Pişman Olmak Öz Saygısızlıktır
Pişman insanın kendisine saygısı yoktur. Kendisine saygı duymayan kendisini sevemez de ve kendisini sevemeyen, insanları da sevemez.
Bir insan için en aciz durumdur. Vermiş olduğu bir karardan ötürü pişman oluyorsa eğer bir insan, bu o insanın kendisine yapmış olduğu büyük bir saygısızlıktır. İnsan, kendi verdiği kararın yanlış da olsa doğru da olsa arkasında durmalıdır. Zira kararı, kendi hür iradesiyle vermiştir. Sonuçları olumlu ya da olumsuz her ne olursa olsun, insan verdiği kararın arkasında durmalıdır. Yanlış bir karar vermiş de olabilir ve bundan dolayı üzülmek kaçınılmaz olabilir, fakat pişmanlık asla olmaması gerekendir. Çünkü olan olmuş, yanlış karar çoktan verilmiş ve üzülmek kesindir. Orada o insan için en muktedir yol, verdiği kararın sorumluluğunu taşıyabilmektir. Vermiş olduğu karar yanlışsa, acısını yaşamak ve ders almaktır. ''-Keşke yapmasaydım, keşke şöyle olsaydı, keşke böyle olsaydı, keşke onu söylemeseydim, keşke annemin sözünü dinleseydim.'' gibi sözler, durumda hiçbir değişikliği sağlamayacağı gibi, kişinin kendisine olan saygısını yitirmesi için yeterlidir. Doğru ya da yanlış, üzücü ya da sevindirici, sonucu her ne olursa olsun, verdiği kararı taşıyabilmektir insan için önemli olan.
İnsan, kendi hür iradesiyle verdiği bir kararın arkasında durmazsa, o insanın arkasında kim dura? Kim o insana en az o insanın kendisine verdiği değer kadar değer vere? Pişmanlık, yalnızca güçsüz insanların sığındığı bir şeydir. Sorumluluk almaktan çekinen, kendi verdiği kararın sonuçlarını taşıyamayan, kararının arkasında duramayanların silahıdır pişmanlık. Ne olursa olsun, yanlış da yapıyor olsa insan doğru da yapıyor olsa, sonuçları ağır da olsa verdiği kararın, arkasında durabilmelidir. Yanlış olduğunu fark ettiği anda da, pişman olmamalı, ders almalıdır.