Osmanlı ve Faiz

Osmanlı'da faiz ile borçlanma var mıydı, nasıl borçlanılıyordu?

Osmanlı'da Faiz ile Borçlanma Var Mıydı?

Bu sorunun cevabına geçmeden önce faizin ne olduğuna kısaca değinelim. Faiz basit anlamda paranın maliyetidir. Açacak olursak, örneğin bir ürünü çok beğeniyorsunuz ve almak istiyorsunuz ama bugün o ürünün satış fiyatı kadar para elinizde bulunmuyor olsun, o halde borçlanırsınız. Borçlandınız ve istediğiniz ürünü aldınız, artık o ürüne sahipsiniz işte faiz, bu ürüne sahip olmanızın maliyetidir. Borcunuzu geri öderken maliyete katlanır, faiz ödemesini gerçekleştirirsiniz. Borç aldığınız kişi içinse faiz ödemesi gelirdir.

Şimdi sorumuza dönelim Osmanlı'da faiz var mıydı? Genellikle insanlar Osmanlı'da faizin kullanılmadığını sebebinin de Osmanlı'nın şeriat sistemi ile yönetildiğini düşünürler. Bu çok büyük bir yanılgıdır çünkü Osmanlı hukuk sistemine baktığımız zaman şer-i ve örf-i hukukun varlığını görürürz. Yani tek başına şer-i hukuk uygulanmamaktadır, örf-i hukuk sistemi ile hükümdarların hukuki yönetimde etkileri olmaktaydı.

Yapılan araştırmalar ile 16. yüzyılda Anadolu'da borç-alacak ilişkisinin geliştiği gözlemlenmiştir. Borçların yıllık faiz oranları ise %10 ile %20 arasında değişmekteydi. Osmanlı toplumu bilindiği üzere sadece Müslüman halktan oluşmuyordu, kasaba ve kentlerde Hristiyan ve Yahudi halkın da yaşadığını ancak faiz ile borçlanmaya Müslüman halk tarafından da başvurulduğunu söyleyebiliriz.

Krediler Kimler Tarafından Veriliyordu?

Osmanlı'da günümüzdeki gibi banka sistemi yoktu elbette, borç almak isteyen insanlar nakit olarak borçlarını tefecilerden ve sarraflardan alabiliyorlardı. 15. yüzyılda para vakıfları kurulmuş ve faiz ile borç almak isteyen insanlar borçlarını para vakıflarında temin edebiliyorlardı ama vakıflar borçları günümüz bankaları gibi nakit olarak vermiyorlardı. Yapılan araştırmalar para vakıflarının çoğunlukla hane halkının ve küçük işletmeler tarafından kullanıldığını gösteriyor.

Osmanlı'da Faiz Nasıl Veriliyordu?

Osmanlı'da faiz yasağı kredilerin günümüzdeki gibi verilmesini engellemiş, bu engeller ise çeşitli yöntemler aracılığı ile aşılmıştır. Örneğin bu yöntemlerden bir tanesi Muamele-i şeriyye yöntemidir. Bu yönteme göre borçlanan kişi, borç veren kişiden ihtiyacı olan parayı ve yanında herhangi bir malını alıyordu, vadesi dolan borcu geri öderken borcunun yanında aldığı malın ödemesini de borçlu olduğu kişi veya kuruma yapardı. Bu yöntemin uygulanmasında ki en büyük sebep İslam dininin faizi yasaklamış olmasıdır. Borç yanında alınan malın geri ödemesi aslında faizdir. Bu faizin alınma sebebi ise borç veren kişinin o malı kullanamama maliyetidir.

A kişisi B kişsine borç verirken örneğin yanında işleyebileceği bir malı veriyor. B kişisine o malı verdiği için işleyemiyor ve bu maliyeti B kişisinden almak zorundadır.

Son olarak vakıfların Osmanlı ekonomisi üzerindeki etkilerine değinmek istiyorum. Vakıfların kurulmasında ki ilk amaç yoksulluğu azaltmak ve eğitim, sağlık gibi ihtiyaçların giderilmesinde yardımcı olmaktı. Amaçlanan bu faaliyetleri ise faiz ödemeleri ile yapmaktaydılar. Vakıflar Osmanlı ekonomisine,yapılan yardımlar ve aynı zamanda vakıfların gelişmesi ile birlikte yüksek kredi veren kurumlar haline gelmeleriyle beraber katkıları büyük olmuştur.

İşte sorumuzun cevabı, evet Osmanlı'da faiz yasağı olmasıyla beraber çeşitli yöntemler aracılığı ile faizle borçlanma vardı. Bazı bilim insanları bu ödemeleri faiz olarak görmemektedirler. Benim düşüncem bu ödemelerin faiz olduğudur sadece bunu günümüz bankaları gibi yapmıyorlardı.