Söz Büyüdür

Düşünce Aristotales’in de dediği gibi insanı hayvanlardan ayıran en önemli farktır.

İnsan düşünerek var olur. Zihnin en önemli fonksiyonu olarak algılarımızla zihne gelen verilerin beynin iç yapısından geçerek yeni bilgi ve sonuçlara ulaşma etkinliğidir. İnsan düşünerek var olur ve düşünerek var eder. Bugün eğer insandan söz edebiliyorsak bunun nedeni de düşüncedir. Zihnimizdeki görünmez düşünceler genel olarak olumlu ve olumsuz olarak ikiye ayrılır. Neyin olumlu neyin olumsuz olduğuna ise biz karar veririz. Shakespeare der ki: “İyi ya da kötü diye bir şey yoktur. Biz düşüncelerimizle onları iyi ya da kötü yaparız.” Baktığımız şey baktığımız yöne göre değişiklik gösterir. Aynı şeye bakıp olumlu da diyebiliriz olumsuz da, iyi de kötü de, güzel de çirkin de… İnsan için her zaman iki kere iki dört etmez. İyi ya da kötü diye salt bir gerçek de yoktur. Hayatın bize sunduğu koşullar nelerse onun içinde hem olumlu hem de olumsuz şeyler de vardır. Ancak kesin olan bir şey vardır ki olumlu düşünceler bizi mutluluğa, olumsuzlar ise mutsuzluğa götürür. Ne demişler ne düşünürsen onu yaşarsın. Olumlu düşünmek bize bir sürü fırsat kapılarını açar hep kendimize en iyi şeyleri çekeriz çünkü onu bulmak isteriz. Olumlu düşünceler bizi hedefimize ulaştırırken olumsuz düşünceler bizi hedefimizden uzaklaştırır. İyi düşünceler bizi olumlu şeyler yapmak için cesaretlendirirken olumsuz düşünceler bizi kötü şeyler yapmaya sürükler.

Aslında düşünmenin temeli dile dayanır. Çünkü insan kelimelere dökebildiği kadar düşünebilir. Kelimelere dökülmeyen düşünceler henüz düşünme aşaması tamamlanmamıştır. Beynimizde de düşünme eyleminin beynin dili kontrol eden bölümlerinde oluştuğu belirtilebilir. O halde düşünme, dilin içinde oluştuğu ve içinde yaşadığımız kültür ve ortamla da yakından ilişkilidir. Aslında aynı şeye bakıp farklı yorumlarda bulunan kişilerin tercih ettikleri sözcüklere bakarak pek çok şeyi tanımlamak mümkündür.

 İnsanlarla ilişkilerimizde de tercih ettiğimiz ya da kullandığımız sözcükler büyük önem taşır. Bazen tek bir kelime söyleriz, saatlerce konuşmaktan daha fazlasını anlatmış olabiliriz.