Masumiyet Müzesi, Gerçekten Masum Mu?
Saplantılı bir aşkın hikayesi
Aşk neydi? Aşk için yapılan her şey mübah mıydı? Ya da aşk, birine duyulan saplantı mıydı?
Orhan Pamuk tarafından yazılmış, 2008 yılında yayımlanmış bir eserdir. Masumiyet Müzesi, ana karakterlerimiz Kemal ve ebedi aşkı Füsun'un yasak aşk olarak başlayan hikayelerini anlatır. Kemal ve Füsun'un hikayeleri,Geçmişten günümüze hatıra olan, bir bayram günü Füsun'un ailesini Kemal'in ailesine bayramlaşmasına ve orada Füsun'un kemal'in bisikletini kullanması ile başlamıştır.
Kemal'in Füsun ile yaşadığı bu aşk yıllar boyunca hayatının büyük bir bölümünü, yanlışlar yaparak geçirmesine sebep olur. Kemal'in Yaptığı bu yanlışlarının başlaması nişanlısı Sibel'i kaybetmesi ile olur. Bence Sibel en başından beri kemal'e olduça sevgi ve güven beslemiştir. Buna örnek olarak: Kemal'le yatması ( o dönemde ve şu anda toplumumuzun büyük bir kısmı tarafından önemli görülen bir durum), birlikte bir çok hayal kurmaları, kemal'in Füsun'u unutmasını beklemesi gibi pek çok durum, örnek gösterilebilir. Bence Kemal en başından beri Sibel'i hiç hak etmemiş ve hiç gerçekten bir sevgi beslememiştir. Sibel Kemal'in kafasına yatmıştır çünkü; ailesi tarafından onaylanan, o dönem yanlış batılılaşmanın bir örneği olan sosyal statünün önemi açısından oldukça uygun bir adaydı. Tanıdıklarının ortak olması ve Sibel'in güzel dikkat çekici olmasıda göz ardı edilemez bir etkendi. Bu sebepler göz önüne alındığında Kemal'in Sibel'i gerçekten sevmediği sadece, onunla birlikte olması uygun göründüğü için birlikte olduğu görülür.
Kemal, hayatı boyunca hep birilerini tarafından onaylanmıştır. Aile içinde akılllı olan evlat, Amerika'ya gitmiş orada eğitim görmüştür. Bu sebeple hep örnek kişi olmuştur. Bence, Füsun'la en başta birlikte olmasının sebebi bu örnek kişi durumundan içten içe nefret ediyor olmasıdır. Füsun onun için dokunmaması gereken, sosyal statüsünden düşük ve ailesi tarafından onaylanmayan birisidir. Her şeyin yanında Füsun, Kemal'den 12 yaş küçüktür ve henüz, Kemal'in hali hazırda yaptığı birçok şeyi yapmamıştır. Bu da Kemal'de Füsun'un hayatında her şeyde bir ilk olmak ya da her şeyini onun sayesinde, onunla yapabilme düşüncesine sokmuş ve Kemal'i içten içe çekmiştir. Füsun'un kazandığı güzellik yarışması onun halk ve tanıdıklar arasında konuşulmasına ve tanınmasına da sebep olmuştur. Bu durumda Kemal'in göz önünde olanı elde etmek istemesine neden olmuştur. Bunun gibi bir çok durum Kemal'in Füsun'a neden ilgi duymaya başladığının örnekleridir. Fakat kitapta ilerledikçe bu durumların tamamı Kemal'de bir sevgiye oldukça yoğun bir sevgiye hatta, saplantılı bir ruh haline bürünmesine neden olmuştur. Füsun'suz yaşayamayan bir Kemal oluşmuştur. Bu ruh hali sebebiyle belki de kabul etmeyeceği durumları kabul etmiş, başkası ile evlenen Füsun'u yine de elde etmek istemesine sebep olmuştur.
Son olarak kitap oldukça sürükleyici ve ilgi çekicidir. Bazı kısımları okurken beni yorsa da Kemal'in, Füsun'a duyduğu ve zamanla artan sevgisi ve onu elde etmek için hayatında ki bir çok kişi, sosyal statüsünü kaybetmesine neden olsa da aşkı için bunların hepsini göze almıştır. Kitap bu aşkı anlatırken toplumun sorunlarına da değinmiştir. Yanlış Batılılaşma, sınıfsal ayrım, gibi sorunlarada değinmiştir.