binaların kazıldıkça alt katlarının ortaya çıkması, bu uygarlığın eserlerinin üzerinin çamurla örtüldüğünü gösteriyor olabilir. Bu tür binalar, özellikle Avrupa ve Amerika'daki şehirlerde bulunan eski yapılarda görülüyor. Örneğin, binaların giriş katları yer seviyesinin altında kalmış, yeni katmanlar üstlerine eklenmiş gibi görünebilir. 

Bu teoriye destek olarak, kazılar sırasında alt katmanlarda bulunan pencere ve kapılar gösterilir. Ayrıca, bu yapıların zemin katlarının ışık alması için kullanılan "vault light" adı verilen cam prizma sistemleri gibi yenilikler de dikkat çekicidir. Bu tür prizmatik camlar, zeminin altındaki odalara ışık taşımak için kullanılmıştır ve çeşitli şehirlerde halen görülebilmektedir.

Ancak, arkeologlar ve tarihçiler bu tür teorilere şüpheyle yaklaşır. Bu durumlar genellikle şehirlerin zamanla değişen altyapıları, sel olayları, toprak dolgu teknikleri veya eski yapıların yeniden kullanımıyla açıklanabilir. Örneğin, tarihi şehirlerde yolların yükseltilmesi veya sel baskınlarından sonra yeni katmanlar eklenmesi gibi nedenlerle binaların alt kısımları gömülmüş olabilir .

Bu konular, tarihi merak uyandırıcı olsa da Tartaria uygarlığına dair bilimsel kanıtların eksikliği nedeniyle bir "mit" olarak değerlendirilmektedir. 

Tartaria'nın "yok oluşu" genellikle bir efsane olarak ele alınır. Bazı alternatif tarih teorisyenleri, bu imparatorluğun kasıtlı olarak dünya tarihinden silindiğini öne sürer. Bunun nedenleri arasında sömürgeci güçlerin tarihi manipüle etme çabaları olduğu iddia edilir. Ancak akademik tarih, Tartaria'nın bağımsız bir imparatorluk olmaktan ziyade haritalarda geniş bir bölgeyi tanımlamak için kullanılan bir terim olduğunu vurgular. 

Sonuç olarak, Tartaria kavramı daha çok tarihi bir merak ve tartışma konusu olup gerçek bir imparatorluk olduğuna dair kesin bir kanıt bulunmamaktadır.