Türk Edebiyatının En İyi Kitapları
Türk Edebiyatının En İyi Kitapları.
Akademisyenlerden, yazarlardan ve eleştirmenlerden oluşan 100 kişilik bir ekip Türk edebiyatının en iyi 100 kitabını derledi. Burada da en yüksek puanlardan oluşan 10 eserlik bir dizi var, bu alt kategoride Türk Edebiyatı için kült diyebileceğimiz özel eserlerden kaçını okudunuz?
Tutunamayanlar - Oğuz Atay
Tutunamayanlar, Türk edebiyatının en önemli eserlerinden birisidir. 1970 senesinde TRT Roman Ödülü'nü kazanmıştır. Dil ve üslup şeklinden dolayı Türk edebiyatında devrim niteliğinde bir eser olarak da kabul edilmiştir. Belirli bir olay örgüsünden ziyade izlenimler, çağrışımlar, taşlamalar, ayrıntılar ve ruhsal çözümlemelerle karşılaşılır.
''Kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım; kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım.''
Saatleri Ayarlama Enstitüsü - Ahmet Hamdi Tanpınar
Tanpınar'ın şiirlerindeki sembolist hikâye romanlarına da yansımıştır. Saatleri Ayarlama Enstitüsü toplumun değişme süreci içindeki durumunu, kişiden yola çıkarak topluma varan bir teknikle anlatmıştır.
''Bütün hayatım boyunca dikkat ettim, insanın daima korktuğu şeyler başına geliyor.''
Aşk-ı Memnu - Halit Ziya Uşaklıgil
Halit Ziya Uşaklıgil'in ölümsüz eseri, realist-naturalist bir romandır. Hem yayımlandığı dönemde hem de hâlâ günümüzde etkisini göstermektedir. Batılı anlamda ilk modern roman kabul edilir.
''Hayatında yalnız bu eksikti; fakat hayatta her şey bundan ibaretti: Sevmek.''
Puslu Kıtalar Atlası - İhsan Oktay Anar
İhsan Oktay Anar'ın yayımlanmış ilk eseridir. Yirmiden fazla dile çevrilmiştir. Osmanlı tarihinin yalnızca savaşlardan, fetihlerden ibaret olmadığını; topraklarında birçok milletten, kültürden ve dinden büyükçe bir halkın yaşadığını anlatır. Romanın içerisinde konuları birbirinden tamamen farklı olan küçük küçük hikâyecikler bulunur; bu hikâyeler zamanla tek bir noktada birleşir ve büyük resmi ortaya çıkarır. Romanın kara mizah yönü de ağır basmaktadır.
“Oysa benim sana, düşlerimden başka verebilecek bir şeyim yoktu.”
Ölmeye Yatmak - Adalet Ağaoğlu
Dar Zamanlar isimli üçlemenin ilk kitabı. 1973 yılında basılan romanda dönemin siyasal ve sosyal kaotik yapısı ele alınır. Yer yer otoiyografik özellikler taşıyan romanda ağırlıkta olarak geriye dönüş, iç monolog, bilinç akışı, kolaj, mektup, diyalog gibi teknikler kullanılmıştır.
"Kadını özgür olmayan ülkenin erkeği de özgür değildir."
9. Hariciye Koğuşu - Peyami Safa
Peyami Safa'nın otobiyografik romanıdır. Aynı zamanda en çok basılmış eseridir. 15 yaşında hasta bir çocuğun başından geçen olayları anlattığı bir hatıra defteri şeklinde kaleme alınmıştır.
“Görülecek, işitilecek, tadılacak, okunacak, yazılacak, yapılacak o kadar çok şey birikiyor ki bundan sonra hayatımın bütün bunlara yetişmeyeceğinden korkuyorum.”
Kuyucaklı Yusuf - Sabahattin Ali
Öykü yazarı olarak tanınan Sabahattin Ali'nin ilk romanıdır. Romanın baş kahramanı olan Yusuf, Türk edebiyatının en romantik karakteri olarak bilinir. Aynı isimle Feyzi Tuna tarafından sinemaya uyarlanmıştır.
''Varlığı büyük boşlukları dolduracak mahiyette değildi; fakat yokluğu müthişti...''
Gece - Bilge Karasu
Postmodern bir roman olarak kabul edilir. Birçok dile çevrilmesi ve modern edebiyata yaptığı katkı nedeniyle Pegasus Edebiyat Ödülü'ne layık görülmüştür. Alegorik bir anlatıma sahiptir, kitabın her bölümünün farklı bir anlatıcısı vardır.
“Bunları yazmakla çıldırmaktan kurtulunur mu?”
Eylül - Mehmet Rauf
Türk edebiyatının ilk psikolojik romanıdır. Olaylardan çok bireylerin iç dünyası ele alınır. Kitapta; Süreyya, Suat ve Necip Bey arasındaki aşk üçgeni anlatılır. Konusu da bu aşk üçgenine uygun olarak, sadakatsizliktir.
"Ah fakat ölüm olmasaydı dünya ne müthiş bir cehennem olurdu!"
Aylak Adam - Yusuf Atılgan
28 yaşlarında, içerisinde hizmetçilerin olduğu evde çocukluğunun geçtiği söylenen, kumar düşkünü babaya sahip bir roman karakteri olan C.'nin hayatına anlam verecek değeri arama çabası romanda anlatılır. Bilinç akışı, iç monolog, geriye dönüş gibi tekniklerle, farklı karakterler ve anlatıcılar tarafından anlatılmaktadır.
''Bir gün sana dünyada katlanılacak tek şeyin sevgi olduğunu öğreteceğim.”