Sevmek Zamanı: “Ben senin resmine âşığım.”

Bir kadının resmine âşık olmuş bir boyacının ve bu aşkı hak etmek isteyen kadının hüzünlü hikâyesi.

Sevmek Zamanı, 1965 yapımı siyah-beyaz bir Metin Erksan filmidir. Müşfik Kenter ve Sema Özcan gibi yetenekli oyucuların kabiliyetinden çıkmadır.

Filmde, surete âşık olmanın nasıl bir durum ile karşılaştırdığını ve neden resmin sahibine değil de, daha çok resme arzu duyduğunu bize hoş bir şekilde lanse etmektedir. Film, alışagelmiş konusu ve çekimlerinden kaynaklı gösterime giremese de kült film olarak günümüzde adından çokça bahsettirmektedir.


Sevmek Zamanı'nda, resme âşık olan karakterimiz Halil, Büyükada’da kışları insanların evlerini boyayarak para kazanmaktadır. Bir gün boyamak için girdiği köşkte hiç de tahmin edemeyeceği bir şey olur. Evin sahibinin kızı olan Meral’in duvarda asılı olan resmine âşık olur. İşte orada başlar, karakterimizin büyük açıklanamaz duygusu. Resme âşık olmak, belki birkaçımız için garip olsa da, Halil’in bunu yapmasındaki sebebi öğrenince ona hak vermek için binbir sebep bulacaksınız.


Günler geçer, Halil köşke bazen yaptığı boyayı tamamlamak, bazen ise âşık olduğu resme uzun uzun bakmak için gider. Ada’nın yağmurlu bir gününde de köşke gitmiş, seyrediyor resmi, Halil. Meral, Halil’in resmine âşık olduğu kız, odasında Halil’i resmine bakarken görür. Aşktan anlamayan, daha nasıl bir duygu olduğunu bile bilmeyen Meral, resmine hayran hayran bakan boyacı Halil'e artık o da bir aşk beslemeye başlar. Halil, Meral’i yani resmin aslını görür ama ondan uzaklaşır hep. Meral bunun nedenini çok merak eder. Çünkü resmin aslı Meral’dir ama Halil onla değil sadece resmiyle ilgilenmektedir. Halil, Meral’e defalarca söylemiştir, “Sadece resmine âşığım, resminle benim arama girme.” diye. Hatta saf duyguları ile sebeplerini de sıralamıştır. Ama Meral de çoktan bu aşkın esareti altına girmiştir.


Film, siyah-beyaz görüntüsüyle aslında doğallığı ile her birimizin hayatlarına ışık tutmaktadır. Ayrıca ulaşılamaz bir aşkı, daha da ölümsüz hale getirir, son sahnesi ile. Tüm duyguları içimize içimize işletir bu film. Aşkın sadece bedenle değil resme de olabileceğini gözler önüne sermiştir. Filmi, eğer varsa, izlemeyenlerinize önermeyi borç bilirim. Çünkü o dönemde, böyle bir perspektif ile film çekilmesi sinema alanı için bence bizler tarafından da gurur ile karşılanmalı. Bunun gibi güzel filmlerimiz olması dileğiyle.


https://m.youtube.com/watch?v=NSMMgL8JhGI&pp=ygUdc2V2bWVrIHphbWFuxLEgZmlsbSBmcmFnbWFuxLE%3D