Yargısal Aktivizme İlişkin Bir Kitap İncelemesi

Yargısal Aktivizm Kavramına İlişkin Kitap Tahlili

GENEL OLARAK

Yazar anaysa yargısının teorik olarak nasıl olması gerektiği üzerinde duruyor ve Türk Anayasa Mahkemesinin yarım asırlık dönemde sergilediği genellikle olumsuz nitelendirilebilecek örneklerinin eleştirel bir bakış açısı ile ele almaktadır.

Yazar sadece yargısal aktivizm ve tartışmaların ötesinde giderek nasıl olması gerektiği ile ilgili de öneriler sunmaktadır. Bu yönüyle de dikkate alınması gereken bir kitaptır.

Yazar kitabın içeriğini oluştururken bölüm başlarında konun teoride nasıl olması gerektiği üzerinde durmuş ve sonra Türkiye’de nasıl olduğunu özelikle mahkeme içtihatlarından ve anayasa mahkemesinin sergilediği tutumdan hareketle tartışmalara yer vermiştir. Bölümün sonunda ise kendi değerlendirmesini daha açık bir şekilde yapmış ve önerilerini dile getirmiştir.

Kitabın anahtar kelimelerine baktığımızda bunlar; yargısal aktivizm, insan hakları, sınırlayıcı tutum, bürokratik iktidar, yerindelik denetimi, anayasa mahkemesi, anaysa, birey hak ve özgürlükleri, yargıçlar hükümeti kavramları oluşturmaktadır. Yazar bu kavramları özellikle bölümlerin başında mevcut olan teorik kısımda farklı görüşlere de yer vererek ve çok ayrıntıya girmeden açık bir biçimde ifade etmiştir.

Kitap hukuk bilimine katkı sağlamak amacıyla hazırlanmıştır yani akademik bir eserdir. Kitap akademik bir eser olmasından dolayı yazar akademik bir dil kullanmıştır. Bu bakımdan kitabın ulaşılması istenen ana kitle kamu hukukçuları, akademisyenler, akademik çalışma yapan kimseler olmaktadır.

Eserde kullanılan kaynaklara baktığımızda 1961 ve 1982 anayasaları, kanunlar, anayasa hukuku ile ilgili yayımlanmış kitaplar ve makaleler, anaysa mahkemesi kararları olduğunu görmekteyiz.

İÇERİK DEĞERLENDİRMESİ

Yazar, kitabını yargısal aktivizm ve tartışmaları, anaysa mahkemesinin insan hakları anlayışı ve anayasa mahkemesinin oluşu olmak üzere üç ana bölümde ele almıştır.

Kitabın birinci bölümünde Türk Anayasa yargısındaki yerindelik denetimi- yargısal aktivizm tartışmaları ele alınmıştır. Yazar tartışmalar konusunda kendi fikrini dile getirmiş fakat sadece bunla kalmayıp farklı görüşlere değinerek onları da değerlendirmiştir. Bu bölümün diğer bir kısmında ise anayasa mahkemesi kararları ve yorumları somut başlıklar altında değerlendirilerek yerindelik denetimi yaptığı açıklanmış. Mahkemenin yerindelik denetimi yaptığı iddiasını da argümanlar sunarak ayrıntılı bir biçimde açıklamıştır. Ayrıca bu tür yargısal aktivist bir tutumun Türkiye’de yol açtığı sorunlara da değinmiştir. Yazar her ana bölümün sonunda ise sadece kendi değerlendirmesinin, görüşlerinin, önerilerinin yer aldığı bir bölüm eklemiştir. Yazar birinci bölümün son kısmı olan değerlendirme aşamasında anayasa mahkemesinin yarım asırlık tarihinden hareketle mahkemeyi siyasal sistem içerisinde yer alan güçlü bir aktör olarak nitelendirmiştir. Mahkemenin güçlü bir aktör olma özeliğinde bürokratik iktidarı elinde bulundurması ile açıklanmaktadır. Ayrıca anayasa Türk Anayasa Mahkemesini dünyada ortaya çıkış amacı ile karşılaştırarak Türkiye’de ki durumun daha farklı olduğu dile getirilmiştir. Yazar değerlendirme kısmında yargısal aktivizme neden olan temel sebepleri açıklamış ve bunların Türkiye’de demokrasinin gelişmesinin önündeki engeller olarak ifade etmiştir.

Kitabın ikinci bölümünde Anayasa Mahkemesinin insan hakları anlayışı yargısal aktivizm boyutunda ele alınmıştır. İkinci bölümün başlangıcı anayasa yargısının Avrupa’da ortaya çıkış amacı, anayasa ile güvence altına alınan birey hak ve özgürlükleri gibi teorik konular üzerine olmuştur. Sonrasında ise birinci bölümde olduğu gibi Anayasa Mahkemesinin verdiği önemli kararlar üzerinden insan hakları boyutu irdelenmiştir. Dolayısıyla bu bölümde insan hakları ile ilgili olarak doktrinde tartışılan pek çok konu sadece Anayasa Mahkemesi kararı ile doğrudan ilgili olduğu ölçüde ele alınmıştır. Yani bu bölümde Türkiye özelinde yer alan Anayasa Mahkemesinin uygulaması çerçevesinde insan hakları anlayışı ele alınmıştır. Karar incelemesi ve değerlendirmesi kısmında insan hakları ile doğrudan ilgisi olan Mahkemenin demokrasi tercihi konusunda ki içtihadı üzerinde durulmuştur. İçtihad incelmesinin ikinci kısmında Anayasa Mahkemesinin kişi hakları ile ilgili içtihatları, üçüncü kısımda sosyal ve ekonomik haklar ile ilgili içtihatları ve dördüncü ve son kısımda siyasal haklar ile ilgili içtihatlarına yer verilerek tartışılmış ve değerlendirilmiştir. Birinci bölümde olduğu gibi ikinci bölümde de yazarın kendi görüş ve önerisinin yer aldığı bir kısım son olarak eklenmiştir. Yazar bu kısımda konu ile ilgili genel olarak şöyle demektedir ‘’Anayasa Yargısı Avrupa’da ortaya çıkış amacı kanun koyucuya karşı anayasa ile belirlenmiş olan birey hak ve özgürlüklerini korumak ve geliştirmek iken Türkiye’de mahkemenin ortaya çıkış amacı gerçek amacına mesafeli bir yaklaşım ile cumhuriyet rejimi bekçiliği işlevini üstelenmiştir’’. Sonuç olarak yazar mahkemenin insan hakları ile ilgili kararlarında ki temel sorun olarak mahkemenin yaklaşım sorunu olduğu saptamış ve zihniyet değişikliği gerektiğinin belirtmiştir.

Kitabın üçüncü bölümünde ise çok daha pratiğe yönelik olarak Türkiye’de Anayasa Mahkemesinin oluşumu üzerinde durulmuştur. Bu bölümde teorikten çok Türkiye’de Anayasa Mahkemesinin oluşumu, sorunları ve sorunlara yönelik önerilerden bahsedilmiştir. Bu bölümde Anayasa Mahkemesinin 1982 anayasasındaki oluşumu modeli bağlamında ortaya çıkan sorunlara işaret edilmiş ve Anayasa Mahkemesinin yeniden yapılandırılması konusu üzerine değinilerek görüş ve öneriler sunulmuştur. Ancak şöyle bir gerçek var ki kitabın basım tarihi(2009) eski olmasından dolayı bu bölümün güncellenmesi gerekmektedir çünkü 2009 günümüze 2 tane referandum ve en önemlisi de 16 nisan referandumu ile siyasal sistem içerisinde hükümet sistemi değişikliği yaşandı bu bakımdan kitap 2009’a kadarki olan dönemin Anayasa Mahkemesinin oluşumunu ele almaktadır.

Kitabın son sayfalarında genel değerlendirme ve sonuç başlığı altında yazarın temel tezi çerçevesinde yargısal aktivizm konusu değerlendirilmiş ve sonuç olarak eklenmiştir.

ANALİZİ YAPILAN KİTABIN KATKILARI

Eser kapsamlı bir literatür araştırmasına ve karar incelemesine dayanmakta; anayasa mahkemesinin yarım asırlık tecrübesinden hareketle teorik ve uygulamaya yönelik analiz yapılmaktadır. Yazar özellikle teorik sayılabilecek konuları anayasa mahkemesinin verdiği kararlar üzerinden inceleyerek konuyu daha somutlaştırmıştır. Buda Türkiye özelinde yargısal aktivizm konusunu değerlendirmemize olanak sağlamaktadır.

Hakyemez, eserinde ana tez olarak; anayasa yargısının ortaya çıkış amacının Avrupa’ya kıyasla farklı olduğunu ve bu nedenle de birey hak ve özgürlüklerini ön planda tutması gerekirken bunun yerine ideolojik, devletçi bir bakış açısına sahip olduğunu eleştirel bir bakış açısıyla ele almıştır.

Yazar, bu tezi ortaya koyarken anayasa mahkemesinin somut olarak verdiği kararlar üzerinden birçok farklı görüşe yer vererek bir takım argümanlar geliştirmiştir. Ayrıca yazar sadece var olan sorunların tespitinin önüne geçerek bu sorunların nasıl çözüleceği ile ilgili de somut çözüm önerileri de sunmaktadır.

Sonuç olarak kitap; Türkiye’de Anayasa Mahkemesinin yargısal aktivizmini çalışan hukukçular, akademik çevre açısından önemli bir kaynaktır. Ancak sadece bu yönüyle kalmayıp mahkemenin verdiği tartışmalı kararlarının analizi için de kullanılabilecek önemli eserdir.

KİTAP KÜNYESİ:

Kitabın Yazarı: Doç. Dr. Yusuf Şevki HAKYEMEZ

Kitap Adı: HUKUK VE SİYASET EKSENİNDE ANAYASA

MAHKEMESİNİN YARGISAL AKTİVİZMİ VE İNSAN HAKLARI

ANLAYIŞI

Baskı: YETKİN BASIMEVİ

Basım Yeri Ve Yılı: Ankara- 2009

Yayın Kodu: ISBN 978-975-464-505-7

Sayfa Sayısı: 478