Duygular üzerine
Sait Faik alıntısı üzerinden düşünceler.
Sait Faik Abasıyanık, benim çok sevdiğim ve tüm eserlerini tekrar tekrar okuduğum bir yazardır. Değeri de benim gözümde çok büyüktür. Bilhassa hayatının ikinci yarısından sonra yazdığı eserlerle, Türk yazınının en büyük üstatlarının arasına demir atmıştır. Elbette bunlar benim fikirlerim fakat kimsenin de onu yadsıyamayacağı ustalıkta bir yazar olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
“Tüneldeki Çocuk” adlı eserini ne zaman okuduğumu hatırlamıyorum. Fakat defalarca baştan başlayıp tekrar bitirdim. Beni etkileyen, her okuduğumda beni farklı bir açıdan etkileyen bir eserdir. Ama öyle bir bölüm var ki ömrüm, hayatım boyumca unutabileceğimi zannetmiyorum: “Aç ve tok, her şeydedir. Hem maddemizde hem ruhumuzda! İkisinin de ekmeğe ihtiyacı var.”1
Her okuyuşumda farkı bir şey anlıyor, bambaşka duygulara kapılıyorum. Ne anlatılmak istenmiş olabilir? mesela” aç” olanın ekmeğe ihtiyacı olmasından daha doğal bir şey olamaz, elbette. Fakat “tok” olandan kasıt nedir? Belki mesele doygunluğun sadece duygularla alakalı olmasıdır. İnsan düşünmeden veya hissetmeden bir an olsun bile yaşayamaz. Dolayısıyla belki de Sait Faik; insanı aç veya tok bırakan iyi ve kötü duyguların tamamına ihtiyacımız olduğunu ve dengeli bir ikili ilişki içerisinde yaşamamız gerektiğini söylemeye çalışmıştır. Veya ayağı yere daha sağlam basan bir şekilde düşünmek gerekirse yalnız bedenin değil, ruhun da aç kalabileceğini söylemek istemiş olabilir. Bin bir çeşit yemek ile bedeni doyururken güzel duygularla da ruhu beslememiz gerekir. Alıntıyı yaptığım “İki kişi Arasında” adlı hikâyenin de başı böyle başlamaktadır. Yazar, gemide açlıktan bayılan kadına yardımcı olanın biletçi olduğunu düşünmekte. Bu öngörüsünün nedeni olarak da sevgilisiyle birlikteyken biletçi delikanlının da mutlu olmasını göstermektedir. Biletçi, başkalarının mutluluğu ile mutlu olabilmektedir! Kendi günlük yemek hakkından feragat ederek de kadına yardım etmiş ve bedeni yerine ruhunu beslemeyi tercih etmiştir.
Üç cümleden ne çıkarılması gerektiği elbette okurun inisiyatifine kalmıştır. Gerek kişisel tecrübelerin gerekse de bireyin karakteristik özelliklerinin farklı olması cümlelerin, hatta kelimelerin anlamında etkisi olabilir. Fakat Sait Faik gibi usta yazarların kaleminden hepimiziz az çok alacağı bir şeyler vardır. Umarım bu yazımla da birine ben yardımcı olabilmişimdir.
1: sf. 49
Kaynakça:
Abasıyanık, Sait Faik, Tüneldeki Çocuk, İstnabul: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2010