Son Yıllarda Artan İnsülin Direnci Nedir ve Beslenme Şeklimiz Nasıl Bunu Etkiler?

Yeme alışkanlıklarınız nasıl inslülin direnci geliştirmenize sebep olur? Peki nasıl önleyebilirsiniz?

Son yıllarda insanların yeme alışkanlıkları birçok yönden vücudumuzdaki insülin seviyesini sürekli yüksek seviyelerde tutacak yönde evrildi. Geç saatlere kadar ayakta kalıyor, normalde uyuduğumuz saatlerde bile yemek yiyor ve yiyeceklere ulaşımın kolaylaşmasından dolayı bir şeylerle uğraşırken sürekli bir şeyler atıştırıp yemek yeme aralıklarımızı kısaltıyoruz. Ve her yemek yediğimizde, özellikle karbonhidrat, vücudumuz onu glikoza çevirir ve kana karışır. Yükselen glikoz seviyesine yanıt olarak pankreas insülin salgılar ve kandaki glikozu depolamak için ya da enerji olarak kullanılması için vücudunuzun başka yerlerindeki hücrelere taşır. Yani her yediğimizde vücudumuz insülin salgılayıp kandaki glikoz seviyesini düşürür. Fakat, çok şekerli, karbonhidrat ağırlıklı ve sık yediğinizde insülinin düşmesine fırsat veremezsiniz. Bu tip bir beslenme tarzı insülin direnci geliştirmenize neden olabilir.

İnsülin direnci, karaciğer, yağ ve kas dokusu gibi bölgelerinizde insüline karşı duyarsızlık gelişmesi sonucu oluşur. Bu durumda kandaki şeker enerjiye dönüşemez ve yüksek seviyelerde kalmaya devam eder.  İnsülin direnci, tip 2 diyabet, obezite, kardiyovasküler hastalıklar ve kalp rahatsızlıkları gibi ciddi sağlık sorunlarına dönüşebilir. İnsülin direnci genetik veya Polikistik Over Sendromu gibi başka hastalıklardan dolayı da gelişebilir, fakat yaşam tarzınız ve beslenme alışkanlıklarınız büyük bir rol oynar.

Eğer insülin direnci geliştirmek istemiyorsanız, yaşam ve yemek tarzınızı belli bir düzene sokmanız gerekir. Beslenme tarzı anlamında yapabileceğiniz bazı şeyler:

- Kan şekerini, yani glikozu yükselten hazır meyve suyu, çikolata, mısır gevreği gibi yüksek şekerli yiyeceklerden olabildiğince uzak durmalısınız.

-Aynı şekilde karbonhidrat da başlıca kan şekerini yükselten besinlerden birisidir. Karbonhidrat içeren yiyeceklerden elbette ki komple uzak durulamaz, fakat tükettiğiniz beyaz pirinç ve makarna gibi çok yüksek karbonhidrat ve nişasta içeren tarzda gıdaları azaltabilirsiniz. Ve karbonhidratı tek yemek yerine yanında protein de içeren besinler tüketmeniz daha dengeli olacaktır.

-Lifli yiyecekler kan şekerini daha sabit seviyelerde tutar, yani beslenmenizde mutlaka yer vermeniz gerekir. Sebzeler, arpa, çavdar, yulaf, bezelye, bakla ve kuru fasulye tarzı baklagiller lif anlamında zengindir.

-Çilek, ahududu, böğürtlen, yaban mersini, elma gibi meyveler düşük glisemik indekse sahiptir, yani kan şekerini çok yükseltmezler. Bol şeker içeren başka meyveler yerine daha fazla lif içeren ve düşük glisemik indekse sahip olan meyveleri tercih edebilirsiniz.

-Sık sık atıştırmak ve yemek yerine aralıklı yemek vücudumuzun sürekli insülin salgılamasına engel olur.

Sonuç olarak beslenme şekliniz insülin direncinin oluşması ve ilerlemesine önayak olabileceği gibi en baştan önlenmesine yardımcı olabilir. Bu yüzden beslenme tarzınızın sağlığınızda oynayabileceği roller konusunda bilinçlenmek bu tarz hastalıkları önlemek konusunda önemlidir.

Kaynaklar:

https://www.medicalpark.com.tr/insulin-direnci-nedir-insulin-direnci-belirtileri-ve-tedavileri-nelerdir/hg-1938#:~:text=%C4%B0ns%C3%BClin%20direnci%2C%20ins%C3%BClin%20hormonuna%20kar%C5%9F%C4%B1,y%C3%BCksek%20d%C3%BCzeyde%20ins%C3%BClin%20sentezi%20ger%C3%A7ekle%C5%9Fir.

https://www.niddk.nih.gov/health-information/diabetes/overview/what-is-diabetes/prediabetes-insulin-resistance#:~:text=the%20normal%20range.-,What%20is%20insulin%20resistance%3F,help%20glucose%20enter%20your%20cells.