Sümerce ve Türkçe

Sümerce ve Türkçe arasında görülen bu büyük benzerliğin sebebi nedir?

İki dilin ilişkisine bakmadan önce Sümerler'in kim olduğuna kısaca bakmak yerinde olacaktır. Sümerler MÖ 4000 ile MÖ 2000 yılları arasında, kabaca Mezopotamya'nın aşağı yarısında bulunan büyük bir uygarlıktır.

Genel olarak kabul gören görüşe göre Sümerler insanlık tarihindeki ilk yüksek kültürü geliştiren temelini atan uyagrlıktır. Sümerlerin tıp, astronomi, matematik, din, büyü vb. birçok konuda araştırma yapılacağı zaman bakılan ilk yer olması da ilk yüksek kültürün temelini atmasındandır.

Sümer yazısının ne zaman başladığı uzunca bir süre önemli bir soru olmuştur. Uuzun süren araştırmalar, çalışmalar ile özellikle de Sami ailesine mensup Akkadca'nın çözülmesiyle birlikte Sümerce de çözülebilmiştir. Bugün kabul edilen görüşe göre ilk yazıyı Sümerler MÖ 4.binyılın son çeyreğinde bulmuştur. Bu ilk yazı her varlık için şekillerin kullanılmasıyla oluşmuş bir yazıdır.

Sümerce ile Türkçe arasındaki ilişki başlangıçta, Sümerce ile uğraşan bilim insanlarının Sümerce ile Ural- Altay dilleri arasında ilişki kurmalarıyla başlamıştır. Sümerce ile Türkçe arasında oldukça büyük farklar olmasına rağmen iki dil arasındaki ilgi oldukça ciddidir. Ünlü dil bilimcimiz Osman Nedim Tuna'nın Türkçe ile Sümerce arasında 168 kelimenin ortak olduğunu tespit etmesi bunu gösteren önemli işarettir. Bunlara örnek olarak;

Sümerce Eski Türkçe

-mae, men (ben) -men (ben)

-udi (uyuma) -udı (uyumak)

-gud (öküz) -ud (öküz)

bunlar ve buların dışında bir çok örnek verilebilir. Görüldüğü üzere kelimeler sesçe ve anlmaca birbirine oldukça yakındır. Buradan çıkan sonuç Sümerler ile Türkler'in aynı kökenden geldiği gibi bir bakış asla olmamalıdır. Köken birliği gibi oldukça büyük bilgilere ulaşmak için dildeki ortak kelimelerden çok daha fazla ortaklığa bakmak gerekir. Böyle sonuçlara da varmak için olması gereken arkeolojik kazılar, yazılı belgelerin ve buluntuların incelenmesi gibi pek çok sürecin yaşanmasından sonra elde edilen bilgilerin tutarlılığı olacaktır. Yani iki dil arasında görülen bu ortaklık(benzerlik) iki uygarlığın aynı köke dayanması anlamına gelmez. Ki böyle bir yorum yapılacaksa da bunu bu işin uzmanları yapacaktır. Peki bu ortaklığın sebebi nedir? Bu ortaklığın sebebi coğrafi olarak iki uygarlığın konumları incelendiğinde mümkün olabileceği anlaşılacağı şekilde iki uygarlık arasındaki alışveriş yani bir diğer deyişle ticaret olmalıdır.

Yararlanılan Kaynaklar:

A. B. Ercilasun, Türk Dili Tarihi, Ankara (2010)

A. Taşağıl, Kök Tengri'nin Çocukları, İstanbul (2019)

E. Aydın, Taşa Kazınan Tarih, İstanbul (2018)

M. Ergin, Orhun Abideleri, İstanbul (1989)

S. N. Kramer, Sümerler, Ö. Buze(Çev.), İstanbul (2002)