Sylvia Plath ve Çizimleri
Resim yaparken kendimi tamamıyla ona veriyorum, içinde kayboluyorum. - Sylvia Plath
Yazılarıyla tüm dünyada tanınan Sylvia Plath'ın hayatının hareketli dönemlerinde yaptığı çizimlerini çok az kişi bilmektedir. 1955 ve 1957 yılları arasında yapılan bu çizimler, Sylvia Plath'ın Cambridge'deki Newnham Kolejinde öğrenci olduğu dönemde ortaya çıkmaya başlamıştır. Aynı zamanda gizlice tanışıp evlendiği şair Ted Hughes ile Paris ve İspanya'da geçirdiği balayı sırasında çizilen bu resimler, Sylvia Plath'ın yaratıcılığının çok yönlü doğasının bir kanıtı niteliğindedir.
Sylvia Plath'ın çizimleri kızı Frieda Hughes tarafından derlenerek bir kitapta yayımlanmıştır. Ölümünden sonra yayımlanan bu kitap, Plath'ın az bilinen sanatsal yönüne bir pencere açmış, çizim ve eskizlerinden bir koleksiyon oluşturmuştur.
Plath'ın çizimleri genellikle karanlık, depresyon ve yalnızlık gibi yazılı eserlerinde de bulunan temaları yansıtır, ancak aynı zamanda güzellik ve hassasiyet anlarını da göstermektedir. İnsan figürleri, yüzler ve soyut formlara odaklanan tarzı dışavurumcu ve ham olarak kabul edilir. Eskizlerinin birçoğu çarpıtılmış yüzleri, figürleri ve doğayı biraz gerçeküstü, akıldan çıkmayan bir tarzda tasvir etmektedir.
Sylvia Plath ve şair Ted Hughes'un kızı Frieda Hughes, bu çizimlerin küratörlüğünü yaparak gün ışığına çıkarılmasında önemli bir rol oynamıştır. Ayrıca bu koleksiyonun Sylvia Plath'ın mirasını anlamadaki önemini ve çizimleri de dahil olmak üzere sanatsal ifadesinin insanların onunla daha derin bir düzeyde bağlantı kurmasına nasıl yardımcı olabileceğini göstermek istemiştir.
Plath'ın mürekkep kalemle yaptığı bu çizimler, sanatın onun en derin ilham kaynağı olduğunu göstermenin bir aracı olmuştur. Bu koleksiyon, Plath'ın hayatının önemli yıllarına ışık tutmuş ve etrafındaki dünyaya dair mükemmel gözlemlerini yakalamasına yardımcı olmuştur.