Uluslararası İlişkilere Kısaca Giriş

Siyaset biliminin alt birimi olan uluslararası ilişkilere kısaca göz atalım.

Uluslararası İlişkiler Ne Değildir ?

Konuya uluslararası ilişkilerin ne olduğunu açıklamadan önce ne olmadığını açıklayarak başlayalım. Bu alan basit bir şekilde küresel haberleri sunmaz. Dünya çapında gerçekleşen olayları iletmekten öte, varolan durumu analiz edip onu anlamaya yöneliktir. Ulusal alanda gerçekleşen hadiseleri ya da dengeyi sağlayan aktörlerin davranışlarını inceleyip onları analiz eder. Uluslararası ilişkilerin teorileri, yasalar ve tarih genel olarak bu alanda bakılan birimlerdir. Basit bir örnek verecek olursak; geçmişte gerçekleşen tarihi bir olayın benzeri günümüzde yaşanınca, bu alanda çalışmalarını sürdüren insanlar geçmişle bağlantı kurarak günümüzü analiz edebilir. Kısaca özetleyecek de olursak branşın analizcileri, olayları anlamak için medyayı kullabilir fakat onların yaptığı bu bilgileri doğrudan sunmak değildir.

Uluslararası ilişkiler tekrardan sade biçimde dış politika analizine de indirgenemez. Dış politika, belirli bir ulusun amaçlarını, hedeflerini ve davranışlarını kapsadığı için analizciler sadece devletleri inceler fakat dünyada tek aktör devletlerle sınırlı değildir. Bugünün küresel dünyasında, daha bütünsel bir yaklaşım gereklidir.

Ulusal sahnede çok fazla devlet vardır.Bunların kimisi dünyadaki dengeler konusunda daha fazla etkiye sahipken bazıları onlara nazaran küçük bir etki alanına sahiptir. Bu yüzden durum sadece ABD gibi büyük devletlerin gelişmelerini açıklamaktan ibaret de değildir. Lakin bir okur olarak medyaya baktığımızda bazı olayların diğerlerine nazaran daha fazla yer aldığını görebiliriz. Seneler içerisinde gerçekleşen Rusya- Ukrayna Savaşı’nın, Suriye’de olanlardan daha çok gündemde olması gibi. 

Uluslararası İlişkilerin Boyutları

Ulusal alanda farklı olaylar gerçekleşirken hepsi aynı etkiye sahip olmayabilir. Dünya çapında, uluslarası, bölgesel ve alt ulusal -yani devlet ya da eyalet içinde- olmak üzere farklı boyutlar bulunur. Eğer bir örnekle açıklamak istersek COVID-19’un dünya çapındaki etkisi gözle görülür bir şekilde önümüzdeyken farklı bir ülkenin kendi içinde gerçekleşen krizinin etkisi sınırların dışına çıkmayabilir.

Ayrıca dengeler sadece devletler arasında gerçekleşen iletişimden ibaret değildir çünkü sivil toplum kuruluşları, eskiye nazaran daha çok etkiye sahiptir ve bu yüzden karar alma mekanizması üzerinde belirli etkileri vardır.

Büyük Ayrım

Buradaki büyük ayrımdan kasıt, iç politika ve uluslararası politikadır. Kenneth Waltz,Amerikalı siyasetçi, bu farkın; şiddetin kullanımından öte bir konu hakkında yapılan farklı örgütlenme biçiminin olduğunu öne sürer.

İç politika, devletin sınırı içerisinde gerçekleşirken bir hiyerarşi temeline dayanır. Bu temel; yasalara uygun bir otoriteden bahsederken güvenlik, adalet, huzur ve emirleri de kapsam içine alır.

Uluslarası politikada, anarşik ve tek bir otoritenin olmadığı ortamdan bahsedilir. Burada devletler kendi kaderini elinde tutar ve güvenlik üzerine bir ikilem vardır. Birbirleriyle dostane ilişkiler de kurabilirken aynı biçimde düşman konumuna da gelebilirler ve bir savaş hali de söz konusudur.

Yasaları denetleyecek büyük otorite yoksa anarşik bir ortamdan bahsedebiliriz. Tam tersi durum söz konusu ise yani uygulanması gereken yasalar varsa hiyerarşi vardır ve ayrıca devlet bunları zorla yaptırma hakkına sahiptir. İnsan yaralama, cinayet ya da başka suç arz eden olaylar gerçekleştiğinde taraflardan şikayet gelmese dahi dava devam eder. Bunun sebebi ülkede yasaların olması ve sonucunda bunların çiğnenmiş olmasıdır. Görüldüğü üzere hiyerarşi devlet içinde varlığını sürdürür. Anarşik sistemdeyse yargı iki devletin rızası olmadan gerçekleşemez. 

Kaynakça:

Heywood, A. (2011). Global Politics. Palgrave Foundations.