Süt tüketiminin altında yatan gerçek
Merhabalar, bugün size bilim ile ispatlanmış bir gerçeği paylaşacağım. İyi okumalar dilerim.
Bilimin ve teknolojinin ilerlemesinin ışığında, insanların akıllarını kurcalayan bazı soruların cevabı artık kolayca alınabiliyor. Çok ilginç bir şekilde bazı insanlar çok rahat bir şekilde süt ve süt ürünlerini tüketebilirken, bunun aksine bazıları ise tüketmekte zorluk çekiyor yani metobolizmalarına ters düşüyor.
Antik çağda Avrupa kıtasında yaşayan ve Ortadoğu ve Anadolu'dan gelen göçlerle yayılan Erken Avrupa Çiftçileri göç ettikleri bölgeye tarımı ve çanak çömlek yapım sanatını yaymışlardır. Bu insanların hepsi laktoz intoleransına sahiptiler. Boy olarak çok kısaydılar. Günümüzde ise onlara en yakın halklar günümüz Güney Avrupa ve Ortadoğu ve civarında yaşayan insanlardır. Kuzey Avrupa'da ise minimal civardadır ya da hiç bulunmamaktadır. Süt ve süt ürünlerini tüketip ya da tüketememizin asıl nedeni ise doğal olarak genlerimizde yatıyor. Süt şekerini tüketebilmemize yarayan gen mutasyonu ise ilk olarak Avrasya steplerinde, spesifik olarak Yamnaya Kültürü ve onun atalarından günümüze miras kalmıştır. Yamnaya kültürü ise Proto- Hint Avrupa dillerini konuşan insanların yani kısacası günümüzün Avrupalıların tarih öncesinde yaşamış olduğu geniş coğrafyadır. Yamnaya insanlarının batıya doğru ve geniş alana, hatta doğuya doğru göç etmesiyle bu mutasyona sahip olan genler soylardan soylara aktarılmıştır. Bu insanlar güçlü kuvvetli ve uzun boylu oluşlarıyla ve at sürmekte ve ok kullanmakta ustaydılar. Bununla birlikte diğer halkları yani Erken Avrupa çiftçilerini kolayca asimile etmiştirler. Günümüzde ise Yamnaya insanlarına en yakın halklar günümüzün Kuzey Avrupalılardır. Hatta bazı insanların çok daha uzun boylu oluşu bile steplerden gelen genlerle alakalı. İlginç bir şekilde, şu an süt ve süt ürünlerini tüketebiliyorsak bunu bir zamanlar steplerde yaşayan atalarımızdan gelen genlere borçluyuz.
KAYNAKÇA: