Rosencrantz and Guildenstern are Dead

Bu yazımda sizlere son zamanlarda okuduğum bir tiyatro oyunu olan Rosencrantz and Guildenstern are Dead ' dan bahsedeceğim.


Tom Stoppard tarafından yazılan şahane ve bir o kadar da okuması da  zor olan bu oyun, Shakespeare’in ölümsüz oyunlarından biri olan Hamlet’in bir bakıma parodisidir. Rosencrantz ve Guildenstern karakterleri Hamlet’te saraylı lordlar ve Hamlet’in çocukluğundan beri arkadaşlarıdır. Hamlet’in akıl sağlığıyla ilgili problemleri olduğu zannedilince bu iki lord kral tarafından saraya çağırılmış ve Hamlet’in durumunu düzeltmeleri için yardım istenmiştir… Neyse, spoiler vermemekiçin daha fazla detaya girmeyeceğim.


Tom Stoppard’ın bu oyunu Hamlet’in yanısıra The Dumb Waiter ve Waiting for Godotadlı eserlere de bir sürü göndermede bulunmaktadır. Fakat  bir Shakespeare hayranı olarak benim en çok ilgimi çeken kısım oyunun Hamlet’le olan bağlantısı oldu. Bu oyunu okumadan önce kesinlikle Hamlet i okumanızı öneririm çünkü oyunun içinde Hamlet’ten direkt alınmış bir sürü sahne bulunmaktadır. Eğer okumazsanız  zaten post-modernist yapısı gereği anlaması zor ve karışık bir eser olan Rosencrantz and Guildenstern are Dead’i anlamanız da pek mümkün olmayacaktır.


Stoppard tarafından uygulanan tekniklerle bu oyun, Hamlet’te gördüğümüz bu iki saraylı lord ve habercinin olaylara karşı kendi bakış açılarını görmemizi sağlamakta; sonunda öleceklerini bile bile onlara büyük sempati duymamızı ve okurken sonunu
değiştirmek isteyeceğimiz keyifli bir kurmacadır.


Tom Stoppard, tıpkı Harold Pinter gibi hem absürt hem de gerçekçi unsurları başarılı bir şekilde dengeleyerek oyunu mükemmel bir ahenkle anlatmıştır. Rosencrantz ve Guildenstern sürekli absürt hareketler yaparlar ve yaptıklarını tekrar ederler. Mesela,
oyunun başında göreceğiniz üzere uzun bir süre yazı tura oynarlar ve sürekli tura gelmesine karşın asla oynamaktan vazgeçmezler çünkü bu onların absürtlüğünün bir parçasıdır.


Sonuç olarak, benim ilk başta okurken zorluk çektiğim fakat gerçekten dikkatli bir şekilde okuduğum zaman anlayıp keyif aldığım bir oyundu. Eğer siz de dikkatli bir şekilde okursanız, ilk başta ön plana çıkmayacak olan Stoppard tarafından özellikle derinlere saklanmış bir sürü anlam çıkarabilirsiniz bu oyundan. 

Bu arada 19 Mart Pazartesi günü Akün sahnesinde oyunun tiyatro sineması olarak gösterimi olacak. Tüm ilgililere duyurulur!