Türkiye Pazarına Girecek Yabancı Bir Firmanın Dikkat Etmesi Gerekenler

Türkiye Pazarına Girecek Yabancı Oyuncak Firması Nelere Dikkat Etmelidir? Detaylarına bakalım.

Çocuğun gelişimi ve yetiştirilmesi yönünden oyun oldukça önemlidir. Çocuğun gözünde oyun, çocuğun en önemli işi, oyuncakları da en önemli aracıdır. Türkiye pazarına girecek olan firma ilk önce pazarlama stratejilerini belirlemesi gerekmektedir. Bunun için Türkiye’nin toplumsal yapısına, kültürüne din ve diline hatta toplumda bulunan çeşitli statülere de bakması önemlidir. Firma Türk toplumunun politik, ekonomik, aile yapısı, çocukların eğitim, oyun kültürüne ve toplumsal değişim süreçlerine bakılarak piyasaya çıkaracağı oyuncakları ile oluşacak etkileşimlerin, Türkiye pazarına olumlu yansıması için girişim stratejisini belirlemelidir. Türkiye’de kurulacak olan yeni mağazaların genel imajını, itibarını ve müşterilere ulaşmak için genel iletişimini geliştirmeyi amaçlayarak sürdürülebilirliğini korumayı amaçlamaktadır.

Yabancı bir firmanın ilk önce Türk aile yapısına bakması gerekmektedir. Çünkü Türk toplumunda çocuklar önemli bir yer tutar. Aileler çocuklarına oldukça düşkündür ve çocuklarının eğitim, eğlence ve gelişimine önem verirler. Ayrıca çocuklar bilinçsiz olarak her istediği oyuncağa sahip olamazlar. Genel itibari ile genelde ebeveynlerinin izin verdiği oyuncak kategorilerinden alışveriş yapmakla yükümlülerdir. Bu nedenle, oyuncaklar çocukların temel ihtiyaçları arasında yer alır. Türk aileleri, aile içi etkileşimi teşvik eden ve aile bağlarını güçlendiren aktivitelere önem verir. Oyuncaklar, aile üyeleri arasında oyun ve etkileşim sağlar. Aileler, çocuklarıyla birlikte oyun oynamak ve eğlenmek için oyuncaklara yönelir. Bu da oyuncak pazarının büyümesine katkıda bulunur. Bu durumda yabancı firma aile yapısını göz önünde bulundurarak çocukların ihtiyaçlarını karşılayabilecek eğitici ve öğretici oyuncaklara yönelmesi gerekmektedir. Türkiye pazarında eğitici oyuncaklar sınırlı bir şekilde bulunmaktadır. Firma oyuncağın hem kalitesini hem de eğitici olduğunu kanıtlarsa Türk pazarında yer alabilmektedir.

Türkiye’ye yeni girecek firma gerekli olan yasal koşulları sağladıktan sonra kalite alt yapısına sahip olup bu ürünleri sertifikalandırması, ürünlerini çeşitli teknik testlere tabi tutması gerekir. Ayrıca ürünün tek bir kesime değil de birçok kesime hitap etmesi, üretim ortamını ve metodunu geliştirerek ürünün kalitesini artırır. Üstelik bunu kanıtlarıyla beraber topluma sunarsa ürünün kalitesinin anlaşılmasında büyük bir rol oynar. Ürün kalitesi ortaya konulurken firmanın şeffaf ve güvenilir olduğunu sağlaması gerekir. Bu da kamuoyunu ve hedef kitleyi ürünleri hakkında bilgiler vererek ve kaliteli olduğuna dair belgelerini açıkça topluma sunmalıdır. Ayrıca ürünleri ile ilgili çeşitli görseller ve videolar yayınlayarak topluma güvenilir ve şeffaf olduğunu kanıtlayabilir.

Yabancı firma ürününün tanıtımını da sağlam bir şekilde iyi yapmalıdır. Ürününü tanıtırken reklam firmalarına, televizyon gibi kitle iletişim araçlarına ve sosyal medyalara reklamlar vererek ürününü tanıtır. Reklamı verilen ürünün ambalajı dikkat çekici, renkli tasarımlar ile öne çıkmalı ve tüketiciyi ürünü satın almasına teşvik etmelidir. Ürünün reklamı yapılırken reklam; kısa, öz ve açıklayıcı bilgiler içermelidir. Ürün piyasada olan diğer ürünlerden farklı ve özgün olduğunu reklamda belirtmelidir. Böylece ürünün satışı daha kolaylaşmaktadır. Çünkü toplumlar bildiği bir üründen daha farklı bir ürün ortaya çıktığında o ürün ilgilerini çeker ve ürün hakkında daha fazla bilgi almak isterler. Bunu da firma iyi bir reklam yaparak sağlayabilir.

Türkiye’de hükümet yabancı yatırımcıyı çekmek için büyük olanaklar sağlamaktadır. Türk Hükümeti, yatırım teşvikleri kapsamında Arazi Tahsisi, Altyapı Desteği, Enerji Desteği ve Nitelikli Personel Desteği gibi kolaylıkları sağlamaktadır. Hükümet aracılığı ile yabancı firma yerel markalarla iş birliği yaparak, yerel pazardaki bilgi ve deneyimlerinden faydalanabilir. Her ülkede olduğu gibi Türkiye’de de farklı hukuki ve düzenleyici gereksinimleri vardır. Ürünlerin yerel düzenlemelere uygun olması için hükümetten eğitim desteği isteyerek güvenli bir şekilde pazarda yer alabilir.

Türkiye son yıllarda istikrarlı bir ekonomik büyüme sergilemektedir. Ekonomik büyüme, tüketici güvenini artırır ve harcamaları teşvik eder. Pazar alanı oldukça geniş olan Türkiye’de, oyuncaklar gibi tüketici ürünleri, ekonomik büyümeyle birlikte satışlarda artış yaşayabilir. Türkiye, nüfusunun büyüklüğü ve genç nüfus yapısıyla önemli bir tüketici pazarına sahiptir. Genç nüfusun artması, çocuklar ve aileler arasındaki oyuncak talebini artırır. Bu durum, oyuncak firması için büyüme ve satış fırsatları yaratır. Türkiye’de e-ticaret sektörü hızla büyümektedir. Çevrimiçi alışverişin yaygınlaşması, oyuncak satışlarını artırabilir. İnternet üzerinden yapılan satın alma işlemleri, oyuncaklara erişimi kolaylaştırır ve tüketicilere geniş ürün yelpazesi sunar. Türkiye, turizm açısından önemli bir cazibe merkezidir. Turistlerin çocukları da tatillerinde oyuncak alışverişi yapabilir. Turizm sektöründeki gelişmeler ve turist sayısındaki artış, oyuncak satışlarını destekleyebilir.

Pazarlama, ekonomik olduğu kadar kültürel bir faaliyettir. Ülkelerin kültürleri arasındaki farklılıkları, pazarlanan mal ve hizmetler ile pazarlama yöntemlerini çok belirgin biçimde etkilemektedir. Türk kültürü, çocuklara özel bir önem vermektedir. Yabancı firma Türk toplumuna girerken girdiği toplumun benimsediği kültürü, gelenek ve göreneklerini göz önünde bulundurarak ürününü şekillendirmelidir. Genel itibari ile Türkiye’de kız çocukları ile erkek çocukları bir arada oyun oynamaktadır. Oyuncakların unisex olması ve renklerin her iki cinsiyette de ayrım olmadan kullanılabilmesi ürünün pazarlamasını kolaylaştırır. Ayrıca bu durum arkadaş gruplarının dikkatini çekerek oyuncağın daha fazla satın alınmasını sağlar.

Yabancı firmanın dikkat etmesi gereken bir diğer konu ise dil ve dindir. Din, insanların yaşamlarında önemli bir rol oynar ve inanç sistemleri, değerler ve ahlaki prensipler üzerinde etkisi vardır. Oyuncaklar da bu değerlere uygun olarak tasarlanabilir ve üretilebilir. Türkiye’de İslam’a inananlar çoğunluktadır ve din önem arz etmektedir. Bundan dolayı din oyuncak seçimini etkilemektedir. İslam, çoğu kez eğitim ve öğretimle ilişkilendirilir. Çocukların ahlaki eğitimi ve dini gelişim için çocuklara dini temalı oyuncaklar alınmaktadır. İslam’ın yapısı ve aile geleneği sebebiyle dinde zorlama esas değildir. Bu sebeptendir ki aileler çocuklarına oyun yoluyla sevdirerek dini alıştırmaya çalışırlar. Bu yüzyıllardan gelen bir gelenektir. Ülkede dini bayramlar ve milli bayramlar bulunmaktadır. Dini bayram veya kutlama dönemlerinde firma ürünün reklamını piyasaya ilgi çekici bir şekilde sunarsa oyuncak satışlarında Türkiye genelinde ciddi artışa neden olur. Şirket aynı zamanda Türkiye pazarında Türkçe dilini kullanması gerekir. Ülkenin büyük bir çoğunluğu ana dili olan Türkçeyi kullanmaktadır. Ülkede çok fazla farklı diller bulunmadığı için ürünlerin tek dilde hazırlanması büyük kolaylık sağlayacaktır.

Yabancı firma topluma ürününü tanıtırken uygun fiyatlı ve ürünün her kesime ulaşılabilir olduğunu belirtmesi gerekir. Ürün piyasada olan diğer ürünlerden fiyat olarak daha pahalı olmaması gerekir. Çünkü toplumlar bir ürünü alırken kalitesinden sonra fiyatına bakarak da tercih etmektedirler. Ürünün fiyatı uygun olursa toplumların her kesimi ürüne ulaşabilir. Pahalı olan bir ürünü toplumun sadece yüksek statüsündeki insanlar tercih eder bu da ürünün satış oranını etkiler. Ürünün sürdürülebilir olması için hem uygun hem kaliteli hem de her kesime hitap etmesi gerekmektedir.

Genel olarak Türkiye pazarına girmeyi düşünen oyuncak firması belirtilen özelliklere dikkat ederse Türkiye pazarında güçlü tutunabilir. Stratejisini, amaç ve hedeflerini sağlam belirten firma satış oranlarını da artırarak istediği büyümeyi elde edebilir.