Maya Deren - Meshes of the Afternoon Film Eleştirisi
Gerçek mi yoksa kurgu mu? İzlerken hayallerin arasında dalıp gidilen bir film.
1943 yılında Maya Deren’in yazdığı ve oynadığı, deneysel film tarzının kıymetli yapıtlarından biri hâline gelen 14 dakikalık siyah-beyaz bir film.
Bir kadın karakterin bilinçaltı dünyası; anahtar, telefon, çiçek, bıçak üzerinden nitelendirilerek anlatılmış. Hem gerçek hem hayalî unsurların yer aldığı bu film, türünün başarılı örnekleri arasında yer almakta.
İzlediğim bazı deneysel filmlerle karşılaştırdığım zaman aslında benzerlik gösteren şeylerin olduğunu fark ettim. Mesela tek karakter, hayal ile gerçeklik algısının yansıtılması, düşler, çeşitli öğeler üzerinden anlatılması gibi başlıklarla filmlerin sunulması deneysel filmlerin yoğunlukta üzerinde durduğu önemli konulardır. Genellikle yakın planlar ve farklı kurgu teknikleri kullanılmıştır.
Filmin giriş sahnesinde evden içeri girdiğimiz sırada kamera bize etrafı gösterirken bir anda ekmek ile bıçak sahnesine olan geçişini beğenmedim. Pan hareketinden sonra direkt ekmek sahnesine bir geçiş yapılması daha uygun olabilirdi.
Çoğunlukla yakın planlar kullanılmış. Kurgu açısından ufak sıkıntılar görsem de genel olarak beğendim. Kamera kullanımı da dönemine göre iyiydi. Ürkütücü sahnelerin yer aldığı kısımlarda sahne ortamı ile müziğin gerilimi biraz arttırılarak izleyiciye o anı yaşama fırsatı tanınmış. Ayrıca tekrar eden sahneler de yer almakta.
Ayna ile karşı karşıya kaldığı ve öldüğü sahne en beğendiğim sahnelerden biriydi. Bence bu filmi avant-garde tarzında önemli kılan şey, görsel olarak güçlü etmenler kullanması ve kendi ile verdiği iç savaşı bütünleştirici parçalar kullanarak birleştirmesi, yani ögeler ile desteklemesi olabilir.
Amerika sinemasında Maya Deren avant-garde türünde önemli bir isim olup sürrealizm tarzında yaptığı filmlerle anılmaktadır. Ancak Maya Deren sürrealist bir yönetmen olmayı tamamen reddetmiştir. Sinemacı kimliğinin yanı sıra dansçılık, şairlik ve fotoğrafçılıkta yapmıştır. Yaptığı filmlere de bu bilgilerini ve kendi yorumunu katarak başarılı filmler oluşturmayı başarmıştır.