Türkiye Birinci Sırada
Şeker tüketiminin vücuda etkisi üzerine
Günümüzde artan paketli ve işlenmiş gıda tüketimi ile birlikte vücudumuza ihtiyaç fazlası şeker depolamaktayız. Bunun sonucunda ise bir kısır döngüye kapılıyoruz. Şeker almak insülin direncine, insülin direnci diyabet ve obeziteye, obezite de şeker ve kalori ihtiyacının artmasına sebebiyet veriyor.
Amerikan Kalp Derneği, bir yetişkinin günlük olarak 22-30 çay kaşığı miktarı şeker tükettiğini açıklamıştır. Ancak tüketilmesi gereken miktar; kadın ve çocuklar için 6, erkekler için ise 9 çay kaşığı şeker olarak önerilmektedir.
Fazla şeker tüketimi en çok hormonlara zarar verir. Tabloya bir göz atalım. Kan dolaşımına yüksek miktarda şeker karışır. Şeker aniden yükselir ve enerji patlaması yaşanır. Ardından insülin salgılanır. Sonra kan şekeri düşer ve tatlı ihtiyacı tekrar eder. Şekerdeki bu dalgalanmalar böbrek üstü bezlerinin kan şekerini dengelemeye çalışmasına -yani kortizol üretmesine- sebep olur. Kortizol üreten böbrek üstü bezleri stresi azaltmak için gerekli olan testesteron (erkek için) ve oksitosini (kadın için) üretemez.
Şekerden vazgeçmek bağımlı bedenlerimiz için kolay değildir. Ayrıca stres altındayken şeker harika bir yakıttır. Vücudumuz için gerekli ama aynı zamanda fazlasının zarar olduğu bu maddeyi dengeli tüketmek gerekmektedir.
Egzersiz, sağlıklı bir beslenme rutini ve eğer gerekiyorsa doktor kontrolü ile şekeri dengede tutmak mümkündür.