O zor günler, solan güller eskidendi geçti.

Acı geçecek, yaralar elbet kabuk bağlar.

Bir haftadır aptal gibiyim, ne konuşacak ne de yazacak gücü bulabildim kendimde. İnsanın şok olması ve süregelen endişesi elini kolunu güçsüz bırakırmış, yeni anladım. Keşke bu kadar ağır şekilde hissetmeseydim diyeceğim ama ben sadece endişe eden taraftım. Bir de bunun endişe edilen tarafı olmak da vardı.

2021 de başlayan hastalığımın tedavisinde bolca hastanede kalmış olsam da o günleri geride bırakmış olmama şükrederken; ilerde nedimem olarak hayal ettiğim ve kız kardeşim saydığım canım dostum yoğun bakıma girdi. Zor bir süreçten geçerken ondan gelen her haber bizim de nefesimizi kesiyordu. Ameliyattan sonra beyinde düşmesi beklenen basınçtan tutun da hafif sızan kanamaya kadar... Neyseki bugün onu uyutan ilaçların kesildiğini ve el-ayak reflekslerinin sağlam olduğu bilgisi geldi. Kazadan 4 gün sonra aldığım haber; kaçan uykularıma ve dolan gözlerime, kalbime oturan buzdolabı ağırlığına yakın bir öküzün kalkmasıyla bir nebze ilaç oldu. Ondan çok daha iyi haberler beklerken, bu hafta o kadar çok şeyi sorguladım ki.

Anın, sağlığımın ve sevdiklerimin varlıklarının kıymetini bilmediğimi acı şekilde fark ettim. Belki bugün aldığım güzel haberlerin tam tersini alsaydım (Allah korusun) birlikte kurduğumuz tüm hayaller yarım kalacaktı. Neye üzüleceğimi, ne düşüneceğimi bilemezken sadece onu sağlıkla yaratan ve bana dost olarak nasip eden Allah'a sığındım. Onu ailesine bağışlaması için...

Bu saatten sonra bu kazanın dostumun hayatında bir dönüm noktası olacağını biliyorum. Ama kendisi kadar benim hayatımda da bir dönüm noktası olacağını bilmeli. Daha 20 gün önce Çanakkale'de tatil yaparken bugün bunların olacağını söyleseler birbirimize daha sıkı sarılırdık. Basit anlara bile şükretmenin kıymetini anladım.

Canım dostum.

Zor günler geçiriyorsun şimdilerde. Bir gün sana bu yazımı mektup mahiyetinde gönderdiğimde, benim için kıymetinin sandığından çok daha fazla olduğunu bilmeni isterim. Her zorlukla birlikte biliyoruz ki bir kolaylık vardır. İstanbul'daki iyileşme sürecinde yanına gelip seni görmeyi, sana sarılmayı, kekler börekler yapıp sana yedirmeyi ve birlikte Gabriela'ya dans etmeyi iple çekiyorum. Biliyorum o günler de gelecek elbet. Birlikte mutlu bir tatil geçirdiğimiz gibi, birlikte zor günleri de atlatacağız. Bir ömür sapasağlam ve mutlu olman duasıyla. Seni çok seven kardeşin Nisa.