Kitap Önerisi

Geliştiren Anne Baba/ Doğan Cüceloğlu

İnsan bileşeninin gerekli çocuk sahibi olmasını tatmak istiyor. Fakat çocuğunun nasıl yetiştirildiği bilgisi. Rahmetli Doğan Cüceloğlu bu = anne baba sorumluluklarını, çocuklarıyla iletişimin nasıl dağıldığını değiştirmeyi doğru bir şekilde ifade etmiştir. Toplumun ancak sağlıklı gelişimi ile ilgili olduğunu açıkça ifade etmektedir. Kitabı değiştirirken kendi çocukluğunuzu ziyaret edin. Çoğumuz korku, kaygı kültürüyle büyüdük. Ve en önemlisi anne babamızın doğru sandığı değişmeyen kalıpları ile büyüdük. Kitabı bitirdiğimde öğrendiklerim; Yeni bir bireyin dünyası geliyor ve bizim odaklandığımız tek şey kendi geleceği gibi büyüyor. Belli bir kalıplar içinde büyütmek istiyoruz. Çünkü biz böyle gördük. Ne kadar yanlış değil mi? Doğru olanı kendisinin bulmasına izin vermek yerine bizim söylediklerimizin doğru olduğuna inanırız. Geride kalan sorunlarsız, gelişimi tamamlayamamış bireylerle dolu bir yaşam.

Onun annesinin babası ya da anne babası olmayı herkesin düşünmesi gereken bir kitap. Bizim yetiştireceğimiz tek bir çocuk koca bir nüfus değişiyor. Son olarak Doğan Cüceloğlu'nun çok sevmediği bir cümleyi ile silmek istiyorum: 'Mükemmel değil, iyi insan yetiştirmeyi hedefleyin.'

Postadaki Kutusu Mızıka/ A. Ali Ural

Sevgili Dost, akşam bende ağaçları her sayfasında başladı gibi sevgili dost değişimi ile başlamak istiyorum. Bir olayın üzerine yazılmamıştı. Kitap aslında ruhuna ait olmak istenen yere götürüyor. Zarif bir ruhun kalemini bulabilmek. Kitap, mektuplarla dolu. Yazarın konuştuğu için özür dilerim. Her cümlenin ayrı ayrı sesleniyor. Kendini Sorduğu soruların yanıtlarını buluyorsun. Bir mektuba özlem, sevgi, hasret, bahar, kış hepsi sığar mı? Öyle güzel sığdırmış ki; onun mektubunda ifade edemediğim duygular işlenmiş. Bu kitabı okudukça size de ilham geliyor. İnsan yazmak istiyor. Nerde yazdığınızın bir önemi yok. İnsanın bir kağıt parçası ile dost olmuş, öğrenmiş olabilir. Sözlerimi yazarın çok sevdiğim mektubundan bir kısmını paylaşarak son vermek istiyorum:

Sevgili Dost!

Bu sabah kuş sesleriyle geleceğim. Ne güzel değil mi? Hayır, güzel değil! Açık penceremden ok gibi dalıp aşkına saplanan karga sesleriydi.

Kuş seslerinde yeteneğinde asla karganın gelmediğini biliyor. Bu, karganın da bir kuş türü olduğunu bilmeyişinden değil, karganın keşfettiği en önemli özelliği olan güzel bir ötüşten mahrumiyetten mahrum kalmaktan elbette. Yüzümü yıkarken acaba diyordum; acaba türümüzün en önemli özellikleri taşımamız muyuz? Hareketlerimiz ve sözlerimiz depolanıyor mu?

Acaba 'insan' denince hatırlanıyor muyuz.

İnsan Ne İle Yaşar / LN Tolstoy

Kitap sevi, ahlak, inanç konularını bir bakış açısıyla irdeliyor. Sevgi ne demek? İnsan birinin ihtiyacı olmadan yaşayabilir miyim? İnsan tek başına yaşayan bir varlık mı? Kitapla ilgili sorularımı hikayelerle öyle güzel anlatıyor ki, hiç bitsin istemedim. Defalarca okusam sıkmayacağım bir kitabım oldu. Kitapta beni çok düşünceleri paragrafı birlikte paylaşmak istiyorum:

Allah beni 3 hakikati öğrenmem için Dünyaya yolladı.

Allah'ın bana söylediği ilk soru şuydu. 'İnsanın kalbine ne hükmeder? ' ve yazan kişinin kalbinin sevgisine hükmeder. İkinci soru ise 'İnsana verilmedi mi? ' İnsanın kendi bilgilerinin bilgisi verilmemiştir. ve üçüncü soru ise 'İnsan ne ile yaşar?' ve kişinin elinde hiç bir şey olmasa bile Allah sevgisi yeter. Yani insan Allah'a inanmadan yaşamaz.

Kitapta onu geçen cümleyi düşündüm. Ve pek çok şey öğrendi. Ama en önemlisi Yazarın da söylediği gibi insanların kendilerine baktıkları için değil, sevgi için yaşadıklarını öğrendi.

Sevme Sanatı/ Erich Fromm

Kitap sevgisi üzerinden farklı konulara değiniyor. İlk önce sevginin ne demek olduğunu analiz ederek var olan farklı sevgi türlerini açıklıyor. Sevmek yalnızca yaşamak değildir. İlgi, bilgi, eğlenmektir. Ve sevgi var etmedir. Kitap sevmeme yanlış tutumlardan bahsediyor. Ve bu tutumların nasıl yapısal yapısını açıklıyor. Okurken ihtiyacınız olan şeyleri bile sorguluyorsunuz. Gerçekten sevip sevmediğinizi, severken ne konuda yanlış yaptığınızı size gösteriyor. Sevgi zorla oluşturulacak bir duygu olmadan kitabını çalıştırarak daha iyi anlıyorsunuz.

Fransız şarkısının şöyle dediği; 'sevgi' özgürlüğün çocuğudur'. O, asla zorbalığın çocuğu olamaz.

Ve yazarın söylediği gibi; Sevgi aslında özgün bir kişiyle olan ilişki değil, sevgi bir tavır, sadece bir sevgi «nesnesine» değil tüm dünyaya karşı bağlılığıyla geliştirilen bir karakterdir. Eğer kişi, sadece bir insanı sever ve onun tüm dış çevresine kaygısızsa, onun sevgisi sevgisi değilse, ya mümkünne bir bencilliktir ya da ortak birliktir.