Yalnızlıkla ilgili bir hikaye, part I

Başınızdan geçmesini istemediğim hikayeler.

Tüm suçu zamana atamam artık. Vitrinde öylece duran arkadaşlığım bazıları için eski ve atılması gereken öylesine bir biblodan farksız. Ama biliyorum, kollarımı açarım. Aradaki tüm boşluğu ve uzaklığı kendimle doldururum, koşarak kapatırım.

Birileri için biri olmak en büyük hayalimdi ne de olsa.

Kim olduğundan bile emin olamadığım biri için sahip olduğum her şeyi arkamda bırakırım sandım hatta, bırakabilirim, dünyanın öbür ucuna giderdim, bir illüzyondan ibaretti, bir çocuğun son aşkıydı, sarsıcı bir yanılgıydı. Tutunacak tek bir şey arıyordum çaresizce, onu bulduğumu sanmıştım, tutunacak şeyin o olduğuna inandırdı çünkü her şeyi biliyordu, beni görebildiğini sandım. Var olduğumu sandım.

O kişi için görünmezdim, bir değerim yoktu ve içinden geçtiği dönemi bitirdiği anda beni yok sayarken tereddüt bile etmedi, sevilmek için ısrar ettiğim tek kişiydi, onunla hiç olmamama rağmen sonunda onsuz kaldığımda beni kimse sevmeyecek'e olan inancımı benim için kanun gibi bıraktı kucağıma, o kanuna uymaktan başka yolum yoktu.

İnsanın sevilmek için yapabileceklerini sınırının olmayışı çok acı. Yine de yüzüm o kadar kızarmıyor. Sevilmek için başını uzatan bir sokak köpeğinden farksız da olsan onun için, şansımı denemekten pişman olmadım. Yani çoğu zaman.

Bazen öfkeleniyorum yalan değil, bazen üzülüyorum hala. Yine de azalttım, üzerinden uzun yıllar geçmesinin de faydası oldu bir köşeye fırlatılmış aşkımın sızısının azalmasında. Artık beni bir gün olsun bir kerecik de olsa çok özlemesini dilemiyorum senelerdir olduğu gibi. Umarım farkında olmadan aynı sokaktan yan yana bile geçmeyiz ve aklına bir kez olsun gelmem ömrü boyu. Bilmiyorum nedenin ama, eğer istese uçurumun kenarında gözlerim kapalı yürüyeceğim biri beni bir hiç olarak gördüğü için hala burkuluyor içimde bir yer. Sevmeye cesaret bırakmıyor hala o burukluk.

Öğrendim ki, kötü olmayan insanlar sizi kırabiliyor, bambaşka birine dönüştürebiliyor. Onun hayatımda olduğu yalnızca dört ay beni masallardan uyandırdı. Ondan önceki on sekiz yılımda tek istediğim sevilmek ve aşık olmaktı. İkisinin de benim içim mümkün olmadığını gördüm beni bıraktığında. Sanki birlikte olabilseydik mükemmel bir masal olacaktı, prenses aşkla uyanacaktı.

Masallar gerçek değildi.

Olmadı.

****************************

Devam edecek.