Mona Awad’ın Tavşan Romanı: Karanlık Bir Masala Yolculuk

“Gerçek ve hayalin sınırlarının kaybolduğu, tekinsiz ve büyüleyici bir roman"


Bazı kitaplar vardır ki içine adım attığınız anda sizi bildiğiniz dünyanın sınırlarından çıkarır, zihninizde yeni yollar açar. Mona Awad’ın Tavşan (Bunny) romanı tam olarak böyle bir deneyim sunuyor. İlk sayfalarında tipik bir akademik çevre eleştirisi gibi başlayan hikâye, kısa sürede psikolojik gerilim, gotik unsurlar ve büyülü gerçeklikle harmanlanmış, tuhaf bir kabusa dönüşüyor. Eğer gerçek ile hayalin iç içe geçtiği, tekinsiz ama bir o kadar da büyüleyici bir hikâye arıyorsanız, Tavşan tam size göre.

Konu ve Atmosfer

Hikâyenin merkezinde, New England Üniversitesi’nin prestijli yaratıcı yazarlık programına kabul edilen Samantha yer alıyor. Samantha, diğer öğrencilerle bağ kurmakta zorlanan, içine kapanık ve yalnız bir karakter. Özellikle sınıftaki dört kadının oluşturduğu, birbirlerine “Tavşan” diye hitap eden tuhaf gruba mesafeli yaklaşıyor. Ancak zamanla bu grubun içine çekiliyor ve olaylar hızla gerçeküstü bir hâl alıyor. Tavşanlar, yalnızca yazarlık üzerine konuşmakla kalmayıp, yaratıcılığı ve sanatı korkutucu ritüellerle besleyen bir topluluğa dönüşüyor. Samantha, bir yandan dışlanmışlık duygusuyla mücadele ederken, bir yandan da bu dünyaya ne kadar dahil olabileceğini sorgulamaya başlıyor.

Awad, klasik gotik unsurları modern bir üniversite atmosferine taşıyarak, tekinsizliği sıradan olayların içine ustaca gizliyor. Kampüsün izole edici havası, Samantha’nın iç dünyasındaki çalkantılarla birleşerek romanın gerilim dozunu artırıyor.


Dil ve Anlatım

Mona Awad’ın üslubu keskin, zekice ve zaman zaman rahatsız edici. Samantha’nın iç monologları aracılığıyla, okuyucu onun akıl sağlığı ile gerçeklik arasındaki giderek incelen sınırını yakından deneyimliyor. Roman boyunca, gotik bir kasvet ile ironik bir mizah iç içe geçiyor. Bir an gülerken, sonraki sayfada kendinizi bir kabusun içinde buluyorsunuz.

Ayrıca Awad, diliyle sürekli bir atmosfer değişimi yaratıyor. Cümleler yer yer masalsı bir akıcılık kazanırken, ansızın sertleşerek okuyucuya tedirgin edici bir his bırakıyor. Bu ani geçişler, romanın hem psikolojik hem de edebi gücünü artırıyor.


Karakterler ve Temalar

Roman, yalnızlık, dışlanmışlık ve aidiyet gibi temaları işlerken, sanat ve yaratıcılık konusundaki saplantılı arayışlara da değiniyor. Samantha, hem iç dünyasında hem de dış dünyada kaybolmuş bir karakter. Tavşan grubundaki diğer kadınlar ise başta tek boyutlu görünüyor; ancak hikâye ilerledikçe, onların da karmaşıklıkları ve çarpıcı gerçekleri ortaya çıkıyor.

En ilginç noktalardan biri, romanın geleneksel iyi-kötü ayrımından kaçınması. Samantha’nın Tavşanlarla olan ilişkisi, bir yandan çekici bir dostluk gibi görünse de, derinlerde tehlikeli ve rahatsız edici bir hal alıyor. Hikâye boyunca, bu ilişkilerde kimin manipüle eden, kimin manipüle edilen olduğu bulanıklaşıyor.


Peki, Bu Roman Kimlere Göre?

Eğer net cevaplar arayan bir okursanız, Tavşan sizin için biraz fazla sürreal olabilir. Ama David Lynch filmlerini, Alice Harikalar Diyarında’nın karanlık bir versiyonunu ya da Shirley Jackson tarzı psikolojik gerilimleri seviyorsanız, bu kitap sizi tatmin edecektir. Özellikle gotik edebiyatın çağdaş ve feminist yorumlarını sevenler için tam bir hazine.



Sonuç: Büyüleyici ve Tekinsiz Bir Hikâye

Tavşan, okurun zihninde uzun süre kalacak, alışılmışın dışında bir roman. Klasik korku veya gerilim kalıplarına sığmayan, ama rahatsız edici bir atmosfer yaratmayı başaran Awad, modern edebiyatta kendine sağlam bir yer edinmiş görünüyor. Eğer sınırları zorlayan, akıl oyunlarıyla dolu bir roman arıyorsanız, bu kitabı kesinlikle listenize ekleyin. Ama dikkatli olun—bazı masallar düşündüğünüzden çok daha karanlık olabilir.