Valeria Evleniyor

Festival Filmi Valeria Evleniyor'un incelemesi

Michal Vinik, uzun metrajlı ikinci filmi olan "Valeria Evleniyor" u geçtiğimiz 2022 yılında gerçekleşir. Vinik'in hem senaristliğini hem de yönetmenliğini üstlendiği film, "2022 Hayfa En İyi İsrail Filmi/ En İyi Senaryo, 2022 Selanik Gümüş İskender–Komşular, 2022 Antalya En İyi Özel Jüri Ödülü" alan yapım olarak yerini alır. Prömiyerini, Venedik Film Festivali'nin Ufuklar Extra bölümünde yapan sinema filmi; insanlar arası ilişkileri ve özellikle "kadın" figürünü çoğu filmle kıyaslandığında fark yaratacak nitelikte çeşitli imgeler aracılığıyla ve profesyonel kamera tekniklikleri eşliğinde beyaz perdeye taşınmasından ibarettir.

Asıl dili İbranice olan yapıt aynı zamanda İngilizce ve Ukraynaca dilleri ile desteklenir. 'An' filmi olarak izleyici karşısına çıkan yapıt, farklı kültürlerden olan insanların ilişkilerindeki uyum süreçlerine dikkat çeker. Bunun yanında kadın-erkek ilişkilerine değinen filmdeki ince detaylar, diyaloglar ve hatta bakışmalar, kadın figürü ve erkek figürünü izleyiciye soyut ve somut metaforik ögeler ile aktarır.

Filmin konusu, çokça yorumu içinde barındıracak bir kurgu ekseninde döner. Film boyunca kullanılan imgeler, mesajlar ve semboller herkesin ilk izlenimde fark edebileceği bir gümüş tepside sunulmaz. Özellikle dikkatli bir izlenim gerektiren film, farklı yaş gruplarında ve farklı zamanlarda izlenmesi üzerine bambaşka durumları ortaya çıkarması muhakkaktır.

Christina, bir tanışma sitesi aracılığıyla şuanki eşi Michael ile tanışır ve kısa sürede yanına taşınarak evlenirler. Christina bir güzellik salonunda çalışır ve kendi parasını kazanır. Yeni ülkesindeki hızlı uyum süreciyle ülkesini sever. İsrailli kocası Michael de bu evlilikten memnun olmanın yanında aynı zamanda İsrailli erkeklere Ukraynalı gelinler bulmayı kendine bir görev edinerek bu işi ticari hizmete dönüştürür. Christina’nın genç kız kardeşi Valeria da Michael'in radarındadır. Birnevi evlilik simsarlığı yapan Michael, ona en iyi koca adayını bulmak için uğraşır ve tüm çabaları sonucu iyi huylu ve cömert biri olan Eitan’da karar kılar.

Ukrayna'da yaşayan genç Valeria'nın internet üzerinden tanışmış olduğu İsrail asıllı adam ile evlenme yolundaki süreci, tartışma yaratacak bir boyutta işlenir. Farklı kültürlerdeki ikilinin iletişim dilleri, İngilizcedir. Yalnızca 3 defa Skype üzerinden görüşerek evlenmeye karar veren Valeria, ablası Christina ve Michael aracılığıyla bu görüşmeyi sürdürür. Christina'nın benzer yollarla ve aynı yerde evlenmesi, Valeria' ya ister istemez bir güven ve cesaret sağlar ve bu sebeple de adamla evlenmek üzere İsrail'in yolunu tutar.

İsrail'e indiğinde ablası ve ablasının eşi onu karşılar. Valeria'nın uçaktan indikten sonra görüldüğü ilk sahne itibariyle olan korkuya bağlı heyecanı ve çekimserliği, yadsınamaz bir biçimde gözler önüne serilir. Onun oraya gelmekte ki tek umudu, bir parça da olsa uzun süredir görmediği ablasına duyduyu özlem ve güvendir. Fakat Valeria ablasından farklıdır ve onun ülkeye gelişiyle Christina’nın yeni ülkesinde kurmaya çalıştığı düzeni tehlikeye sokar

Mekan değişikliği üzerine, ablasının ve eşinin evine geçiş yapılır. Buradaki ilk erkil tavır ve baskıcı tutum ise Valeria'nın sigara içmek istemesi üzerine adamın buna müsade etmemesidir. Dikkat edilmesi gereken husus ise Christina'nın kendi yaşadığı evde kocasından izin istemesi ve red cevabı karşısında konuyu değiştirerek suratındaki tebessümü asla bir kenara bırakmamasıdır. Adamın evinde sigara içilmemesini istemesinin ise bir ev kuralından öte olduğu, sigara içmek için dışarı çıkılması sonucunda adamın jest ve mimiklerinden anlaşılır

Abla ve kardeş arasındaki ilişkinin hem bir o kadar uzak hem de bir o kadar yakın olduğunu, ablanın kardeşini yer yer kurtarma girişimlerinden görmek mümkündür.

Valeria'nin evleneceği adam olan Eitan ile tanışma sahnesi ise; Kadını, adamdan uzaklaştıracak ve korkutacak bir ilgi ve alakadan ibarettir. Eitan, anlaşma parasını Michael'e verir ve ekstra olarak Valeria'yayla iletişim kurabilmek adına ona telefon alır. Bu noktada Eitan'nın karakterindeki acizliği ve evlendiği takdirde karısına olan bakış açısını tahmin edilebilir niteliktedir. Farklı dillerin havada uçuştuğu ve kimsenin birbirini anlamadığı bir yemek masası hemen devamında yerini alır. Yemek masasında ise bir kültür çatışması ve aynı zamanda kişilerarası karakter savaşı görülür.

Valeria'nın kendini tuvalete kitlemesi ve müstakbel kocası evden gidene kadar da oradan çıkmayacağını belirtmesi ise başta görülen korkunun bir yansımasıdır. Akabinde ablasını da içeri alarak kapıyı kitler ve anahtarı tuvaletin camından aşağıya fırlatır. Burada iki kardeş arasındaki sıcaklık tohumlarının bir nebze de olsa filizlendiğini görmek mümkün. Ablanın kardeşin yanındaki varlığı, iki kadının kendilerini tuvalete hapsettiği ve geri kalanları ise kapının öbür tarafında bıraktığı kısımda baş gösterir.

Bu sahne itibariyle Valeria'nın ablasına karşı güven duygusu pekişir ancak bastırılmış bir güvensizlik hali inkar edilemez vaziyette devam eder. Bunun en büyük nedeni ise ablasında fark etmiş olduğu; kendini kandırdığı gerçeğidir. Valeria filmin başından sonuna kadar hiçbir şey demese de ablasının gözünün içine bakar ve yalnızca anlaşılmak ister ya da ablasıyla aynı duruma sürüklenecek olan kendisine karşı ablasından bir işaret bekler. Valeria, her ne kadar ablasından oldukça farklı bir karakter yapısına sahip olsa bile ablasının şuan içinde bulunduğu durumun, ablası üzerindeki etkisini fark edebilecek yaşta ve akla sahiptir. Buna örnek teşkil edecek durum ise yemek masasında ablasına anlattığı ancak ablasının bütün yemek boyu çevirmen olarak görev alsa da bu anının çevirisini diğerlerine yapmadığı sahneden anlamak pekala mümkündür. Valeria'nın tek istediği şey eğer ki evlenecekse de bunu aşık olduğu kişi ile gerçekleştirmek istemesidir.

İki kadının kilitli odada kalması sonucunda Christina'da gözle görünür bir başkaldırı gündeme gelir. Kardeşini koruma iç güdüsüyle aynı zamanda evlendirmek uğruna harcanacak kişinin, onun kardeşi olduğunun hatırlaması üzerine bu durumun gerçekleşmeyeceğini kocasına bildirir. Çünkü kendini kandırırcasına çizdiği mutluluk tablosu, Valeria karakterindeki biri için mümkün değildir. Michael'ınsa aklındaki tek şey aşk ve duygusallığın yanından geçmeyen para düşüncesidir. Para gözünü öyle bürür ki öfkesinin doğumu para kaynağıyla şekil alır. Michael yaptığı işbirliği sonucu aldığı parayı kaybetmek istemese de iki kadın kararlarında kesindir. Bu sefer adam büyük bir hışımla iki kadının isteklerini ve fikrini önemsemeyerek ve tekerrür eden bir davranış sergileyerek aniden Valeria'ya geri dönüş bileti alsa da bu iki kadının dayanışmasının ve gücünün yanına bile yaklaşamaz.

Christina'nın karakter gelişimindeki son safha ise kocasına karşı sesini yükselterek anlatmak istediği her cümleyi ve duyguyu tek bir kelimeye sığdırmasından ibarettir. "Michael!"

Festival filmi olan Valeria Evleniyor, günümüz insanının, farklı ülkelerde ve kültürlerde yaşayışının ne kadar değişkenlik teşkil ettiğinin bunun yanında bahsedilen kültürlerden yola çıkılarak bir kaynaşım ve uyum sürecinin ne şekilde ilerlediğinin ve neleri beraberinde getirdiğinin küçük bir ön gösterimidir.

Aynı zamanda kadın erkek ilişkilerinde; özellikle kadının, erkek figürü yanındaki yeri, kademesel olarak işlenir. Erkeğin sözü üzerine söz söylenemezliğin, bir kural mı yoksa karşı tarafça bir orta yol bulma ya da farklı kütüre uyum sağlama/adapte çalışmaları mı olduğu ise sahnelerce kadın figürü üzerindeki değişim çerçevesinde gözlemlemek pekala mümkündür. Son olarak, "Kadın", film boyu farklı durumlara ve farklı karakterden insanların fikirlerine maruz kalarak hayatta kalmaya çalışsa da; Clarissa P. Estes'in de söylediği üzere; "Son söz, kadının kendi benliğine (özüne) yani dişil vahşi kadın enerjisine aittir." (Estes.,2021)