The Boys 3. Sezon 5. Bölüm Eleştiri

Geldim - Gördüm - Gömdüm


Merhabalar sevgili okuyucularım. The Boys eleştiri serimizin bir önceki bölümünde yeteri kadar eleştirebileceğim sahne yoktu. Neyse ki bu bölümdeki eleştirecek sahne sayımız hiç de az değil. Girişi fazla uzatmadan başlayalım.


Soldier Boy

Ruslar Soldier Boy'u yakaladıktan sonra Moskova'daki çok güvenlikli bir "hastaneye" yatırmışlar. Burada türlü türlü deneylere maruz gelen kahramanımıza hiç bir şey olmamış, üstüne üstlük yeni yetenek bile kazanmıştır. Silah arayışındaki ekibimizin yaklaşık 90 yıldır çeşitli işkencelere maruz bırakılan Soldier Boy'u serbest bırakması işleri iyice yokuşa sürecektir. Soldier Boy, bir şekilde kargo uçağına biner ve Amerika'ya yola çıkar. Sokakta gezerken Rusça bir şarkı duyar, PTSD'si azar ve binayı yeni kazandığı süper güçle yerle bir eder.


Kimiko ve Franchie

Kimiko, Soldier Boyun saldırısından dolayı baygındır. Normalde dakikalar içerisinde iyileşen kızımızın güçleri kaybolmuş, doktora gitmesi gerekmektedir. Amerika'ya ulaştıklarından sonra MM, Kimiko ve Franchie, Hughie ve Butcher'ı hava alanında bırakırlar ve hastanenin yolunu tutarlar.


Bu sahne sonrasında Franchie'yi Kimiko'ya refakatçilik yaparken görüyoruz. Zannımca bir veya iki günlük bir zaman atlaması sonrasında Nina, hastanedeki kimikoyu ziyaret eder ve Franchie'yi tehdit eder. Artık benim köpeğimsin al bu ikisini öldür der ve gider. Bu olaylar yaşanırken Kimiko uyanır, vücudu kendiliğinden iyileşmediği ve ağır şeyleri kaldıramadığı için çok mutludur. Son hastane sahnesinde ise Kimiko ve Franchie eski bir filmi izlerken Kimiko'nun hayal dünyasına giriyor ve tüm hastanenin hoplayıp zıplayıp dans ettiğini görüyoruz. The Boys'un bir anda giren alakasız müzikal sekanslarını beğenmiyorum açıkçası.


Butcher


Butcher'ın belki de serideki en "insan" olduğu bölüm bu arkadaşlar. O yüzden özetlemek yerine beğendiğim kısımları açıklamanın hem daha kısa, hem de okuma zevkinin daha çok olacağını düşünüyorum.


Butcher aldığı kararlardan dolayı ekibini kaybediyor. Kendi hırsları ve açgözlülüğü yüzünden hem bir kız ölme noktasına geldi (ki bu çok umrunda olmayabilir) hem de o kadar manipülasyona rağmen ekibini ayakta tutmayı başaramaz. Ekibinde kalan tek kişi ise ona kardeşini hatırlatan Hughie'dir. Herkesten çok onun bu işlerden uzak durmasını istiyor olsa da başka bir alternatifi yoktur. Hughie'nin klozet önünde bir önceki bölüm vurduğu temp-v'yi kusarken görünce kardeşini Hughie'de görür ve çekip gider Butcher.


Sonraki sahnede Butcher'ı evinde görüyoruz. Meave Buthcer'ın mekanına temp-v ile gelir. O sırada vodka gömen Buthcer meave bacımıza içer misin diye sorar, Meave 4 aydır içmiyorum dese de Buthcer'ın "ben de 1 yıldır içmiyordum" cevabını duyunca birlikte içip bir yandan dertleşip bir yandan da ne yapacaklarını tartışırlar. ryanı kullanıp öldürebilir miyiz, şunu yapsak nasıl olur tarzındaki konuşma en sonunda tek kale maça döner.


Bu sahnede en sevdiğim nokta Butcher'ın bir yıldır ağzına içki sürmüyor olduğu detayı. Hatırlarsanız The Boys ikinci ve üçüncü sezon arasında 1 yıllık bir zaman atlaması var ve Butcher bu süre zarfınca Ryan ile sabah akşam (uzaktan da olsa) ilgilenmektedir. Eşini kaybetse de, hatta eşini öldüren bizzat Ryan olsa da, eşinden geriye kalan tek şey Ryan'dır. Bu sebeple pis işlerine devam ediyor da olsa İçki içmemiştir bu bir yıllık süre zarfında. Ama önceki bölümlerde hem Ryan'ı kendisine küstürtüp hem de ekibinden olunca Butcher içmesin de kim içsin arkadaş! Şaka bir yana Meave ile tarlası yanmış çiftçi gibi oturup dertleşmeleri çok güzel ve trajikomik bir sahneydi.


Ashley

Ashley, voughtun seosu olmuştur, kurul toplantısı yapılmaktadır. Vought, Stan Edgar'ın "emekli" olmasından sonra her nasılsa homelander'a kalmıştır. Ashley sahte gülümsemesi ile CEO olduğunu duyururken Homelander kapıdan içeriye girer ve baş köşeye oturur ve kuruldakilerden kendilerini tanıtmalarını ister. Tanışma ve yağlama faslı süregelirken işi bilen bi hanım abla teknik bir soru sorar, homelander apışır, hayatında hiç bu terimleri duymamış gibi bir yüzü vardır. Cehalet sinire yol açar ve hanım ablamıza "vay sen kimsin? kime hava atıyosun? benden daha iyi olduğunu mu düşünüyorsun" der. Hanım abla kem küm ederken Ashley en iyisi sen çık buradan koçyiğit diyip yollar ve diğer kurul üyeleri homelanderın egosunu tatmin etmek için onu övmeye devam eder.


Ashley'in bir sonraki ve son sahnesi starlight ile gerçekleşir. Starlight Ashley'e Maeve nereye kaybolduğunu öğrenmek için hesap sormaya gelir. Ashley kaçamak bir cevap verir, bunun üzerine Starlight "o iyice zıvanadan çıktı, dün Supersonic bugün Maeve yarın sen veya ben -güçlerim yok. güçlere ihtiyacın yok insan olsan yeter." Ashley korka korka bir şey diyecekken vazgeçip, bir dahakine randevu al köle koskoca Ceoyum ben diyip Starlight'ı odasından kovar.


Hughie ve Starlight

Hughie ekibin hava alanında dağılmasından sonrasında eve dönmüş televizyon izlerken Supersonic'in "aşırı dozdan" öldüğünü öğrenir. Şoku daha atlatamamışken Starlight gelir ve olayların aslını Hughie'ye anlatır. Hughie ise Rusya'da yaşadıkları olayları ve temp v kullandığını anlatır. Starlight hikayeyi dinlerken bira üstüne bira gömer ve Hughie'ye kızar temp v aldığı için, ayrıca bir daha almaması için ikna etmeye çalışır. Hughie zaten hiç sevmedim, başımı döndürdü vb. yalan söylese de gerçek kısa bir süre sonra açığa çıkar. Temp V kullanıp ilk defa "pısırık" Hughie olmak yerine güçlü ve iş yapabilen Hughie'ye dönüşünce egosu tatmin olmuştur. Sonunda itip kakılandan itip kakan kişiye dönüşmüştür. Starlight süper gücünün olup olmamasının önemli olmadığını, Hughie olmasının yeterli olduğunu söyler ve romantik bir an yaşanır.



MM

MM kızını bilime merkezine götürecekken televizyonda Soldier Boy'un erittiği binayı görür ve kızını bırakıp olay yerine gider. Olay yerine giden tek kişi mm değildir. Butcher ve Hughie'de olay yerine intikal etmiştir. Ufak çaplı bir tartışma dönse de Soldier Boy öldürülene kadar birlikte çalışmaya karar verirler.


A-Train & Blue Hawk

Blue Hawk özür dilemek için Trentona gider. yazdığı özür metnini oldukça monoton bir şekilde okur ve Trenton siyahi topluluğuna 10 bin dolar vericeğini söyler. Topluluk ise bu aptal özrün kimsenin umrunda olmadığı, paranın öldürdüğü siyahileri geri getirmeyeceğini söyler. Olay büyür, işler karışır ve hawk önüne gelen siyahiyi bir sağa bir sola fırlatır, A-Trainin abisi hengame sırasında sakatlanır ve bir daha yürüyemeyecek hale gelir.


Eleştirilecek çok bir olay yok bu sahneler silsilesinde, sonraki bölümlerde değinileceği için bu yazımızda bahsetme gereği duydum, çok uzun bir sahne değil zaten.


Kapanış Sahneleri: Legend & Crimson Contes

Son olarak Legend adlı elemanla konuşmalarını ve kötü yola düşmüş kontesi öldüren Soldier Boy'a değinelim. Biri boş diğeri iğrenç iki sahne kapanış için en iyi seçenek değil zannımca. Legend adlı karakteri bu zamana kadar duymamış olmamızı geçtim, kontest sana para vermiyorlar mı da internet üzerinden böyle hareketler yapıyorsun. İkiside farklı yerlerden kötü olsa da immersion'ı bozan noktalar. İlginç ve iğrenç sahneler olmaktan başka bir vasıfları yok ne yazık ki.